Avrupa Basketbol Şampiyonası gibi turnuvaların ilk maçı genelde zor olur. Bizde böyle bir 40 dakika yaşadık ve galibiyetle başladık. Bir teknik kadro için en büyük lüks, kazanılan maçtan sonra daha objektif olarak gerekli derslerin çıkarılmasıdır. Takımlar Avrupa Şampiyonası statüsüne göre 12 oyunculu bir listeyi turnuva başlamadan önce ilan etmek zorunda. Elimizdeki takım bu. Şimdi bu takımdan maksimum randımanı almak zorundayız. Maçlar başlamadan önce belirttiğim gibi bu gruptan rahatça bir üst tura çıkarız. Önemli olan bu süreçte bireysel anlamda oyuncularımız üzerindeki olası mental baskıyı hafifletmektir, artırmak değil. Oyun içinde en fazla yardıma ihtiyaç duyan oyuncular uzunlardır. Onlardan özellikle savunmada büyük özveri istenir. Bunu sağlamak için onları hücumda beslemek ve bir ölçüde tatmin etmek elzemdir. Top elinde olan dış oyuncularımıza ve teknik kadromuza bu konuda büyük iş düşüyor. Uzunlarımızın oyuna pozitif katkı vermesi bu yoldan geçiyor. Böylelikle takımın bütünlüğü sağlanır, kopukluklar azalır. Bu olursa da takım olarak daha yukarı çıkabiliriz. Yine tekrarlayacağım, anlamlı pas, ekstra pas sayısını artırmalıyız. Boş atışı bulana kadar sabretmeliyiz. Bilançoyu turnuvanın sonuna bırakalım. En önemli maçımız gruptan çıktıktan sonra oynayacağımız baraj karşılaşması olacaktır. Çapraz eşleşmede çeyrek finale kalmak için bu maçı kazanmalıyız. Belki biraz erken olacak ama ben Fransa’yı gözüme kestirdim. Göreceğiz.