Ülker Sports Arena’daki ilk Fenerbahçe Ülker-G. Saray Liv Hospital maçı sonrası “Bu Kin Bitmez” başlıklı bir yazı ile iki ezeli rakibin birbirine karşı kabul edilemez düşmanlığını gözler önüne sermiştik bu köşede.
İkinci maç öncesi salonun yöneticilerinden Sevgili Mehmet Uçan, “Haklısınız ama iyi şeyleri görmezsek işin sonunu getiremeyiz. Bakın, konuklarımızı nasıl karşıladık. Ne olur güzel şeyleri paylaşalım kamuoyuyla” dedi. Ne var ki, serinin 2, 3, 4. maçları gösterdi ki, bu kin gerçekten biteceğe benzemiyor.
Öncelikle hiç kimse daha az suçlu değil, Galatasaray-Fenerbahçe düşmanlığında.
Neden mi?
Çünkü, iş artık rövanş kültüründen intikama dönüşmüş durumda. Gidiyorsunuz Kadıköy’e, binlerce kişi ulusal takım antrenörü Ergin Ataman için, “Doping yapsana ş..’siz Ergin doping yapsana” diye bağırıyor. Dönüyorsunuz Zeytinburnu’na, Avrupa’nın en iyi antrenörü Obradovic’in kafasına pet şişe atılıyor, sinkaflı küfür çeşitlemeleriyle.
Geçiyorsunuz Sports Arena’ya, “Âlemin kocası Fenerbahçe” şarkısı, geliyorsunuz Abdi İpekçi’ye, skor tabelasında “Koyduk mu” yazısı, hem de Fenerbahçe logosu üzerine kırmızı harflerle..
Utanç verici bir tablo!.
Sakın ola ki, kimse kendisini,“Ben daha az suçluyum, benimkisi normal” diye savunmasın; gelinen nokta hoşgörü ile geçiştirilemez, kabul edilemez hal almıştır.
Şu ortamda yıllar önce tatlı bir yarışmayla başlayan ezeli rekabetin böylesine bir renkler savaşına dönüşmesinin nedenini, niçinini araştıracak değilim.
O iş sosyologların. Büyük olasılıkla da, ‘endüstriyel spor anlaşıyına, sporun ruhundan anlamayan yöneticilere, değişen dünya düzenine, eğitime’ kesecekler faturayı. Konuşacaklar ama lafta kalacak. Onu da biliyoruz.
Peki, ne yapmalıyız?
Burada öncelikli olarak acil bir planı uygulamaya koymak şart. Bu planın ana teması da intikam duygularını derin dondurucuya atmak, ortamı soğutmak olmalı.
Biri düğmeye basmalı; bu kişi Aziz Yıldırım mıdır, Ünal Aysal mıdır olur bilemem. Ama ikisinden biri, camiasını karşısına alma pahasına,“Ben, bu kavga ortamını bitiriyorum. Artık, küfür eden bu camiadan değildir” demeli.
Yoksa mı?
Yoksa, edepsizlik, uslanmazlık ne renk soracak ne de takım.