Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Korkusuz Bir Mağdur
E-maillerimin arasında onun korkusuz, başına gelenleri apaçık yazan yazısını görünce, bunu sizlerle paylaşmalıyım dedim; Mukaddes Hanım, yalnız değilsiniz:
\nNamık Kemal Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Programı’nda öğretim görevlisi olarak çalışmaktayım. 30.12.2011 tarihinde fen-edebiyat fakültesi, kimya bölümü “Yaşam Becerileri ve Sosyal Etkinlikler” dersi öğrenci sunumlarını izlemekteydim. Merve Çavuş, Çanakkale Savaşı’na ilişkin hazırladığı sunumunda savaşı kazanmamızın nedenini “İmamların, evliyaların cüppeleriyle gelerek savaşı yürüttüğü” gerekçesine bağladı. Bunun üzerine sunumu bilimsel bulmadığımı ve buranın bir bilim yuvası olduğundan yola çıkarak pirlerin, imamların ve meleklerin bilimsel bir açıklaması olmadığını, şayet savaşı bunlar yaptıysa, neden o kadar şehit verildiğini dile getirdim. Öğrencim Merve Çavuş’un not kaygısıyla verdiği dilekçe gerici güçlerce kullanıldı.
\nRektörlük hukuk müşavirliğinin 04.04.2012 tarihinde tarafıma iletilen yazısıyla “Devleti küçük düşürücü, milletin milli ve manevi değerlerini küçümseyen belli etnik grupları ön plana çıkartmaya çalışan, genel anlamda siyasi görüşlerimi öğrencilere empoze eder nitelikte söylemlerde bulunduğum ve 3 hafta derse gelmeyerek 3 imza toptan attığım” (Halbuki cuma 21.30’da başlayan bu derse öğrencilerin devamlılığını sağlayabilmek için dokuz takla attım. 16.00 17.30 arası karar kıldık ve sözlü olarak da idareye bildirdim.) için hakkımda soruşturma açıldığını öğrendim.
\nİnceleme yapılmaksızın soruşturmaya başvurulma gerekçesini, sendika panosuna verilmesini ve birkaç hafta önce rektörlük binasında öğrencilerle görüştüğüm sırada sivil polisler tarafından fotoğrafımın çekilmesi konularını Rektör Prof. Dr. Osman Şimşek’le görüşmeye gittiğimde; Eğitim-Sen’den istifa etmem söylendi. Konuşmalarıma dikkat etmem, aksi takdirde ortamın kötü olduğu, sürekli birilerinin gözaltına alındığı ve benim için kaygılandığını dile getirdi. Ben de tam da bu nedenle demokrasi mücadelesi yürütmek zorunda olduğumu söyledim. Bu görüşmeyi yaptıktan hemen sonra, CHA muhabiri Ferhat Akgül aracılığıyla Çanakkale şehitlerine hakaret ettiğim, Çanakkale şehitleri için “Bu zırvalıklarla kendinizi kandırmayın. Bunlar saçma sapan olaylar. Esas savaş Kürt halkının özgürlük savaşıdır” dediğim gibi ağır ithamlara yer verilen bir haber yayımlandı. Yüzlerce basın ve internet sitelerinde yayımlanan bu haberlerde fotoğraflarım, ismim yayımlandı, fuhuş suçluları gibi gözlerim bantlandı, katıldığım eylem fotoğrafları yayımlandı; sanki bu eylemlere katılmam suçmuş ya da söylemlerime kanıtmış gibi. Linç kültürünün geliştiği bir topluma maalesef hedef gösterildim!
\nÖğrencilerim de basında çıkan karalamalardan haberdar oldu. Geçirdiğim bir ameliyat dolayısıyla raporlu olduğum gerçeği, bilinçli bir şekilde söylenmediğinden dolayı ‘açığa alındığım’ imajı oluşturuldu. Birim arkadaşlarım ve okul idaresi ameliyatlıyken ziyaretime gelmeyerek ‘yalnızlaştırma politikası’ uyguladılar. Hukuk sekreteri -benim çok sevdiğim bir arkadaşımdır- basında çıkan haberler dolayısıyla “Senin telefonun dinleniyor, polis gözetimindesin, seninle görüşemem” diyebildi. Maillerim aracılığıyla uğradığım hakaretin sayısını ben bile bilmiyorum! İhtiyati tedbir kararıyla açtığım dava basın özgürlüğü gerekçe gösterilerek reddedilirken terörle mücadelenin hazırladığı fezlekelerle, basında çıkan bu haberler ihbar kabul edilip savcılıkça hakkımda soruşturma başlatıldı. Öğrenciler neyse ki “Bu zırvalıklarla kendinizi kandırmayın. Bunlar saçma sapan olaylar. Esas savaş Kürt halkının özgürlük savaşıdır” söylemini benim ağzımdan duymadıklarını; ders esnasında ve okul içerisinde kesinlikle herhangi bir etnik kökenin, siyasi bir partinin, bir örgütün propagandasını da yapmadığımı ifade etmişler. Buna rağmen hakkımda dava açıldı. İdareye bilgi vermeden ders değişikliği yapmam ve sözlü sunumlardan final notu vererek devletin maddi kaynaklarını kötüye kullanarak, yüz kızartıcı, utanç verici suç işleyerek devlet memurluğundan çıkarılmam YÖK’e teklif edildi.
\nKalemimin döndüğünce anlatmaya çalıştığım bu süreçte çok yaralandım. Demokrat yapım, aydın bir birey olma savaşımım, öğrencilerime vermeye çalıştığım ilerici eğitimin ödülünü değil, cezasını beklediğim şu günlerde, hislerimi anlatmakta -yıllarca ders anlatan bir hoca olarak- ilk kez zorlanıyorum. Düşürüldüğüm bu durumla savaşmak için “ötekileştirilmediğimi ve yalnız olmadığımı” bilmeye ihtiyacım var.
\nSaygılarımla
\nMukaddes Akdeniz
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İstanbul'un 7 ilçesinde yarın su kesintisi uygulanacak
- 250 bin TL'nin getirisi ne kadar?
- İstanbul'da aile katliamı
- İktidarın '25 Kasım' korkusu
- Malatya depremi: 'Endişe verici' diyerek uyardı!
- Hedefteki teğmenlerle ilgili yeni gelişme!
- Akalın'dan İYİ Parti'yi karıştıracak açıklama
- Kan donduran 'taciz' iddiası
- İmamoğlu'ndan, Tekin'e 'belgeli' kreş yanıtı
- TÜPRAŞ'tan açıklama geldi