Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Sen Gelme...
Kılıçdaroğlu’nun AKP tarafından yalanlanan WikiLeaks belgesinde “kendi medyasını oluşturmak” gibi bir söylem geçiyordu. Belgeler doğru veya yanlış, kendi medyasını oluşturmak tüm dünyada iktidarların hayalidir.
\nGeçmişte belki daha kolaydı, ama artık bu çoğu ülkede yalnızca bir hayal...
\nYine de bazı yerlerde politikacılar bu hayali gerçekleştirebiliyorlar.
\nTürkiye de bu “bazı yerler” arasında hâlâ...
\nBüyük medya kuruluşları nasıl el değiştirdi, batan medya gruplarının televizyonları, gazeteleri ne oldu, bunlar arasında iktidar yanlısı olmayan kaldı mı, bakınca durum görülebiliyor.
\nGeçmişte de her zaman iktidarla medya arasındaki ilişki garip bir ilişkiydi. Ya iktidar patronlarla doğrudan bağlantıya geçer ve onlara ne yapmaları gerektiğini bir biçimde dikte eder, istedikleri yapılmazsa bazı sorunlar çıkartır, hele muhalefete devam ederlerse ciddi yaptırımlara başlarlar.
\nÇünkü Türkiye’de yalnız medya değil, işadamları bile hâlâ iktidarların elinde.
\n***
\nBugün artık doğrudan hükümeti destekleyen, hatta kimi zaman kraldan çok kralcı olan bir medya ile durumu idareye çalışan bir medya var. Bunun dışında kimseye de tahammül gösterilmiyor.
\nBaşbakan doğrudan yazarları hedef alıp onların yazılarına cevap veriyor örneğin.
\nAslında, gerçek bir demokratik ortam olsa, yani yazarlar, gazeteciler başlarına bir şey geleceğinden korkmasa, bu durum hoş bile sayılabilir. Görmezden gelinmektense ciddiye alınmak gazeteciler için iyi bir şey çünkü.
\nAma durum pek öyle olmuyor. Gazeteciler işinden oluyor, kızağa çekiliyor, yazıları azaltılıyor... Birçok gazeteci hapiste.
\nİktidar, asli görevi muhalefet olan muhalefet partisine bile kızıyor.
\nOnun için Cumhuriyet ve bazı başka gazetelerin AKP kongresine alınmayışı şaşırtıcı değil.
\n***
\nParti kongreleri bir yana, uluslararası gezilere seçilen gazeteciler var, önemli davetlere, toplantılara çağırılmayan gazeteciler, televizyonlar var.
\nMuhalefeti bu derece susturmaya çalışmak, yazarları patronlarına şikâyet etmek, onları hedef göstermek, onlar hakkında bir sürü dava açmak, karikatür dergilerine, hatta internet yazışmalarına bile tahammül edememek günümüz dünyasında oldukça garip bir durum.
\nKimse, kendisi hakkında hakarete varan eleştiriyi sevmez. Hatta biz toplum olarak eleştiriyi sevmeyiz. Elimizden gelse bizim için iyi konuşmayan herkesi ortadan kaldırmak isteriz.
\nBu yalnız iktidar için değil, genel olarak hepimiz için geçerli...
\nAma iktidarlar, yöneticiler, toplumun farklı kesimlerinin seslerini, doğru veya yanlış tepkilerini, aşırı bile olsa eleştirilerini sineye çekmek zorunda...
\nÇünkü seçilmiş olmak toplumun tümü için çalışmak anlamına geliyor ve toplumun tümü bu çalışmaları eleştirebilir. Bunları beğenmeseler de en azından dile getirilmelerine katlanmaları gerekir.
\n“Herkes beni sevsin ve yaptıklarımı takdir etsin” diye bir anlayış belki tek tek kişiler için geçerli olabilir, ama devleti yönetenlerin böyle bir beklentisi olması demokrasiyi değil, totaliterliği çağrıştırır.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- İlk kez tek bir fotonun nasıl göründüğü gösterildi
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!