Hüznün ta kendisi Soma; dramın anavatanı...
Trajedinin odağı, öfkenin kaynağı, bastıralamayacak isyanın madeni...
Siz deyin 300, ben diyeyim 500 can gitti. Toprağın altından çıkardık, kara toprağın kucağına verdik koca koca yiğitleri.
Kimi 2.5 yaşındaki Nur için iniyordu madene, kimi “Canım kızım” diye bağrına bastığı 7 yaşındaki Rüveyde için, kimi de ‘şampiyon Fenerbahçe forması’ sözü verip 100 lirayı denkleştiremediği 10 yaşındaki Kemal adına kalıyordu fazla mesaiye..
Artık yoklar.
Onların emanetlerine Türkiye sahip çıkar mı bilemiyorum ama spor dünyası, yaraları sarma adına yaptığı hamlelerle herkesin gözünü yaşarttı.
Kulüp farkı gözetmeyeceğim Galatasaray’ı, Fenerbahçe’si, Beşiktaş’ı, Adana’sı, Karşıyaka’sı, Bursa’sı, Konya’sı, Eskişehir’i gücü yettiğince bir şeyler yapmak için sıvadı kolları.
Facianın farkına varıp salı akşamı saat 18.00 sularında programları iptal eden Galatasaray, Soma’ya kulüp başkanı, yöneticisi, taraftarıyla koşan ilk kulüp oldu. Fenerbahçe’nin 100 madenci evladına sağlayacağı kesintisiz eğitim bursu belki de babalarını, amcalarını, ağabeylerini kaybeden genç fidanların bir daha madenin önünden geçmemeleri adına atılan en olumlu adımdı, Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’ın verdiği sözler, futbolcuların prim ve alacaklarını bağışlaması, kulüplerin maç hasılatlarını bırakması...
TFF’nin bu koşulsuz yardım yarışına Süper Kupa finalini Manisa’ya alarak yaptığı katkı... Ve elbette Arda’lı İspanya şampiyonu Atletico Madrid’in en kritik maçında Türkiye’deki faciayı düşünüp İstanbul’da geliri Somalılara bırakılmak kaydı-şartıyla hazırlık maçı yapma önerisi...
İşçi takımı Liverpool’un, Chelsea’nin, Schalke 04’ün Türkçe taziye mesajları...
Görünen o ki spor ailesi, politaka dünyasının da önüne geçmiştir Soma dramında, sanat ve iş dünyasının da...
O yüzden iyi ki sporcuyum derken sosyologların niçin ‘en büyük sosyal olay’ benzetmesi yaptıklarını da daha iyi anlıyorum...
Ve eminim ki Soma Holding’in patronu Alp Gürkan, sporun ‘s’sinden anlasa, yüzlerce yürekli vatan evladını madene o şartlarda indirmezdi.
O şartlar derken; uzman değilim, güvenlik önlemlerini yorumlayamam ama utanmadan, sıkılmadan ‘Hilton gibi’ benzetmesi yaptıkları işçi soyunma odalarının acınası halini görenler ne demek istediğimi anlarlar...
Paslı dolaplarla 3 liralık plastik çöp kutularından icat edilen eşya saklama kaplarını işçisine layık gören kişilerin zaten spor sahalarında yeri olamaz, olmasın da!..