Mehmet Şakir Örs

CHP’nin birlik kurultayı ve sonrası

08 Nisan 2025 Salı

“Kurucu parti” kimliğiyle siyasal ve toplumsal tarihimiz için önemli anlamlar taşıyan CHP’nin 21. olağanüstü kurultayı, geçmiş kurultaylardan çok başka özellikler taşıyordu. Bu bağlamda, yapılan kurultayı, olağanüstüden çok “olağandışı” olarak tanımlamak daha doğru olur.

Dünyanın en eski ve köklü partileri arasında yer alan CHP, bu kez çok farklı bir saldırı ve tehlike altındaydı. Bu nedenle de kurultay delegeleri partilerine, genel başkanlarına sahip çıktılar. Birlik ve bütünlük mesajı verdiler.

‘İRADE MILLETİNDİR’

Partinin birlikteliğini gösterme hedefini önceleyen kurultayın ana teması “İrade milletindir” oldu. Bu tema, ülkenin içinde bulunduğu siyasal koşullarla da oldukça örtüşüyordu. İki haftadır yaşanan siyasal gelişmeler, başta ülkenin en büyük metropol kenti İstanbul’da olmak üzere seçmen iradesini ve sandığını tehlikeye atıyordu.

Öyle ki ülkenin kurucu ve halen birinci partisinin tüzel kişiliği bile tehlike altındaydı. Kayyum girişimleri ancak milletin iradesi ve müdahalesi ile göğüslenebilirdi. Son dönemde yaşanan riskli süreci başarı ile yöneten CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve parti yönetimi, yerinde bir hamle ile kurultayı toplayarak güven tazeledi ve güç topladı.

KARIŞTIRICILARA ALDANMAMAK

CHP’nin kurultayı, günlerdir parti yönetimi konusunda yapılan spekülasyonları boşa çıkardı. İktidar yanlıları tarafından köpürtülen yalan yanlış sözde kulis haberleri ile ortalığın karıştırılmaya çalışıldığı, kurultayda bir kez daha görüldü ve anlaşıldı. Aslında hiçbir zaman karıştırıcılara aldanılmamalı ve pirim verilmemeliydi.

İşin ilginç yönü, asırlık partinin karşı karşıya olduğu tehlikeyi görmeyip hâlâ parti içi konumları ve yarışı düşünen bazı unsurların az da olsa varlığıydı. Onların beklentileri de boşa çıktı. Parti tabanı ve kurultay delegeleri, kısır hesaplar içinde olanlara da gereken dersi verdi. Doğrusu delegeleri yönlendiren temel duygu, halkın beklentisi ve muhalefete yüklediği sorumluluktu.

İKTİDARA HAZIRLANMAK

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, kurultaydaki konuşmasıyla bütün partiyi kucakladı. Dışarıdaki miting konuşmasıyla da hem partisinin hem de siyasal ve toplumsal muhalefetin önüne somut görevler koydu. Kurultay sonrasında CHP’nin önünde birçok somut görev bulunuyor. Öncelikle CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere, Silivri’deki belediye başkanlarını ve çalışma arkadaşlarını özgürlüklerine kavuşturmak. Ayrıca erken seçimi milletin önüne getirmek.

Bunun için başlatılan imza kampanyasını, ülke seçmeninin yarısını aşacak bir rakamsal boyuta ulaştırmak. Aynı zamanda buna koşut olarak, çok etkili kitlesel mitingler, eylemler ve çalışmalar yapmak. Toplumsal eylemliliği farklı eylem biçimleri ile yaygınlaştırıp uzun erimli sürdürebilmek.

YENİ PROGRAM VE YAPILANMA

Bütün bu siyasal kampanyaları ve etkinlikleri, iktidar hedefi ile bütünleştirmek de büyük önem taşıyor. CHP’nin yeni yönetimi ile cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun seçim ve iktidar hazırlıkları ortaklaştırılıp önümüzdeki dönemin temel siyasal zemini oluşturulacak. Başarılarıyla ülke yönetimi için referans işlevi gören yerel yönetimlerden merkezi yönetime yürümenin yolları döşenecek.

Bu bağlamda cumhurbaşkanı adaylığı çalışma büroları açılması, parti gölge kabinesinin bu hedefle yeniden yapılandırılması gündeme gelecek. Bir de aynı zamanda iktidar programı işlevi de görecek yeni program çalışmaları hızlandırılacak. Kısacası, iktidara giden yolun haritası hazırlanacak.

UMUDU VE GÜVENİ BÜYÜTMEK

Son dönemde yaşanan siyasal gelişmeler, muhalefetin özellikle de ana muhalefet CHP’nin önünde büyük bir ufuk açtı. Saraçhane eylemleri, Maltepe mitingi, ülkenin her yanına yayılan boykot ve eylemler; başta büyük kentler olmak üzere ülke ölçeğinde yeni bir siyasal iklim oluşturdu. Halkın, özellikle de ekonomik-sosyal sorunlardan bunalmış yurttaşların muhalefete olan ilgisini ve yönelişini artırdı.

Şimdi siyasal muhalefet, gücünü toplumsal muhalefetle de buluşturup ortaklaştırarak, halkın yükselen beklentisine karşılık vermelidir. Bu durum, ülkede Cumhuriyet ve demokrasi değerlerinin egemen olacağı yeni bir dönemin hedeflenmesi ve oluşturulması anlamına gelmektedir. Sözün özü, muhalefet halkın umudunu ve güvenini büyütmelidir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları