Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Gazetecilere 10 Ocak Çağrısı...
10 Ocak Gazeteciler Günü için bir önerim var:\n
\nO gün gazeteciliği Silivri’de yapın!\n
\nYıllardır değişmeyen başlıca
\ngündem maddelerinden biri olan Silivri yargılamalarının nasıl seyrettiğini yerinde görün.\n
\nBu çağrım tüm Türkiye’deki gazetecileredir.\n
\nBir kez olsun Silivri Cezaevi sınırları içindeki duruşma salonuna gelin.\n
\nBir kez olsun tutuklu yargılananları 8-10 metre uzaktan da olsa dinleyin.\n
\nGazeteci yaşadığı çağın tanığıdır. Türkiye’nin kaderiyle doğrudan ilgili Silivri yargılamalarına bir kez olsun tanıklık edin.\n
\n***\n
\nErgenekon davasında akademisyenlikten askerliğe, gazetecilikten avukatlığa kadar pek çok “meslek” yargılanıyor.\n
\nBu vurguyu yaptığımızda iktidar kanadından hemen şöyle bir savunma yükseliyor:\n
\n“Hiçbir mesleğin suç işleme ayrıcalığı yoktur. Herkes yasalar önünde eşittir.”\n
\nElbette öyledir. Bu saptamanın altına biz de imzamızı atıyoruz.\n
\nAncak Ergenekon davasında insanların mesleğini yapmasından suç üretiliyor.\n
\n27 Eylül 2012’den bu yana beni ayrıca uğraştıran bir konuyu, örnek olarak paylaşmak istiyorum.\n
\nSöz hakkı istediğimiz için “16 duruşma men” cezası aldığımız eylül ayında dinlenen tanıklardan biri Milliyet gazetesi yazarı sevgili Aslı Aydıntaşbaş’tı.\n
\nAydıntaşbaş, 17 Mayıs 2006’daki Danıştay saldırısının ardından, o dönem Ankara Temsilciliği’ni üstlendiği Sabah gazetesinde cinayete ve Ergenekon’a ilişkin art arda manşet haberlere imza atmıştı.\n
\nAydıntaşbaş, mahkemede 26 Mayıs 2006’dan 1 Haziran 2006’ya dek geniş yankı uyandıran haberlerini anlattı. Buna göre Danıştay cinayetiyle doğrudan bağı saptanamamış olsa bile pek çok faili meçhul olayın ardında Ergenekon adlı dev bir örgüt vardı. Öyle ki bu örgütün gizli bir anayasası bile bulunuyordu. Yasadışı her yol meşruydu, gerektiğinde naylon terör örgütleri kuruyordu.\n
\nO günlerde Sabah’ın yanı sıra Hürriyet’ten Zaman’a kadar pek çok gazete konuyu benzer boyutlarıyla haberleştirmişti.\n
\nBen de 2 Haziran 2006’da şu başlıkla bir yazı yazmışım:\n
\n“Ergenekon... Her Yere Kon...”\n
\nHer olayın Ergenekon adlı, varlığı hakkında kesin bilgilerin olmadığı bir örgüte bağlanmasını mizahla karışık eleştirmişim.\n
\nKaderimi yazmışım!\n
\nGeldi bana da kondu.\n
\nAydıntaşbaş’a benim yazım da soruldu. 27 Eylül 2012 tarihli dava tutanağının 17. sayfasında ilgili bölümü özetleyerek aktarıyorum.\n
\n“Cumhuriyet Savcısı: 02 Haziran 2006 tarihli köşesinde şöyle diyor; Er Er Ergenekon, Gel Her Yere Kon... Bu yazıdan o dönemde haberiniz oldu mu?\n
\nAydıntaşbaş: Sanırım başlıktan hatırladım.\n
\nCumhuriyet Savcısı: Yani buradan bir ilham alma durumunuz oldu mu?\n
\nAydıntaşbaş: Sanmıyorum. 2 Haziran mı dediniz?\n
\nCumhuriyet Savcısı: Evet.\n
\nAydıntaşbaş: Sanmıyorum... Başlığı hatırlıyorum, kelime oyunu olduğu için. Bu benim ilham aldığım yazı mıydı? Öyle düşünmüyorum, hayır.\n
\nCumhuriyet Savcısı: Önemli olan, sizden önce Ergenekon telaffuz edilmiş...”\n
\nAyrıntıları merak eden, Aydıntaşbaş’ın 93 sayfalık ifadesini, 235. celsenin duruşma zabıtları olarak okuyabilir.\n
\n16 duruşma cezamın bitmesinin ardından ilk fırsatta bu durumu heyete aktardım. Ergenekon adının ilk benim yazımda telaffuz edilmiş olamayacağımı, mahkemeye bu konuda ayrıntılı açıklama yapacağımı söyledim.\n
\nArşive ulaşınca açıkça ortaya çıktı ki, Aydıntaşbaş’ın haberleri mayıs ayının son haftasında, benim yazım 2 Haziran’da. Bunun üzerine cumhuriyet savcısının duruma açıklık getirmesini, eğer ilham almak söz konusu ise belki tersi olabileceğini, savcının böylesine vahim bir yanlış değerlendirme yapmasına anlam veremediğimi söyledim. Mahkemeye de yazımı ve yazımdan önce çıkan haberlerin kupürlerini verdim.\n
\nSavcının buna yanıtı şu oldu:\n
\n“Mustafa Balbay hakkında suç duyurusunda bulunulmasına...”\n
\nMahkemenin kararı şu oldu:\n
\n“Mustafa Balbay’ın 2 Haziran 2006 tarihli yazısının İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden istenmesine...”\n
\nEmniyet yazıyı önceki hafta gönderdi.\n
\n***\n
\nMeslektaşlarıma soruyorum:\n
\nYukarıda özüne hiç dokunmadan özetlediğim olay, gazeteciliğin yargılanması değilse, nedir?\n
\nKarşı karşıya kaldığım bu tablo haber değilse, haber nedir?\n
\nÇağrımı yineliyorum; sevgili meslektaşlar, lütfen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü hapiste çalışan gazetecilerle birlikte anın!\n
\nBelki bu “anmayla” pek çok şeyi yeniden canlandırabiliriz.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!