Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Huntington'a 2013'ten Bakınca...

18 Mart 2013 Pazartesi

Amerikalı siyaset bilimci Samuel Huntingtonın Medeniyetler Çatışması başlıklı kitabı, yayımlandığı

\n

1996 yılından itibaren yeni dünya düzenine ilişkin ciddi tartışmaların ateşleyicisi oldu.

\n

Huntingtona göre soğuk savaşın sona ermesinin ardından ortaya çıkan yeni iklim hiç de Batının ilk öngörülerindeki gibi değildi. Batı geriliyordu, başta Çin olmak üzere Asya yeni dönemin motor gücü olma yolundaydı. Onun cümleleriyle söylemek gerekirse, Batının varlığını sürdürebilmesi Amerikalıların Batılı kimliklerini vurgulamalarına, Batılıların medeniyetlerini evrensel değil, kendi türünde biricik olarak görmelerine, Batılı olmayan toplumlardan gelen tehditlere karşı koruma ve medeniyetlerini yenileyebilmelerine bağlıdır.

\n

Huntington, yaşadığı ülkenin çıkarlarını da dikkate alarak olasılıkları ve yapılması gerekenleri sıralıyor. Batı dışındaki dünyada pek çok fay hattı olduğunu vurguluyor, bunlara karşı Batının izleyeceği politikaların küresel dengeleri etkileyeceğine dikkat çekiyor.

\n

Bu köşenin diliyle yorumlamak gerekirse, Asya ve Afrikada yaşanan pek çok sorun, kullanım biçimine göre fay dalı da olabilir faydalı da...

\n

***

\n

Huntington, 20. yüzyılı irdelerken kişilerden çok söz etmemiş. Böyle bir anlatım geleneği yok. Ancak Kemalizm başlığı altında Mustafa Kemal Atatürkün izlediği yola öteki ülkelere olan etkileriyle birlikte 8 sayfa ayırmış. (Sayfa 97-105)

\n

Yine Atatürk eksenli başladığı ayrı bir Türkiye bölümü de 10 sayfa (205-215). Bu bölümün son iki cümlesi şöyle:

\n

Bir köprü iki katı varlığı birbirine bağlamakla birlikte bu varlıkların ikisi de olmayan suni bir yaratıdır. Türkiyenin liderleri kendi ülkelerini bir köprü olarak adlandırırken aslında bu ülkenin bir bölünmüş ülke olduğunu yumuşak bir dille onaylamış oluyorlar.

\n

Bu yaklaşımların her biri ayrı yazı konusu olabilir. Burada irdelemek istediğimiz, İslam: Kenetlenmeden yoksun bilinç başlıklı bölümün son cümleleri.

\n

Huntington şöyle diyor:

\n

Laiklik ve demokraside Batının iyi ve kötü yanlarını yaşayıp görmüş olan Türkiye, İslama liderlik etme vasfını kazanmış olabilir. Ama bunu yapabilmek için Atatürkün mirasını reddetmek zorunda kalacaktır. Böyle bir hamle aynı zamanda, Atatürk kalibresinde bir lideri, Türkiyeyi bölünmüş bir ülke olmaktan çıkarıp çekirdek bir devlet haline getirmek için gerekli siyasal ve dinsel meşruluğu kendisinde toplamış olan bir lideri gerektirir. (Sayfa 264)

\n

Kitabın tam metninin Okuyan Us Yayınları tarafından Türkçeye çevrildiği 2002 yılında yukarıdaki paragraf nasıl yorumlanmıştı, bugün nasıl yorumlanabilir?

\n

İktidarın uygulamaları, Başbakanın danışmanlarının ve çalıştığı kadroların bakış açıları dikkate alındığında şu söylenebilir:

\n

Bugün böyle bir heves var.

\n

Haltington, çok affedersiniz Huntington tipi küresel bakışların, bu hevese doping olduğu da söylenebilir.

\n

Bize göre buradaki doğru cümle şu:

\n

Atatürkü yok etmeden, Türkiyeyi ne yaparsanız yapın dönüştüremezsiniz.

\n

***

\n

Görünen o ki, herkes bunun farkında.

\n

Herkes, Atatürkün toplumun içinde sökülüp atılamaz bir yere, değere sahip olduğunun da farkında.

\n

Bu anlamda Atatürk hiçbir siyasi hareketin tekelinde değildir.

\n

Ancak heves sahiplerinin bu anlamda en büyük hedefi CHPdir. O nedenle Türkiyenin sorunlarını çözmeden önce CHPyi çözmek istiyorlar.

\n

Tarihten gelen gücü, destekleyenlerin ve desteklemeyenlerin biçtiği rol itibarıyla CHP, muhalefette bile Türkiyenin bugününden ve geleceğinden sorumlu tutulmaktadır.

\n

Sorumluluk, taşınırsa güç, taşınmazsa yük olur.

\n

Huntington pek çok Amerikan kuruluşunda da çalışmış bir kişi olarak elbette kendi ülkesinin penceresinden bakacak.

\n

Gelinen noktada Türkiyeye ve dünyaya Türkiye penceresinden bakacak en büyük, en etkili siyasal güç CHPdir.

\n

CHP nerede olursa olsun ülke yönetiminden sorumlu tutuluyor dedik ama artık asıl olması gereken yer iktidardır.

\n

Bunun için muhtaç olduğu kudret, halkta ve Atatürkün mirasında mevcuttur.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları