Başım gözüm üstüne hükümdarım, görevimi yapar, uygun adım atarım.
Ellerinden öper, ayaklarına kapanırım.
Gözlerimi kapar sağa sola bakarım...
Fetvanı aldım, yakar yıkarım...
Buyruklara uyarım.
Sabaha karşı evleri basar, kızları, erkekleri toplarım.
Meşru hayat vardır, gayri meşru hayat vardır...
Yasaları ona göre ayarlarım...
Gündem değiştirme ustası hükümdarım!
Ben senin için varım!
Kişisel hak ve özgürlükler vız gelir, tırıs gider...
Yok tecavüze uğrarmış özel hayat!
Zart zurt!
13-14 yaşında çocuk gelinleri...
Tecavüzü, şiddeti!..
Kadına baskıyı, terör denilen vahşeti!..
Yok 18 yaşmış, özel hayatmış...
Dinlemem hükümdarım!
Anayasayı da çiğnerim, baba yasayı da...
Üniversiteli gençlere öfkeliyim...
Onlar benim kulum, kölem.
Öğrenemediler bir türlü...
Gezi’yi başlarına yıkarım...
Apartman sakinlerinden şikâyetler var...
Şu var, bu var!
Gayri meşru hayat var.
Başakşehir var, imam nikâhı, muta nikâhı!

***

Gözlerimi kaparım, vazifemi yaparım...
Cinci hocalara bakarım!
Hükümdarım emir ver, fetva ver, ben icabına bakarım...
Dinci faşizm geliyormuş...
Gelsin ne olacak hükümdarım!
O iş bizim işimiz!
Muhbir kullarımız var iş peşinde, ihbarlar gelecek kış gelince...
TOMA’lar hazır, plastik mermiler...
Şu ODTÜ’lüler yok mu işte onlar, ilk hedefimiz ormanlar.
Ayı mı çıkacak, geyik mi?
Panter mi, Anadolu parsı mı, evler mi, ne çıkarsa boş ver sen hükümdarım.
Sen bildiğin yolda yürü, gel beraber ıslanalım yağmurda.
Aldırma o bölücülere, solculara, ayyaşlara, o kızlı erkekli yaşayanlara.
Ana-babası bize emanet etti onları...
Ahlak zabıtası zaten devrede.
İhbarcı köleler tetikte...
Kim demiş hükümdarım, “evler denetlenmeyecek, haberler asparagas?”
Onu diyenlerin vur poposuna tekmeyi, at kapı dışarı.
İçimizde casus var!
Aman dikkat eller yukarı!
Pardon aşağı...
Sen emret hükümdarım, denizleri aşalım, vadilerde buluşalım; şu dinsiz, bize düşman gençleri “ahlaksız” diye deşifre edelim.
Önce kız, erkek ODTÜ’lülerin bellerini kıralım...

***

Emrini bire bir uygularım hükümdarım, diktatörüm...
Sen boş ver Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını...
Bildiğini oku, yolundan dönme...
Ben senin yanı başındayım!
Bireyin özel hayatını sürdürdüğü evlermiş mevlermiş.
İnsan Hakları Sözleşmesi’ne aykırıymış.
Sen gâvur sözüne kanma!
Yok o sözleşmenin bazı maddelerine aykırıymış “haneye dokunmak.”
Şu seninkilere biraz çekidüzen ver...
Demokratik, laik, hukuk devletlerinde bireylerin değil, suçların üzerinde durulurmuş.
Kulağını çek, akıl olsun biraz...
İnanma sen “Haneye dokunulamaz” diyenlere...
Onlar iç ve dış mihrakların sözcüleri.
Gördün Finlandiya’da birisini, sen anladın elmanın irisini, portakalın dirisini.

***

Devlet bireye karışmazmış, korurmuş!
Sakın tongaya düşme!
Aile hayatı, bireyin hayatı!
Boşver geç!
Yürü o yollarda beraberiz...
Bak yağmur yağıyor yine...
Üniversiteden çıkan kızlı, erkekli gençler...
Başı açık, kapalı öpüşüyorlar, el ele yürüyorlar, birbirlerine sarılıyorlar...
Birlikte ıslanıyorlar tıpkı bizim gibi...
Bu işte bir yamukluk var!
Aman dikkat hükümdarım!