Çok değil 2 ay önce TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu, "Ben olduğum sürece bu ülkeye yabancı hakem gelmeyecek. Bugün hakem semineri vardı. Gerekli konuşmaları arkadaşlarımızla yaptık. Söylememiz gereken şeyleri söyledik. Bu yabancı konusunun en çok hakemleri rahatsız etmesi lazım. Baktığımız zaman genç pırıl pırıl hakemler var. Ben burada olduğum sürece yabancı hakem gelmeyecek. Bir daha söyleyeyim; ben olduğum sürece yabancı hakem gelmeyecek. Kulüplerin yabancı hakem istemesi doğal hakları" demişti.

Üzerine de katıldığı bir TV programında, "600 yıl dünyaya hükmeden bizler yabancı hakem mi getireceğiz" diyerek konuyu kapatmıştı.

Demek ki, eskilerin "söz uçar" lafı doğruymuş.

Allahtan TV kayıtları ve yazılı metinler var da inkar edemez.

Acaba ne oldu da kendisini 'aşırı milliyetçi' olarak tanımlayan, yerli yersiz milliyetçilikten söz eden TFF Başkanı Hacosmanoğlu, durup dururken "Dün akşam da hakem arkadaşlarla uzun sohbet ettik. İlk baştan beri kendi evlatlarımıza güveniyoruz ama biz tartışmaların önünü kesmek için bu maçın hakemi yabancı olacak" ifadelerini kullandı.

TFF Başkanı'na birisi söylemeli, o makam, sürekli karar değiştireceği bir alan değil.

İşi "Dün dündür, bugün bugündür" diye kapamadan bir iki anımsatma yapalım.

Beğenirsiniz beğenmezsiniz Şenes Erzik, naklen yayında havuz sistemi ile anımsanıyor. Kemal Ulusu, sahaların çimlendirilmesi ve 3. Lig projesi ile ölümsüzleşti. Haluk Ulusoy, milli takımın dünya üçüncülüğü ile anımsanacak. Çok kısa süre görev yapsa da Hasan Doğan, Avrupa Şampiyonası'nda yarı final oynayan milli takımı Avusturya-İsviçre'ye götürdü.

Hatta çokça tartışılan Yıldırım Demirören bile Türk futbolundaki kaotik dönemde huzuru sağlamakla anılabilir, biraz zorlarsanız.

Gelgelim, İbrahim Hacıosmanoğlu ''Türk el clasicco''suna, yani Türkiye'nin 1 numaralı derbisine yabancı hakem getiren TFF Başkanı olarak anımsanacak. Eğer bir akil insan çıkıp, "Yahu ne yapıyorsunuz, burası her aklına esilenin yapıldığı makam değil" demezse...

Elbette vakti zamanında eski mafya lideri Aliço (Ali Fevzi Bir) ile adı mahkeme kayıtlarına geçen MHK Başkanı Dr. Ferhat Gündoğdu da "Türk evlatlarına güvenmeyen" MHK-başı olarak anımsanacak.

Hakemlikten konu açılmışken, senin tu kaka ettiğin Cüneyt Çakır şu an başka bir ülkenin MHK Başkanı, FIFA hakem yönetiminde, keza Fırat Aydınus'lar, Bülent Hoca'lar ve diğerleri de el üstünde, ama MHK onları görmüyor.

Bir de 3-4 oyla kazanılan TFF seçimi sonrası aralarında Galip Bitigen gibi tıp insanlarının bulunduğu deneyimli isimleri yediler, kaldılar gençlere, onlar da hata yapınca muhtaç oldular yabancı hakemlere...

Bari iyisini getirseler, tarzanca konuştukları (buradaki kasıt yabancı dil) UEFA Başkanı Aleksander Ceferin'e yaranmak için adı şaibeye karışan, hatta madde kullandığı savlanan malum yabancı hakemi getirmeseler de Türk futbolunun marka değeri iyice azalmasa.