Rıza Çalımbay, lakabı ‘atom karınca’... Yıllar yılı Beşiktaş takımını sırtında taşıdı. Klası yoktu ama takım için, birkaç klas daha da yararlıydı. Saf ve temiz bir Anadolu çocuğuydu. Hem Beşiktaş’ın hem de milli takımın kaptanlığını yaptı. Sahada hiçbir zaman centilmenliğini bozmadı. Arkadaşlarıyla kavga edip, hakemlere çatmadı. Bilmiyorum hiç kırmızı kart aldı mı? Malum ya bu tip insanlara söylenecek bir şey bulunamadığında, kökeninde defo ararlar. Rıza’da da sözüm ona buldular bu defoyu. Baba mesleği apartman görevlisi. Bu konu yıllar yılı gündeme getirildi. Rıza hiç tepki vermedi. Zaman zaman söylerim. Futbolcu olmak dar gelirli aile çocuklarının rüyası olmuştur hep. Futbol yoksul insanların vazgeçilmesi zor tutkusuydu. Hâlâ da öyle. Varsılların zevkleri daha başkaydı. Bu tip ailelerin çocuklarından büyük futbolcular yetişmiştir.

Çalımbay futbolculuğu bıraktıktan sonra, teknik direktörlük görevinde de başarılı oldu. Bu temiz köy çocuğu çok kısa sürede Türkiye’nin ünlülerinden biri durumuna geldi. Rıza Çalımbay’ın takımı Sivasspor, G.Saray’ı yenerek, Türkiye Kupası’nda tur atladı. Ne var ki o gün Türk Telekom Arena Stadı’nın başkanlık locasında tatsız, insanlığa yakışmayan bir olay oldu. Doğru veya yanlış. Birkaç basın organında okuduk. Sarı - Kırmızılıların Sicil Kurulu Başkanı Serdar Eder, “Kapıcı çocuklarına elendik” diye bir söz sarf ediyor. Rıza’nın babasının kapıcı olduğunu hatırlatan bu söze ilaveten takımını G.Saray’a bilerek sert oynattığını söylüyor. Velev ki öyle olsa bile bu durumun baba mesleğiyle ne ilgisi var? Anlamak mümkün değil. Tam olarak “Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı” misali. G.Saraylı idareci bir radyo kanalına verdiği röportajda “Bu sözlerimle Çalımbay’ı kastetmemiştim ama özür diledim” gibi bir şeyler söyledi.

Fatih Terim’e bravo. Bu söylemlerden dolayı özür diledi. Sarı - Kırmızılı camia Serdar Eder’in istifasını istiyor. Durumu G.Saray taraftarı da hoş karşılamadı. Diğer taraftan Rıza’nın ailesi ve çocuklarının tepkisi büyük. Hatta dava açmaktan söz ediliyor. Bence bu da yersiz. Rıza’nın babasının mesleğini gündeme getirmekle prim yapmaya kalkan bu idarecinin kendi kendisinden utanması yeterlidir. Mahkemeye vermeye hiç gerek yok. Bu utanç da ona yeter. Keşke Rıza Çalımbay’ın, “Ben babamla ve ailemle gurur duyuyorum” demek aklına gelebilseydi. Bence insanın asaleti kendinden başlar. Kendinden önceki neslin, hele hele mesleğin, güncelliğin içinde gündeme getirilmesi olsa olsa kendi eksikliğini gösterir.