Mehmet Ali Güller

Seçim tezkeresi

23 Ekim 2021 Cumartesi

Suriye (ve Irak) tezkeresi Meclis’te. 2014 yılında çıkarılan ve her yıl uzatılan tezkere, Suriye politikasında hiçbir değişiklik yapılmadan, yine uzatılmak isteniyor.

Ancak bu yılki tezkere uzatma konusu, öncekilere göre oldukça kritik önemde. Neden mi? İnceleyelim:

AKP TEZKERESİNİN HEDEFLERİ

Tezkereyi uzatmak istemenin “teknik bakımdan” birinci nedeni, Suriye’deki Türk askeri varlığına “iç hukuk” açısından yasallık kazandırmaktır. AKP hükümeti ikinci olarak da tezkereyi olası operasyon(lar) için elinde tutmak istemektedir.

Peki, tezkerenin siyasi ve askeri hedefleri nedir?

1) Cumhurbaşkanı imzasıyla TBMM Başkanlığı’na gönderilen tezkerenin gerekçesinde, hedefin PKK/YPG ve IŞİD terörüyle mücadele olduğu belirtiliyor.

2) Tezkere gerekçesinde resmi olarak yazılmasa da iktidarın açıklamalarından biliyoruz ki Ankara’nın “Esad karşıtlığı” sürüyor.

3) Yine tezkere gerekçesinde yazılmasa da Ankara’ya bağlı kaymakam atamaktan fakülte açmaya kadar genişleyen sahadaki uygulamalara bakılırsa, hükümetin hedefi kendi denetiminde bir “ÖSO nüfuz bölgesi” oluşturmak.

SORUNU SURİYE ORDUSUNA ÇÖZDÜRMEK

Türkiye’nin PKK/YPG ve IŞİD terörüne karşı mücadele etmesi, elbette hakkı. Bu örgütlerden Türkiye’ye yönelik saldırıları önleyici tedbirler almak, zaten hükümetin görevi.

Nitekim Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtlarının “ilk” amacı da buydu. Her üç harekât sürecinde de belirtmiştik: Bu harekâtları Şam yönetimiyle anlaşarak yapmanın sayısız yararı var. Bir kere sorunu Türk askeri yerine Suriye ordusuna çözdürmüş olursunuz. Dolayısıyla sorunun ekonomik ve askeri maliyeti azalır.

Şam yönetiminin ve Suriye ordusunun topraklarının tamamında egemen olması, Türkiye’nin de çıkarınadır. Zira Suriye’yle varılan 1998 Adana Mutabakatı sonrası terör baskılanmış ve Suriye’de iç savaş başlatılan 2011’e kadar Ankara’nın bu konuda bir sorunu olmamıştı.

Sonraki süreçte de hep vurguladık: Olması gereken, Türk askerinin, Suriye ordusunun kendi topraklarında egemen olmasının önünü açmasıdır. Kuşkusuz bu, siyasi kararla mümkündür.

Ancak AKP iktidarı, yanlış Suriye politikasında ısrarcı.

ÖSO ÖZERK BÖLGESİ

Peki, Erdoğan, Esad’ın devrilmeyeceği bu kadar görülmüşken ve Arap dünyası ile kimi Batılı ülkeler bile Suriye’yle normalleşmeye başlamışken, neden Esad karşıtlığını sürdürüyor?

AKP, Esad’ı deviremeyeceğini artık görüyor. Ancak, Esad’ın ortakları Rusya ve İran’la işbirliği yapmasına rağmen, Esad karşıtlığını sürdürüyor. Çünkü, ABD destekli PYD bölgesi karşılığında, kendisi de Suriye’den pay almak istiyor!

Türk askerinin bulunduğu bölgeler, daha şimdiden -TL dolaşımı da dikkate alınırsa- zaten bir “ÖSO özerk bölgesi” gibi davranıyor.

Bu, AKP’nin hayal de olsa 20 yıllık politikasıdır: Davutoğlu’nun ifadesiyle “ABD’nin küresel düzeni altında alt bölgesel düzenler kurma” hedefi… Türkiye’yi, Kürtlerle Irak ve Suriye’nin kuzeyine genişleteceklerdi. Kürt Açılımı da bunun içindi. Lozan’a hezimet demelerine rağmen misakımillicilik yapmaları da bu nedenleydi. “Kerkük 82., Halep 83. İl” diye manşet atmaları bundandı.

TEZKEREYİ TÜRKİYE’DE KULLANMAK

Bu “hayal” olan hedefe ulaşabilmek, Suriye’yi birleştiren Esad yönetimini yıkabilmeye bağlıydı, yıkamadılar. Ancak AKP iktidarı, Neo-Abdülhamitçi siyasetiyle, Suriye’de ikili bir politikayla, günün sonunda şartlar oluşursa “ÖSO özerk bölgesi” hedefini elde tutabilmeye çalışıyor. İşte tezkere bunun için…

Ama bir de şu boyutu var: Bugüne kadar birer yıllık uzatılan tezkere bu kez iki yıllığına uzatılmak isteniyor? Neden bu değişiklik?

Çünkü, en kritik seçime girecek olan AKP, bu süreçte elinde tezkere tutarak iç politikayı da lehine etkilemek istiyor.

Sonuç olarak AKP iktidarı, önceki tezkerelerden farklı olarak, bu kez “iki yıllık” bir “seçim tezkeresi” çıkarmak istiyor; yani tezkereyi sadece Suriye’de değil, Türkiye’de de kullanmak istiyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları