Ayşe Emel Mesci

Dünyayı sevgi kurtaracak

31 Mart 2025 Pazartesi

Uluslararası Tiyatro Enstitüsü’nün (ITI) çabasıyla 1961’den bu yana gelenekselleşen bir 27 Mart Dünya Tiyatro Günü’nü daha geride bıraktık. Bu yıl ITI’nin uluslararası mesajını Theodoros Terzopoulos kaleme aldı. 

İMDAT ÇAĞRISI

Terzopoulos yarattığı kendine özgü sahne diliyle uluslararası düzeyde isim yapmış bir Yunan yönetmen, eğitimci ve genel anlamda çağımızın önemli tiyatro insanlarından biri. “Dionysos’un Dönüşü” adını verdiği metoduyla antik Yunan tragedyalarının sahnelenişine güçlü fiziksel ve ritüel unsurlar katan Terzopoulos, bildirisinde günümüze ve tiyatroya ilişkin temel soruları gündeme getiriyor. Bunların bence en çarpıcısı, çağından yükselen imdat çağrısına karşı tiyatronun duruşunu sorgulayan sorusu: “Tiyatro, yoksullaştırılmış, sanal gerçeklik hücrelerine hapsedilmiş, boğucu özel yaşamlarına gömülmüş yurttaşlarla dolu bir dünyada, çağımızdan yükselen imdat çağrısını duyabilir mi? Gölgesini yaşamın her alanına yayan totaliter bir baskı ve kontrol sistemi tarafından ezilen varoluşların robotlaştırıldığı bir dünyadan yükselen çağrıyı duyabilir mi?” 

YENİ BİR AHLAKİ VE SİYASİ SORUMLULUK

Öteki’den, Yabancı’dan, farklı olandan duyulan korkunun giderek arttığı bir çağda tiyatronun “farklılıkların bir arada var oluşuna yönelik bir atölye işlevi” üstlenmesini öneren Terzopoulos, “Günümüzün çok biçimli ‘karanlık çağlar’ından çıkabilmek için belleği geliştirdiği gibi yeni bir ahlaki ve siyasi sorumluluk şekillendirecek yeni anlatım yollarına ihtiyacımız var” diyor. 

Evet, gerçekten “karanlık çağlar”dan çıkmak, belleği korumak için yeni anlatım yolları bulmak zorundayız. Çağımızın yeni ahlaki ve siyasi sorumluluğunu şekillendirecek amaçlar bunlar. 

BİR SANAT ÇINARI

Bu yılki Dünya Tiyatro Günü Ulusal Bildirisi ise gazeteci, yazar, eleştirmen, değerli tiyatro duayeni Hayati Asılyazıcı tarafından kaleme alındı. 

Hayati Asılyazıcı meslek hayatıma çok önemli dokunuşlar yapmış yarım asırlık bir dost, bir ağabeydir. Yıl 1977 veya 1978’di. Hayati Asılyazıcı İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları’nın genel sanat yönetmeniydi. O dönemde, çok fazla yazılı kaynak olmadığı, şimdiki gibi bir uluslararası tiyatro festivali şansı da bulunmadığı için yurtdışındaki tiyatroları, dünyadaki tiyatro akımlarını takip etme olanakları sınırlıydı. Hayati Asılyazıcı ise Polonya, Rusya, Çekoslovakya, Bulgaristan tiyatrolarını yıllarca yerinde araştırmış, yazılarıyla Jerzy Grotowski’yi, Józef Szajna’yı Türkiye’de ilk kez tanıtmış, bulunmaz bir “ilk elden” bilgi kaynağıydı. Bir gün, “Gel bak, seni ilginç bir temsile götüreceğim” dedi. İstanbul’a turneye gelen Pekin Operası’na gittik birlikte. Sahnedeki herkesin hem oyuncu hem şarkıcı hem dansçı hem akrobat olduğu bu muhteşem temsil bir şok etkisi yarattı üzerimde. Tiyatrodan çıktıktan sonra, Hayati ağabeyin Ayşe Emel, senin bale kökenli, koreograf bir tiyatrocu olman belki de en büyük şansın. Sanatında bunu hiç unutma” sözleri aklıma kazındı. 

UMUDA, GELECEĞE, İNSANLIĞA SAHİP ÇIKMAK

Hayati Asılyazıcı kaleme aldığı ulusal bildiride tiyatronun çağımızın çalkantıları içindeki yerini vurguluyor: “Sahne ışıklarının yandığı sokaklar, köyler, kasabalar, şehirler, meydanlar ve ülkelerde cehaletin, bağnazlığın hükmü silinir. Özgürlüğün, özgür düşüncenin, düşünce özgürlüğünün, adaletin, vicdanın gücü duyumsanır.” 

“İki büyük savaşın izlerini, acılarını silemeyen insanlık hâlâ yeni acılardan beslenme yanılgısını sürdürüyor. Siyasal, ekonomik, toplumsal çürümeler, çürümüşlükler ve cehalet yüzünden insanlık bir büyük testten geçiriliyor” diyerek dünyanın giderek içine yuvarlandığı kaosa dikkat çeken Asılyazıcı, ülkemizde “sanat ışığını alnında hissedenlerin” önünü açan Atatürk’ün rolünü hatırlattıktan sonra, tiyatronun önemini şu çarpıcı sözlerle ifade ediyor: “Tiyatroya sahip çıkmak umuda, geleceğe, insana ve insanlığa sahip çıkmaktır. Dünyayı sevginin kurtaracağını bilmektir.” 

Umuda, geleceğe, insanlığa sahip çıkmak. 

İyi ki varsın Hayati Asılyazıcı, iyi ki senin gibi bir sanat çınarımız var.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sonrası gündüz 17 Mart 2025

Günün Köşe Yazıları