Pürüzsüz, virüssüz, Reyizsiz

03 Ocak 2021 Pazar

- Ömür takviminden her gün bir yaprak eksiliyor.

- Hayat sermayemiz azalıyor.

- Rabbimizin huzuruna, hesap gününe biraz daha yaklaşıyoruz.

- Ahirette karşılığını göreceğimiz “amel defterleri”miz kabarıyor.

- Geçen yıllarımızın muhasebesini yapalım.

- Nefsimizi hesaba çekip kendimizle yüzleşelim.

- Hata ve günahlardan vazgeçip tövbe edelim.

- Kendimize, ailemize ve “tüm mahlukata” karşı sorumluluklarımızı hatırlayalım.

*

Bu satırlara, günah ve suç olur korkusuyla, “tırnak” atmadım.

Reyiz’in dini-fiili yardımcısı Diyanet Başkanı Erbaş’ın, 1 Ocak Cuma günü camilerde okuttuğu hutbeden aynen.

2023’ü geçtik, gözünü 2053’lere dikmiş Reyiz de hutbeyi dinleyenler arasındaydı.

“Hayat sermayemiz azalıyor”, “hesap gününe biraz daha yaklaşıyoruz” ve “hata ve günahlardan” söz etmek Erbaş’ın başına bir iş getirmeyecek. Reyiz de bilir ki bunlar “vazife icabı” sözler.

Erbaş deneyimli memur. “Vatandaşlara” değil de, “tüm mahlukata” karşı sorumluluktan söz ederek tedbirini alıyor. (“Mahlukat”ın önemi az sonra!)

*

Yılbaşı sokak yasağının istisnaları arasında cuma cemaati yoktu.

Ama Ankara’daki Reyiz’in yeni yıla İstanbul Kısıklı’daki evinde çocukları ve torunlarıyla gireceği cumayı da Ayasofya’da kılacağı belli olunca, İstanbul Hıfzısıhhha Meclisi toplandı.

Tek cümlelik bir karar aldı:

“1 Ocak 2021 günü cuma namazına gitmek isteyen vatandaşlarımız temizlik, maske, mesafe kurallarına riayet etmek ve araç kullanmamak kaydıyla ikametlerine en yakın camiye gidip gelebilmelerine karar verilmiştir.”

Bu tek cümle ve İsviçre peyniri gibi deliklerle dolu:

- Başkentimiz pandemi ve cuma nedeniyle değişmiş olmalı ki İstanbul hıfzısıhhası bütün ülkeyi kapsayan bir karar alıyor!

- Maske, mesafe uyarısı tamam da aptes alıp camiye giden cemaate, bir de “temizlik” uyarısı sinir bozucu.

- Hele de cemaat arasında Reyiz’in olacağını bile bile.

- Ya “ikametgâha en yakın cami” uyarısı? Çamlıca Camisi’ni bırakıp Ayasofya’ya gidecek Reyiz’e laf mı sokuluyor?

FETÖ operasyonlarının sürmesi boşuna dağil.

*

“Pandemiden sonra, hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” buyurmuştu.

“Sonrasını” beklemeden birini cami çıkışında açıkladı bile:

Başı örtülü kadınlarımız CHP’ye üye olurlarsa, “vitrin mankeni”, AKP’ye gelirlerse “hidayete ermiş” sayılacaklar.

*

Siyaset de bir tür “vitrin düzenleme” sanatı.

Partiler, vitrine her kesimden “manken” koyabiliyorlar. Maksat göz boyamak, çok oy almak.

2002’den beri AKP’nin iki gözü görmez engellilerden, şeyhlere şıhlara ve futbolculara “vitrin süsü” yapmadığı “manken” kalmadı.

CHP de öteki partiler de vitrin düzenlemeleri yaptı.

Ama Reyiz’inki, daima en zengin, en göz alıcı oldu:

“Benim 75 tane Kürt milletvekilim var!” övünmesi hâlâ belleklerde.

19. yüzyıla duhul ederken paraya ve oya çevirecek pek bir şey kalmadığı için “çılgın bir hamle” yaptı.

Çılgın. Zira “dinen tartışmalı” bir hamle bu.

Milletvekili olma vasfına sahip olmasa da vitrine “Leblebi” adlı bir köpeği çıkardı. Bu laik bir açılım.

Saray’ının kapısında tasmasından tutarak Leblebi ile poz verdi. Emine Hanım ile birlikte.

Vatandaş, leb demeden leblebiyi anlayacak; Reyiz de elde rakı kadehi, bir avuç leblebi ile poz vermişçesine Leblebi üzerinden sempati toplayacak.

Yerli ve milli atışmasında da Kılıçdaroğlu’na bir gol atmış olacaktı.

Milli Piyango artık yerli ve milli değil. Ama Leblebi?!

*

Hedef sokak hayvanlarına duyarlı ve örgütlenmiş kesimin kalbine girmekti.

Ama dinen riskli bir girişim.

Zira, köpek “mekruh” (dinen sakınılması gerekli) bir mahluk sayılıyor.

İslam Ansiklopedisi’nde eski Diyanet İşleri Başkanı Profesör Ali Bardakoğlunun yazdığı “köpek” maddesinde, bekçilik, hayvancılık gibi “bir sebep olmaksızın köpek besleyen kimsenin çeşitli iyi davranışlarından elde edeceği sevaptan (..) her gün bir miktar eksileceği” belirtiliyor.

Reyiz’in garantili müteaahhitler üzerinden yaptığı “günah stoku”nu karıştırmasak bile “her gün bir miktar eksilecek” bir “sevap stoku” dileyelim ki vardır.

Yoksa bir de Leblebi yüzünden yanacak!

*

İslam kaynakları köpek beslenen eve “meleklerin girmeyeceğini” de belirtiyor.

Azrail de aslen bir melek.

Leblebi’ye Azrail’e, mesela Covid-19’a karşı, Reyiz’in aldığı bir tedbir olabilir mi?

Aşılar da gecikiyor.

Bizler de mi birer köpek edinsek?

Ve en kısası, en makbul sayılan 2021 duamızı etsek:

“Pürüzsüz, virüssüz, Reyizsiz bir yıl yarabbi.”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tanrı’ya bin şükür! 15 Aralık 2024
Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları