Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Suriyeliler Pokemon değildir

14 Temmuz 2016 Perşembe

Dünyada ve Türkiye’de, iki çılgınlık birlikte yaşanıyor:
1) Savaş ve onun bir parçası olarak Küresel Terör...
2) Cep telefonu ile internet üzerinden oynanan Pokemon Dijital Oyunu.

***

Pokemon, Tarım ve Endüstri Devrimlerini izleyen, insanlığın üçüncü büyük devriminin, Bilişim Devrimi’nin bir sonucu.
Pokemon’un altyapısı, Bilişim Devrimi’nin getirdiği ve yazının icadından sonraki en büyük kültürel icadı simgeleyen internet ile yine bu devrimin sonucu olan, herkesin, her yerde, her an, her karara katılabileceği akıllı bir cep telefonu.
Savaş ve onun bir parçası olarak Küresel Terör de, Bilişim Devrimi ile değişen dünya üzerindeki egemenlik mücadelesinin bir dışavurumu.
Onun da altyapısı, Bilişim Devrimi’ne öncülük eden Amerika Birleşik Devletleri’nin, dünya egemenlik stratejisi olarak, sınıf kavgaları yerine (dinsel/ mezhepsel-etnik/milliyetçi) kimlik kavgalarını ikame etmesi ve bu kavgalarda kullanılan Küresel Terörün internet ve cep telefonu haberleşmesi.

***

Savaş ve terör, insanlık tarihi kadar eski...
Savaş ve strateji oyunları da neredeyse savaşın ve terörün kendisi kadar yaşlı.
Ama her ikisi de, yani savaş ve terörün gerek kendisi gerekse strateji ve savaş oyunları, Bilişim Devrimi ile yeni nitelikler, yeni bir hız ve yeni ivmeler kazandı...
Daha geniş kitleleri daha büyük ölçüde pençelerine almaya başladı.
İntihar bombacılarının tarihi, 11. yüzyıla, Hasan Sabbah’ın intihar suikastçılarına kadar dayanır..
Pokemon’un tarihi de, Satranç ve Go’yu bir yana bıraksak bile, kart oyunu olarak dahi 30 yılı aşıyor; bugünlerde Pokemon Go ile yeni bir aşamaya ulaştı.
İnsanlık, sanal savaşı ve öldürmeyi, bundan zevk almayı bu oyunlarla öğreniyor... Ve, çirkin egemenlik mücadelesinde, gerçekten insan öldürmeye, üstelik de aynen sanal ortamdaki gibi, bir ekrana bakarak ve bir düğmeye basarak devam ediyor!

***

Şehitlerimiz, gazilerimiz, kandırılarak veya zorla PKK terör örgütüne katıldıkları için hayatlarını kaybeden Kürt gençleri, bizim Doğu ve Güneydoğu bölgelerimizde veya Ortadoğu’da doğmuş olmaktan başka suçu olmayan masum insanlar, hep bu İKTİDAR VE EGEMENLİK MÜCADELESİNİN kurbanlarıdır.

***

Önümüzdeki 3 milyon Suriyeli sorunu, AKP iktidarının Ortadoğu’da süren bu egemenlik savaşında attığı yanlış adımların sonuçlarından sadece bir tanesidir.
Ne yazık ki fırsatçı politikacılar, bu sorunu insani boyutlarıyla değil, kendi iktidarlarına nasıl yarar sağlayabilecekleri yaklaşımıyla ele almaktadırlar.
Oysa bu konuda atılacak en insani ve doğru adım, bu insanların yerlerine, yurtlarına dönmelerinin ve kurdukları yaşamlara yeniden kavuşmalarının sağlanması için BÖLGEDEKİ SAVAŞA SON VERMEKTİR!
Bu arada palyatif önlem olarak (uygulanması olanaksız olan vatandaşlık hayalleri yerine) mültecilik statüsünün devreye sokulması ve bu bağlamda kendilerine özel hizmetlerin verilmesi de uygun olacaktır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları