Güray Öz
Güray Öz guray@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Vedat'ı Anarken

31 Temmuz 2013 Çarşamba

El kitabı bilgisidir; niceliğin ilerlemeleri gerilemeleri içinde barındıran, giderek yoğunlaşan birikimi nitelikte değişime yol açar. Ama bu birikimin de bir ölçüsü yok. Ne kadar birikirse niteliksel değişim gerçekleşiyor kimse bilemez. Bildiğimiz şu; bir birikim şart, doğmadan ölüm olanaksız. Peki, ne zaman yaşam hızlanıyor, hangi yaşta ölüm gerçekleşebilir? Bu sorunun yanıtı her zamandır. Her zaman yaşam hızlanabilir ve ölüm her zamandır.
Bunca laf ebeliği niye?
Olup bitenleri anlamak için.

\n

***

\n

Hayat geri çevrilemez. Birikeni torbaya geri doldurup çöpe atamazsın. Meclis’te torba yasa oluyor da, hayatta torba usulü yok. Hep ileriye ve yukarı doğru gitmek de olanaksız. İniş mukadder. Kader derken bilinmez bir elin alnımıza yazdığı yazıdan değil, derimizi kalınlaştıran ve buruşturan birikimlerden söz ediyorum. Yeteri kadar birikti mi? Onu bilmiyorum da, nicelikten niteliğe geçişin belli bir ölçüsü olmadığını; pek çok faktörün zengin alışverişiyle, 1’de de, 10’da da, 100’de de niteliğin kendini gösterebileceğini biliyorum.
Yine kitabi bilgidir, iç faktör her zaman belirleyicidir de, dış faktörü dikkate almamak olup biteni kavramakta fukaralığa yol açabilir.

\n

***

\n

Öyle zamanlarda yaşıyoruz ki, içeride projelerini hep ilerletmek isteyen, iktidarı hep elinde tutmak isteyen, bunun için uzun mu uzun, örneğin bin yıl, örneğin 2023, hedefler koyanlar dış faktörleri bir iyice kullanmak istiyorlar. Hep bu yönteme başvurdular. Ya ülkelerinin “hayat alanını” genişletme hevesine düştüler ya da verili dar alanda kahramanlık aradılar.
Ama işte o da senin elinde değil ki; tahminler her zaman tutmuyor, isteklerle ötekilerin istekleri her zaman çakışmıyor ya da çakışsın istediğin zaman bedeli büyük oluyor; onların hedefleri senin hedeflerinle uyuşmayabiliyor. Bir bakıyorsun içerisi dışarısı birbirine girmiş, bir bakıyorsun bölgede lider, bölgede örnek olayım derken ne yapacağını bilemez hale gelmişsin. Satranç tahtasında pat bile bulamaz duruma düşmüşsün.

\n

***

\n

Kitabi bilgidir, nicelik niteliğe doğru büyür. Ama ne zaman bilinmez. Bir bakarsın azıcık birikim patlamaya yol açar, bir bakarsın birikim yıllar sürer de hiçbir şey olmaz. Ama insanoğlu nicelikten niteliğe sıçramayı her nasılsa seziyor. Belki kendi vücudunun diyalektiğinin bilgisidir, belki fark etmeden biriktirdiği sessiz bilgidir, belki şairin dediği gibi, “bir yer var biliyorum, her şeyi söylemek mümkün, epeyce yaklaşmışım, duyuyorum, anlatamıyorum” gibidir.

\n

***

\n

45 yıl geçmiş aradan. O zamanın çevik kuvveti olan toplum polisleri, Hukuklular Fikir Kulübü üyesi Vedat Demircioğlu’nu İstanbul Teknik Üniversitesi yurdunun penceresinden atarak öldüreli tam 45 yıl olmuş. Üniversite işgallerinde saçları kızıl diye adı “Kızıl Rudi”ye çıkmış Ertuğrul’un da benim de yakın arkadaşımızdı. Ruhi Su, “Demircioğlu Marşı”nı yazdı, besteledi; meydanlarda öfkeyle, kimi zaman sessizce okurduk. Ertuğrul Paris’te, ben dönüp dolaşıp İstanbul’a geldim.
O zamandan beri biriktiğini biliyorum.
Şimdiyse birdenbire içeride dışarıda zamanın hızlandığını, Ortadoğu’nun kaynama noktasını çoktan geçtiğini, büyük heveslerle iktidar kuranların yine büyük heveslerle, planlarla uzun uzun yaşamak istediklerini ve ama ömrün diyalektiğinin çanlarının çaldığını seziyorum.
Kitabın bilgisi doğrudur. Onu doğru anlamak gerekir yalnızca.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları