Aylarca davul çaldı.
Ben ne söylersem o mantığını bu kez de halkın yutacağını sanarak TV’lerde kendine yatkın pek çoğu yandaş veya yandaşlığa aday gazetecilere...
... Gezi olaylarının da, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet depreminin de bir sorumlusu cemaat ise, diğer bir sorumlunun...
... hükümetin ülke çapındaki saygınlığını baltalama ya da hükümeti devirme girişimi diye yaftaladı. RTE acaba şimdi farkına vardı mı
Her söylediğine inandığını, iddialarını gerçekmiş gibi sindirdiğini sandığı toplumu ara ki bulasın!
Gezi olaylarının hükümeti devirmek için tezgâhlandığı, gelen ciddi ve resmi açıklamalardan anlaşıldığı kadarıyla dışarıda da inandırıcı bulunmuyor.
17 Aralık’ta başlayan ekonomik krizi iç ve dış faiz lobilerinin kurguladığı iddiasını da, TC Merkez Bankası faizleri yüzde 4.5’ten 10’a yükselterek yalanlıyor.
Burnundan kıl aldırmayacak ya; hâlâ faizlerin artırılmasına karşı olduğunu söylüyor.
Merkez Bankası’nın son faiz kararları ekonomide gereken olumlu etkiyi yapmazsa, yükselen faizin belini kıracak B ve C planları hazırlıyormuş!..
Fakat bu aralıkta da -Prof. Güngör Uras’ın da yazdığına göre- zaten toplumun belini büken yüksek fiyatlar yüzde 12’ye kadar artabilir. Tabii RTE’nin umurunda mı?
Hâlâ uluslararası ekonomik kurallara ve piyasalardaki gelişmelere meydan okuyarak, dünyaya sözde büyük devlet adamı olduğunu kanıtlamanın peşinde!

***

Merak edilen, bir türlü ne ölçüde toplumu olumsuz etkilediği açıklanmayan iktidar-cemaat kavgasının hükümete ve cemaate etkileri nihayet kamuoyunun bilgisine sunuldu.
Medyada bugüne dek neden yer almadığını bilemem ama MetroPOLL Stratejik ve Sosyal Araştırmalar Merkezi’nin bu konuyla ilgili Ocak 2014’teki araştırmasını dün Hürriyet’te Ahmet Hakan açıkladı.

***

Vay ki vay!
Eski çamlar bardak olmuş. RTE’nin estirdiği, ben ne dersem o, havasının yerinde yeller esiyor! Araştırmaya göre katılımcıların yüzde 70’i, RTE’nin iddialarının aksine, bazı bakan ve yakınlarının yolsuzluğa karıştıklarına inanıyor.
Katılımcılar yargının bağımsız olduğuna inanmıyor. Hükümetle Gülen cemaati arasında yaşanan gerginlik ve çekişmede iki tarafı da haksız buluyor.
Yüzde 78.9’u yolsuzluk ve rüşvetin Türkiye’de yaygın olduğunu düşünüyor. Ve...
... yüzde 90.9’u hükümet yolsuzluğa göz yumarsa onu desteklemeye devam etmeyeceğini söylüyor.
Araştırmayı yapan bilim heyetinden Prof. Özer Sencar’ın yorumuna göre, 17 Aralık hükümeti de cemaati de yıprattı. Kamuoyundaki Gülen cemaati algısı olumsuz yönde değişiyor.
Gezi olayları sırasında yüzde 36’ya düşen AKP’nin oyları, Başbakan’ın uyguladığı politikalar nedeniyle kısa sürede yüzde 50’lere yükseldi. Fakaat... Gezi olayları sırasında uyguladığı strateji, bu kez AKP oylarının yeniden yükselmesini sağlamıyor.
Geçen pazar milletvekili seçimi olsaydı, AKP’nin alacağı oy kararsızlar dağıtılmadan yüzde 36, kararsızlar dağıtılınca yüzde 42!

***

Her hafta önüne konulan anketlerde, herhalde bu ve buna benzer toplumsal sonuçlar yer alıyor ama...
... Başbakan Nuh diyor peygamber demiyor. 17 Aralık’ta savcı operasyonlarıyla ortaya çıkan yolsuzluk ve rüşvet olaylarının soruşturulmasını destekleyeceği yerde...
... dört bakanıyla ilgili rüşvet olaylarının üstünü örtmek için operasyonları yürüten savcıların elinden dosyaları aldırıyor, Çağlayan Adliyesi’ndeki 90 savcının yerini değiştirtiyor.
Başbakan’ın yolsuzluk ve rüşvet olaylarının üstünü örtmeye çalıştığı yargısı giderek daha çok yer ediyor toplumda...
Bu araştırmalar, anketler önce yerel, sonra genel seçimlerde, RTE’nin peşine takılmış, ne derse o diyen AKP’nin alacağı sonuçların ve çöküşün işareti.
Daha nicelerine, nicelerine!..