Cüneyt Arcayürek

... Patlayıncaya Kadar Yiyin!..

14 Aralık 2014 Pazar

Şayet AKP’li Meclis Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı hanımefendinin uyarılarına uymak yazılarda, konuşmalarda başbakan ve bakan adlarının önüne mutlaka sayın sözcüğünü koyacağız.
Hele hele herhalde hanımefendiye göre, örneğin Cumhurbaşbakanı’nın adı önüne sayın sözcüğü konmadan RTE diye söz edilemez.
Ama AKP adına Meclis oturumu yöneten Bahçekapılı; canım, benim oturumu kapatmama neden olan gazetecinin veya gazetecilerin kullandığı dil değil. Neden, milletvekillerinden Kamer Genç’in Cumhurbaşbakan’a doğrudan adıyla hitap etmesiydi, diyebilir.
Bu da pek çok kimseye, hele sözünü esirgemeyen Kamer Genç’e vız gelir, tırıs gider!
Bu ülkede kimse kimseye, konuşmaların-da ya da yazılarında kişilerden söz ederken şöyle böyle, örneğin, mutlaka sayın diye hitap edeceksin diyemez.

***

Bir anımsatma yapayım. Daha cumhurbaşkanı seçilmemişti. “Ben değişik bir cumhurbaşkanı olacağım... Anayasayı da tanımam” içeriğinde bir yığın nutuk atan RTE’ye, asla saygı duymadığımı ve hangi makamda olursa olsun, adı önüne sayın sıfatını asla koymayacağımı yazdım bu sütunlarda.
Saraylı olduktan sonra hükümete emrederek bu ülkeyi yöneten, demokrasiyi, laik Cumhuriyeti yok etmeye çalışan birine saygı duymaya kimse beni zorlayamaz!
Kamer Genç, RTE’den sayın diye söz etmeyen konuşmasından sonra oturuma ara veren Bahçekapılı’yı, “Ben ismimden utanmıyorum. RTE Saray’a sığınmış, zannediyor ki orada rahat edecek” diye yanıtlarken haklıydı elbette.

***

Ne yazık ki, TV haberlerini yöneten ve sunan kimi meslektaşlarımız, örneğin Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın kürsü konuşmasını öve öve yere göğe sığdıramadılar.
Oysa Arınç, kimi iddiaları haklı buluyor... Ama sonraki gelişmeler, Meclis Başkanı ile bir konuda anlaştı izlenimi veriyor.
Kendilerinden önceki dönem milletvekillerinin maaşlarını bugünküyle kıyaslıyor.Öncekilerin yazlıkları, deniz kıyısında villaları olduğundan, onlar iktidara gelince laf olur diye hepsine paydos denildiğinden yakındı ya...
... Bir gün sonra Meclis Başkanı’ndan olumlu öyle bir yanıt geldi ki... Bu dönem milletvekilleri öyle keyiflendiler, iştahaları kabardı...
Bırakalım villaları, yazlık evleri... Yasal düzenlemeyle vekil maaşlarının yükseltilmesi ve vekil hakkı 8 bin 190 lira da buna eklenerek 23 bin lira olmasını, tabii emeklilikten aldıklarıyla ilgili yeni olası yaşamı aralarında tartışıp dünden beri hesaplar yapıyorlar...

***

Vekillerin maaşlarına zam, ne zaman gündeme gelse toplumda eleştiriler başlar ve çoğu zaman zam önerileri reddedilir...
Şu sıra iktidarda farklı bir süreç gündemde.
İktidara geldikleri gün vekil olanlara lojmanı bile yasakladı RTE.
Ankara’dakileri yıktırdı.
AKP (RTE), halka, vekil olanların ayrıcalıklı konumda olamayacaklarını vaat etti...
Ya şimdi? Başbakan Yardımcısı Arınç, Meclis kürsüsünden iktidarlarında torpille yandaşlara görev verildiğini, hatta oğluna böyle bir öneri de yapıldığını, ama kabul etmediğini yani partisinin gerçek yüzünü açıkladı.

***

Bu iktidarda, devlet olanakları ile görev dağıtarak yandaşları memnun etmek o kadar yaygın ki, İslamın israfa, lükse karşı çıktığını savunan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez; Diyanet Vakfı bütçesinden 1 milyon TL’ye Mercedes 5500 model yeni bir makam aracı alıyor.
İsrafın ta kendisini yaşatıyor.

***

Bilinen bir atasözünü burada biraz değiştirerek kullanmak yaşanan dönemi ve yaşatanları, başta Saraylı’nın ve iktidarın ger-çek yüzünü açıklayabilir, anlatabilir:
Devletin malı haram değil, aslında yemeyen domuz!
Öyleyse? “Yiyin efendiler yiyin. Patlayıncaya, tıksırıncaya kadar yiyin!”  
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları