Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

99. yaş için: Atatürk'ün üç Cumhuriyeti

07 Mayıs 2023 Pazar

*Bu yazı gazetemizin 99'uncu yıldönümü için hazırlanan ekte yayımlanmıştır.

Atatürk sadece “Türkiye Cumhuriyeti”ni değil, “Cumhuriyet Halk Partisi”ni de kurmuş, “Cumhuriyet Gazetesi”ni de Yunus Nadi’ye kurdurmuş ve adını bizzat koymuştur.

Bu üç Cumhuriyet, bir Din-Tarım Devletinin, kullardan oluşan bir toplumun, 15 yıl gibi kısa bir sürede, insanlık tarihinde yüzyıllarca sürmüş olan Endüstri Devrimi aşamasına sıçratılmasında işlevsel olmuştur.

Temelleri Anadolu’daki ve Rumeli’deki “Müdafaai Hukuk Cemiyetlerinin” birleştirildiği Sivas Kongresi’nde atılan Cumhuriyet Halk Partisi (Fırkası), düşman işgaline karşı direnişin millet/halk iradesine dayandırıldığının ilanı ve bu sürecin topluma benimsetilmesi için kurulmuştur.

Mustafa Kemal Atatürk, bir yandan İstiklal Savaşı’nı yönetirken, öte yandan, topladığı Kongreler ve Meclis aracılığı ile, Cumhuriyet Rejimi’ni kurmanın hazırlıklarını yapıyordu.

Cumhuriyet Halk Partisi “Halk Fırkası” adıyla, Cumhuriyet Rejimi ilkelerini halka/millete anlatmak ve benimsetmek üzere resmen 9 Eylül 1923 tarihinde kurulmuştu.

Nitekim Cumhuriyetin kuruluşu 29 Ekim 1923 tarihinde, Halk Fırkası’nın öncülüğünde gerçekleştirilmişti.

Sıra artık Cumhuriyet Rejimi’nin millete/halka da benimsetilmesine, insanların Padişah’ın kulluğundan, Cumhuriyetin vatandaşlığına terfi ettirilmesine gelmişti.

(Atatürk, Yunus Nadi ile birlikte)

Zor bir işti bu:

Çünkü “Çağda Bir Devletin” ne ekonomik ne siyasal hatta ne de kültürel temelleri vardı.

Osmanlı kalıntısı olan bir toplumda, henüz ulaşılmamış olan Endüstri Devrimi’nin ürünü Cumhuriyet Rejimini kurmak ve halka/millete benimsetmek; insanlık tarihine yepyeni bir sayfanın eklenmesini gerektiriyordu...

Çünkü kültürel, ideolojik ve siyasal olarak “millet” kavramı bile toplumda henüz yeterli bir düzeyde benimsenmemişti.

Henüz endüstrileşememiş bir toplumda Cumhuriyeti, Cumhuriyetçiliği anlatmak için Halk Fırkası kurulmuştu ama, bir de yayın organı gerekiyordu.

İşte gerek Kurtuluş Savaşı’nı gerekse Cumhuriyetin ilanını desteklemiş olan Yeni Gün gazetesinin sahibi Yunus Nadi bu tarihsel görev için biçilmiş kaftandı.

Yunus Nadi kendisine tahsis edilen eski İttihat ve Terakki Fırkası Genel Merkez binasında 7 Mayıs 1924 tarihinde, adını bizzat Mustafa Kemal Atatürk’ün koyduğu Cumhuriyet Gazetesi’ni iki ortağı Hamdi Nebizâde ve Zekeriya Sertel ile birlikte kurdu.

İlk sayı Yunus Nadi’nin sunuşu ve Mustafa Kemal ile yaptığı röportajla yayımlanmıştı.

Cumhuriyet Rejimi, Osmanlı ailesinin, artık çağ gerisi kalmış olan Tanrısal/dinsel ve geleneksel kaynaklı egemenliğini çağdaş millet/halk egemenliğine aktarmıştı.

Türkiye Cumhuriyet’inin hedefi hiç kuşkusuz “Demokratik Rejim”di.

Bu hedef, günümüzün anlayışıyla hiç kuşkusuz “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti” idi.

Demokratik Rejimlerde, birbirinden bağımsız olmaları ve birbirlerini denetlemeleri öngörülen Yasama, Yürütme ve Yargı organlarına ek olarak bağımsız bir Medyanın da, bu rejimlerin içindeki dördüncü kuvvet olduğu çağımızın en önemli gerçeklerinden biridir.

İşte bu gerçeği daha Cumhuriyetin kuruluşunda gören Mustafa Kemal Paşa, Cumhuriyet Gazetesi’ni kurdurarak bu gazeteye Cumhuriyeti anlatmak ve savunmak görevini vermişti.

Bu görev bilincine sahip olan Cumhuriyet Gazetesi ve yazarları her dönemde Cumhuriyet karşıtları olan dinci ve etnikçi politikacılar, hatta kimi zaman kendilerini “Atatürkçülük” maskesi altında gizleyen otoriter eğilimli iktidarlar tarafından saldırıya uğramışlar ama yollarından sapmamışlardır.

(Cumhuriyet gazetesinde Yunus Nadi'nin 1924 yılında Atatürk'le yaptığı röportaj 1945'te Türkçeleştirilerek yeniden yayımlandı.)

Toplum, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı başta olmak üzere Cumhuriyet ve Demokrasi yolunda katledilen Cumhuriyet Gazetesi yazarlarını hâlâ saygıyla anımsamakta ve güncel önemlerini yitirmeyen yazılarını okumaktadır.

Gazetemiz ve yazarlarımız bugün de, dün olduğu gibi, haksız pek çok saldırının hedefindedirler ama her zamanki gibi yılmadan Atatürk’ün yolunda, dürüst gazetecilik ilkeleri çerçevesinde, Demokratik Cumhuriyeti, insan ve hayvan haklarını savunarak yollarına devam etmektedirler.

Gün, Demokratik Cumhuriyet Rejimini yeniden kurmak ve korumak için ittifak günüdür.

Gazeteniz Cumhuriyet 14 Mayıs Seçimlerine doğru, bu hedefi gerçekleştirmek için canla başla çalışmaya devam etmektedir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları