Murat Ağırel
Murat Ağırel murat.agirel@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

5 bin yıllık antik kenti rahat bırakın

16 Mart 2024 Cumartesi

Bilenler bilir İasos antik kenti Türkiye’nin paha biçilemez kültür miraslarından biridir. Muğla Milas Kıyıkışlacık’ta bulunuyor.

Antik kentte en erken arkeolojik buluntu MÖ 3. bin yıla uzanıyor. En erken mimari kalıntılar ise MÖ 2. bin yıla tarihlenen bronz çağı yerleşimine ait duvar kalıntıları.

Yani binlerce yıl binlerce insanın yaşadığı bir yerden, medeniyetin temellerinden bahsediyoruz.

Şehirden 1 kilometre uzakta, doğu kıyısında Çanacık Tepe’nin alçak yamaçlarında bir mezarlık alanı bulunur. Burada da “Saat Kulesi” olarak adlandırılan bir Roma mezar anıtı görülür.

Şimdi suyun altında kalmış ancak havadan bakıldığında görülen iki kara parçası, İasos’un batı limanını kapatıyor. Şehrin açık denize karşı bulunduğu enlemesine ve ters konumu, bunların dalgakıran olmadığını, limana giriş çıkışları kontrol edilen kulelerin yer aldığı giriş kapıları olduğu anlaşılıyor.

İasos’ta daha böyle çok yer var. Tam bir antik şehir yapılanmasını gezdiğinizde görebiliyorsunuz. 

Sit alanı yani burası... 

Peki, neden size burayı yazıyorum? 

Tam da bu antik liman ve 3 bin yıllık antik kentin içine liman yapılmak isteniyor.

Ayyıldız Madencilik AŞ, Kıyıkışlacık’ta yapmayı planladığı “Yük Tahmil ve Tahliye İskelesi ve Dip tarama Projesi” için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na çevresel etki değerlendirme (ÇED) için başvurdu.

Bakanlık, projeye ilişkin Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Milas Belediyesi’ne görüş sordu. Belediyeler, proje için olumsuz yönde görüş bildirirken 2020 yılında Muğla Valiliği, projeye “ÇED gerekli değildir” kararı verdi.

Tabii geçimini turizm ve balıkçılık ile sağlayan yöre halkı da bu karara karşı örgütlendi. Kararın iptali için mahkemeye başvurdu. Mahkemeye başvuran sadece yöre halkı değildi tabii. Muğla Büyükşehir Belediyesi sivil toplum kuruluşları da mahkemeye başvurdu.

Nerede vatanın cennet köşesi var ise orayı para için cehenneme çevirmek isteyen kişiler mutlaka çıkıyor.

Muğla Büyükşehir Belediyesi projeye karşı ilk davayı açtığı için yargılama belediyenin başvurusu üzerinden devam etti. Bilirkişi tayin edildi. Bölgeye gidip keşif yapıldı. Nihayetinde de Muğla 1. İdare Mahkemesi projeye verilen “ÇED olumlu” kararını iptal etti. Kıyıkışlacık’ta yükleme limanı yapılmasına onay verilmemişti.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, mahkemenin kararını temyiz etti ve Danıştay 4. Dairesi oyçokluğu ile önce mahkemenin iptal kararının bozulmasına hükmetti. Devamında da açılan davanın reddine karar vermiş.

Yani “ÇED gerekli değildir” kararını iptal eden mahkeme hükmü geçersiz sayılmış oldu.

İasos Çevre ve Kültür Varlıklarını Koruma ve Yaşatma Derneği adına açıklama yapan avukat Murat Kemal Gündüz, “Danıştay 4. Dairesi yerel mahkeme kararını bozmakla yetinmemiş, İvedi Yargılama Usulü hükümlerini uygulayarak ‘gerekli inceleme ve tahkikatı kendisi yaparak esas hakkında karar’ vermiştir. Bu kararla Kıyıkışlacık’ta yapılması planlanan Yükleme Limanı ve Dip Tarama Projesine kesin olarak onay verilmiştir” dedi.

Devamında da şunları söyledi:

“Danıştay 4. Dairesi bozma ve ret kararının gerekçesini ‘ÇED raporunda, projenin çevre üzerindeki muhtemel olumsuz etkileriyle alınacak önlemlerin yeterli düzeyde belirlendiği, projenin gerçekleşmesinde çevre açısından sakınca bulunmadığı’ şeklinde açıklamıştır. Kıyıkışlacık Bölgesinin; tarihi dokusu, İasos Antik Kenti, SİT Alanı vasfı, Zeytincilik, Balıkçılık ve sahip olduğu tüm doğal güzellikler göz ardı edilmiştir.

Danıştay 4. Dairesi’nin ‘bozma ve davanın esastan reddi’ kararı ile Kıyıkışlacık ve Güllük bölgesinin Aliağa Körfezi gibi Sanayi Körfezi vasfında bir yer olabilmesinin yolu açılmış bulunmaktadır. Gelinen nokta Kıyıkışlacık ve Güllük Körfezi için çok üzücüdür.

Aynı Daire, daha önce, yine Kıyıkışlacık Pencereli Mevkiinde Tatsan AŞ tarafından yapılması planlanan ‘Yakamoz Yat Limanı ve Çekek Yeri’ ve ‘Dip Tarama’ Projeleri için verilen ‘ÇED olumlu ve ÇED gerekli değil’ kararlarının iptaline ilişkin Muğla 2. İdare Mahkemesi’nin kararlarını da bozmuş olup, gelinen noktada Yakamoz Yat Limanı ve Çekek Yeri Projesi’nin de yargı kararları ile gerçekleştirileceği öngörülmektedir.”

Peki, bu kadar antik kente liman ısrarının arkasında duran dönemin çevre ve şehircilik bakanı kim?

Murat Kurum...

Kurum hani “İstanbul’u cennete çevireceğiz” diyor ya. İşte İstanbul bu şekilde cennete çevriliyor Kurum’un zihninde.

Adeta cennetten köşe olan ve 3000 yıllık tarihi dokuya dokunmayın, dokunulmasına izin vermeyin. 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları