Yıl 2008. 

Küresel kriz ABD’de başlayıp oradan da Avrupa ülkelerine sıçramıştı. 

Bu ülkelerde bulunan bazı önemli bankalar ya battı ya da kurtarıldı. 

İngiltere, İzlanda ve bazı Doğu Avrupa ülkeleri ekonomileri resesyona girdi. 

İşte bu dönemde başımızdaki siyasetçiler dünyada yaşanan krizin ülkemizi teğet geçtiğini söylüyorlardı. 

Ekonomistlerin de o günlerde söylediği Türkiye ekonomisinin eninde sonunda kendi krizini yaşayacağı yönündeydi.

ARTIK TURİSTLER BİLE ZORLANIYOR

Hepimiz hissediyoruz ki 2023 ülkemiz açısından zorlu geçiyor, 2024’ün de daha zorlu geçeceğinin sinyallerini alınan ekonomik tedbirlerden anlıyoruz.

Dünya ülkeleri faiz artırırken Türkiye olarak faiz indirimlerine gitmemiz önce doları sonra da enflasyonu yükseltti. 

“Faiz sebep enflasyon neticedir” tezinin arkasına sığınmak ne kadar doğruydu?

Ülkemizde yaşanan hayat pahalılığı, alım gücünün düşmesi, her şeyin fiyatının 4 katına çıkması sadece beni korkutmuyor herhalde.

Hayat pahalılığı sadece kendi vatandaşımızı değil yurtdışından ülkemize gelenleri bile etkilemeye başladı.

ENFLASYON GÖÇE ZORLUYOR 

TÜİK’e göre İstanbul’dan son 5 yılda 2 milyon 182 bin kişi göç etmiş. Bu yıl içinde de daha yıl bitmeden 418 bin kişi İstanbul’u terk etti. 

İstanbul’u terkedenlerin gittikleri şehirlerin başında Çanakkale ve Balıkesir geliyor. 

Hayat pahalılığı nedeniyle Antalya’dan son 4 ayda 17 bin, yılbaşından bu yana da 25 bin ikamet iznine sahip yabancı, ülkelerine dönüş yaptı. 

Türkiye artık kendi vatandaşına değil yurtdışından gelenlere de pahalı gelmeye başladı. 

Alınan maaşlar ne kira ödemeye yetiyor ne de karın doyurmaya. Giyimi zaten hiç söylemiyorum. 

Artık ülkemiz bir avuç zenginin güzel yaşadığı bir ülke oldu. 

Evet restoranlar dolu, kafeler dolu, uçaklar dolu, yollar arabadan geçilmiyor. 

Her ülkede mutlu mesut yaşayan bir kesim olacaktır. Bunlar ülke gerçeğini değiştirmeyecektir.

Kimse ticaret yapmıyor. Kimse bir şey almıyor. 

FAİZLER ARŞA ULAŞTI

Bankalarda faizler yıllık yüzde 40 ila 60 arasında. Bu parayı hangi ticarete yatırıp kazanabileceksin ki?

Bankalar paraya doydu. Müşterilerine kredi vermek için çırpınıp duruyorlar. 

Faizler aylık yüzde 4’ten başlayıp 6’ya kadar çıkıyor. 

Bu faizlerle kimse bankadan kredi çekip ne iş kurabiliyor ne ev alabiliyor ne de araba. 

Herkes parasını bankaya yatırıp yüksek faiz almanın peşinde. Biriktirdiği üç beş kuruşun faizini alıp geçinmenin derdinde.

2023’ü böyle bitiriyoruz. 2024’ü 31 Mart yerel seçimlerinden sonra daha zorlu günler bekliyor. Bilesiniz...