Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Kılıçdaroğlu adalet peşinde

04 Eylül 2022 Pazar

Gezi Direnişçileri hâlâ hapiste...

28 Şubat konusundaki haksızlık ve hukuksuzluk kurbanları hâlâ hapiste...

Osman Kavala hâlâ hapiste...

Selahattin Demirtaş hâlâ hapiste...

83 yaşında kendi ihtiyaçlarını göremeyen mahkûm, ölümcül kanser hastaları, bebeler, çocuklar, hâlâ hapiste.

Alışmayın, kanıksamayın!

***

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’yi sarsan “Adalet Yürüyüşü”nü 2017’de gerçekleştirmişti.

Ben de hem o yürüyüşe katılmış hem de Kılıçdaroğlu ile bir söyleşi yaparak Cumhuriyet’te yayımlamıştım.

O günden beri, iktidarın adaletsizlikleri, hukuksuzlukları, haksızlıkları devam ettiği için Kılıçdaroğlu’nun “adalet arayışı” da (aynen benim adalet yazılarım gibi) bir süreklilik kazandı.

Geçen Perşembe günü de bu sürekliliğin bir yansıması olarak TELE1’de, Enver Aysever’in adalet konusundaki sorularını aşağıda özetlediğim biçimde yanıtladı.

***

Enver Aysever Kılıçdaroğlu’na şu soruyu sordu:

“KHK’lerle görevlerinden alınan Barış Akademisyenlerinden tutun, hakkında terör suçlaması, çok da aşağılayıcı yöntemler uygulanan pek çok insan görevlerinden uzaklaştırıldılar; bir lokma ekmeğe muhtaç hale geldiler.

Buradan size yönelik dediler ki ‘İşte Kılıçdaroğlu Fethullahçıların önünü açtı, tamamını alacak’

İmzacılara ve diğerlerine baktığımız zaman iki topluluk geliyor. Kürt siyasetinden damgalanmış gibi görünenler, bir de Fethullahçılar...

Bu gerçekçi mi değil mi, gerçekten hepsini alıp hemen göreve mi koyacaksınız, yoksa bir ölçü olacak mı?”

Bu soruya Kemal Kılıçdaroğlu şu yanıtı verdi:

“Bu eleştiriyi yapanlarda gerçekten akıl yok. Bilgi de yok, birikim de yok.

Önyargıları ile hareket ediyorlar. ‘Acaba Kılıçdaroğlu’nu nasıl zor duruma sokarız’ arayışı içindeler.

Ya, bunlarda akıl yok ya...

Kardeşim, daha önce defalarca söyledim, grup toplantılarında söyledim, toplantılarda söyledim:

Bir, kanun hükmünde kararname ile Barış Akademisyenleri atıldı, evet hepsini görevlerine geri getireceğiz.

Bunlarla ilgili herhangi bir şey, mahkûmiyet yok ki. Siz alıyorsunuz, atıyorsunuz.

İki, kanun hükmünde kararname ile atıldı bir kişi, savcıya gitti, savcı dedi ki ‘Soruşturmaya gerek yok’.

Ama sizi başlatmıyorlar, biz başlatacağız.

Yahu sen adalet mi diyorsun, hukuk mu diyorsun?

E, savcı diyor ki ‘Bir şey yok’. Bir şey yok denilen adamı sen açlığa mahkûm ediyorsun.

Bu devlet değil ki devlet dediğiniz adaletli olur.

Üç, kanun hükmünde kararname ile atmışsınız, gitmiş mahkemeye, savcı da demiş ‘Evet atılması lazım’, mahkemeye gitmiş, mahkemede beraat etmiş. Anayasa Mahkemesi’ne gitmiş beraat etmiş.

Ama arada bir kurul var, ‘Hayır ben seni başlatmayacağım’ diyor.

Niye başlatmıyorsun kardeşim? Biz başlatacağız.

Ha, mahkûm olanlar var...

Gerçekten herhangi bir terör olayından ötürü.

Yani ‘FETÖ’ olur, başkası olur, neyse...

Terör olayından mahkûm olmuş, hapse girmişse biz zaten onu istesek de göreve iade edemeyiz.

Ya bunlarda akıl yok, gerçekten akıl yok bunlarda.

Benim söylediğim ayrı, onlar olayı başka tarafa çekip ‘Acaba Kılıçdaroğlu’nu nasıl sıkıştırabiliriz.’”

***

Kılıçdaroğlu kim haksızlığa uğradıysa, siyasal eğilimine bakmadan, adalet için onun yanında olduğunu da belirtti:

“‘Efendim CHP’ye oy vermez’.

İster versin ister vermesin.

Çünkü devletin dini adalettir, haksızlık karşısında susan da şeytandır. Ben buna inanırım.

Dolayısıyla ben bu ülkeye adalet gelsin diye sen adımını atmazken bu kardeşiniz 450 kilometre yol yürüdü, adalet için.

Bunların öyle sosyal medyada troller aracılığı ile ‘Kılıçdaroğlu onu dedi, yok bunları görevlerine iade edecek, bilmem ne edecek’, onlar benim külahıma anlatsınlar.

Halk benim ne dediğimi gayet iyi biliyor.”

***

Kılıçdaroğlu aynı konuşmada, AİHM kararlarına da gönderme yaptı ve şunları söyledi:

“Siyasi davalardan haksızlığa uğrayan her kişi için adalet tecelli edecek. Selahattin Demirtaş çıkacak, Osman Kavala’nın da çıkması lazım. AİHM kararı var.”

***

Kılıçdaroğlu da haksızlık ve hukuksuzlukları kanıksamayanlar arasında...

İktidara yürüyüşü, aynı zamanda bir “Adalet Yürüyüşü” haline geliyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları