Başakşehir şampiyon oldu; Süper Lig'in Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş, Trabzonspor ve Bursaspor'dan sonra 6. şampiyonu unvanını elde etti.Teknik direktör Okan Buruk, futbolcular, kadroyu yıllardır bir arada tutan Başkan Göksel Gümüşdağ, kulübün profesyonel yönetici Mustafa Eröğüt  ve elbette Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı kutlamak gerek.
Evet, şaşırmayın Sayın Erdoğan da kutlanmalı Başakşehir'in şampiyonluğu sonrası...

Niçin mi?
Yanılmıyorsam geçen yıl seçim öncesi bir TV programıydı, TRT dahil pek çok kanalda aynı anda canlı yayımlanan. Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerle sohbet ediyordu. İşin içinde genç olunca söz döndü dolaştı futbola geldi. O günlerde de ne yalan söyleyelim Başakşehir liderdi. Sayın Erdoğan, "Evet ben kurdum, gayet de iyi gidiyorlar" dedi. (*)
Gerçi o günden sonra düşüş yaşanacak ve Galatasaray şampiyon olacaktı.
Kısmet bu yılaymış; Cumhurbaşkanı'nın kurduğu takım şampiyon oldu.
Şimdi Başakşehirli 1500-2000 kişi ile kendi tuttuğu takımı yedekleyip bu ekibe destek verenler darılmasın ama Başakşehir bir projedir ve puan durumuna bakarsak başarılı da olmuştur.

Haaa...
Şöyle de diyebilirsiniz, "Ama her işleri rast gitti. Önleri de kar küreme makinesi ile açıldı.."
Bu konu üzerine söz söyleyebilen 3-5 kişiden biri olarak doğruları ifade etmek gerekirse, evet Başakşehir - dönem dönem- kollanmıştır. Hem de kuruluşundan bu yana. Örneğin, 2014 ilk baharında kulüp BaşakşehirFK adını alırken o dönem bağlı olduğu İBBSK'nın (İstanbul Büyükşehir Belediyesi Spor Kulübü) tüm kaynakları Başakşehir için kullanılmıştır; hatta 29 kişi ile yapılan olanğanüstü genel kurul sonrası alelacele yapılan devir işlemleri sırasında Başakşehir'in ödemesi gereken vergi borcu bile İBB'ye bırakılmış, Belediye'nin otobüsü bir süreliğine Başakşehir'e verilmiştir hem de şoför E. Bey ile birlikte.  Takımı deplasmana götüren bu aracın  deposu  bile İBBSK tarafından (otobil ile) doldurulmuş kulağımıza geldiği kadarı ile.
Başakşehir ilçesindeki küçük ama çok lüks bir tesis olan Fatih Terim Stadı ve kamp tesisi ile SPA merkezinin kulübe bedavadan tahsisi, 30 küsur iştirakin Başakşehir'e reklam vermek için sıraya girişini falan saymıyorum...
Hakemlerin dönemin İBB Başkanvekili Göksel Gümüşdağ'dan nasıl etkilendiğini, o etkinin hala sürdüğünü, TFF'nin, "Aman Göksel beyi üzmeyelim.." diye düşündüğüne, davrandığına şehadet edecek yüzlerce, binlerce kişi vardır ona emin olun...
Evet görüldüğü üzere Türk futbolunun cici çocuğudur Başakşehir;korunup kollanan, ama dersine de iyi çalışan, Okan Buruk'la finalleri oynamasını öğrenen...

O yüzden gelin alkışlayalım Başakşehir'i!
En azından Buruk hoca, Mahmut, İrfan, Visca, Eprianu, Mert ve birkaç futbolcunun alın terine ayıp etmeyelim!
Proje takım meselesine gelince; vallahi insanını içi acıyor.
Koca camialar örneğin Eskişehirler lig düşerken,Ankaragücü uçurumun kenarına gelmişken, niçin bir takıma yatırım yapılır?
Haa kulağımıza bir proje daha geldi; Başakşehir'in bir benzeri de Erokspor ile hayata geçirilmek isteniyormuş, ancak İBB seçimlerini Ekrem İmamoğlu kazandığı ve iktidar değiştiği içinr bu proje şimdilik rafa kalkmış. Neme lazım, yeni bir Başakşehir'i kaldıramaz Türk futbolu da Türk siyaseti de!

*: Not, Başakşehir'in 2014 öncesi geçmişinin dayandığı İBBSK, yani İstanbul Büyükşehir Belediyespor, 1990 yılında dönemin İBB Başkanı Prof.Dr. Nurettin Sözen tarafından amatörleri desteklemek için kurulmuştur.