Ergin Yıldızoğlu
Ergin Yıldızoğlu ergin.yildizoglu@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Dehşet verici bir şeyin eşiğinde’

27 Haziran 2024 Perşembe

Fransa Devlet Başkanı Macron, partisi Yurttaşlar Birliği, Avrupa Parlamentosu seçimlerinde, faşist Le Pen’in partisi Ulusal Toparlanma’ya (UT) kıyasla hezimete uğrayınca, Fransa’yı genel seçimlere götürmeye karar verdiğinde New York Times“Fransa dehşet verici bir şeyin eşiğinde” diyordu. Le Monde’a göre Macron, “Fransa’nın geleceğiyle poker oynuyordu”. İngiltere’de yorumcular “Çok pervasız... sorumsuzca bir karar” dediler. Gerçekten de bu seçimlerde, II. Dünya Savaşı’nda Nazi-SS’lerle birlikte savaşmış, Cezayir’de suikastlara, işkencelere katılmış faşistlerin kurduğu, bir partinin devamı olan ırkçı, Müslüman düşmanı UT’nin iktidara gelme olasılığı hızla artıyor. 

MACRON’UN HESAPLARI

Macron’un kampında iki açıklama dikkati çekiyor: Birincisi: Macron’un, Le Pen karşısında merkez sağı ve solu arkasına alması için, UT’nin “aşırılıklarını” vurgulaması, hatta bu hafta bir konuşmada yaptığı gibi “iç savaş riskinden” söz etmesi yeterli olacak. İkincisi, eğer UT seçimlerden yeni hükümeti kuracak oranda oy alarak çıksa bile, “tecrübesiz” liderliği ülkeyi yönetemeyecek, ekonomi politikaları kriz yaratacak, IMF’yi çağırmak gerekebilecek, UT’nin gerçek yüzü açığa çıkacak. Bu koşullarda yapılacak başkanlık seçimlerini Macron’un partisinden bir başka “merkez sağ” aday kazanarak ülkeyi yeniden “normalleştirecek”.

Bu hafta, seçimlerin birinci turuna giderken birinci açıklamadaki hesabının tutmayacağı anlaşılıyor. Merkez sağda Cumhuriyetçiler (Gaullist) ikiye bölündü, liderleri Le Pen’in yanına geçti; seçmeninin önemli bir kısmının UT’yi destekleyeceği anlaşılıyor. Sol nihayet, Yeni Halk Cephesi (YHC) adı altında bir araya geldi. Son kamuoyu yoklaması, YHC’nin, UT’den sonra ikinci sıraya oturduğunu, seçmenin yüzde 29+’nın desteğini alabileceğini söylüyor. Macron’un partisinin alacağı destek yüzde 20’yi aşamıyor. Bu oranlar gerçekleşirse, UT’nin yüzde 35+ oy ile iskemle sayısı 250-280 dolayında olacak. YHC’nin iskemle sayısı 150-170 dolayında kalıyor. Cumhuriyetçiler 35-45 arası iskemle alabiliyor. UT’nin, hükümeti kurmak için gereken 289 iskemleye ulaşma şansı yüksek.

İkinci açıklama, çaresizliği, hatta “tarihsizliği”, yansıtan bir fantezi. Faşist partilerin diğer ülkelerdeki pratikleri, tarihsel deneyler bize, yönetemeyip gittiklerini değil, gelir gelmez devleti ele geçirmeye, kalıcı olmak için dönüştürmeye başladıklarını gösteriyor. Fransa’da büyük sermayenin daha şimdiden UT’ye ilgi göstermeye başlamış olması, bu olasılığı daha da güçlendiriyor. Faşizm ve “sol tehlike” arasında kalınca egemen sermaye her zaman faşizmi seçiyor.

Gerçekten de “Fransa dehşet verici bir şeyin eşiğinde”. Buradan tek bir yönde çıkış var: Macron ve partisinin, faşist UT’yi durdurmak için YHC’yi desteklemesi gerekiyor. Ancak bu olasılık yok denecek kadar düşük. Bir diğer seçenek de YHC’nin Macron’u desteklemesi olabilir. Ancak bu hem YHC’nin momentumunu kırar, toplumsal desteğini olumsuz etkiler hem de “süreç olarak faşizmi” en fazla yavaşlatır, Fransa’nın içine girdiği sarsıntılı dönemde YHC’nin inisiyatif almasını zorlaştırır.

VE GÜNAHLARI

Fransa’yı bu çıkmaza Macron’un “günahları” soktu. Macron da tarihteki tüm liberal, Sosyal Dermokrat merkez partileri gibi, faşizmi, onun taleplerinin yumuşak versiyonlarını benimseyerek durdurmaya çalışırken faşist politikaları normalleştirdi: Örneğin, servet vergisini kaldırdı, şirketler vergisini azalttı, işsizlik yardımlarına erişimi zorlaştırdı, emeklilik yaşını yükseltti, yoksullara devlet yardımlarını azalttı, işçilerin tensikat durumunda tazminat almalarını zorlaştırdı, sık sık kararnamelerle yönetti, toplantı ve gösteri hakkını sınırladı, “olağanüstü hal” ilan etti, polisin yetkilerini, dur ihtarına uymayanı vurma hakkını genişletti, polisin başka Avrupa ülkelerinde yasaklanmış silahları kullanmasına izin verdi. Macron, bu uygulamalarla halkın öfkesini çekerken azınlıklara özellikle Müslümanlara yönelik düşmanlığı besledi, göçmenlik konusunu çok sık işleyerek hep gündemde tuttu.

Macron Le Pen taraftarlarını yanına çekemedi ama Le Pen’in görüşleri normalleştikçe merkez sağın çeperlerinden faşist partilere geçiş hızlandı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları