Zülal Kalkandelen
Zülal Kalkandelen zulal.kalkandelen@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Solda ittifak ülke için umut veriyor

24 Haziran 2022 Cuma

AKP sonrası kurulacak sistemde 6’lı masanın ortaya koyacağı programın ayrıntılarını henüz bilmiyoruz. Kamuoyunun cumhurbaşkanlığı seçimine odaklanması normal görülebilir ama son 20 yılda AKP’nin her alanda yarattığı büyük yıkımı aşmanın yollarını da konuşmak zorundayız.

İşte tam bu aşamada 6’lı masaya soldan eleştiri gelmesini hayati buluyorum. Türkiye’nin üzerine çöken kara bulutların sorumlusu siyasal İslamdır, sağ politikalardır. Toplumu ekonomik, sosyal ve  ahlaki açıdan dibe vurduran öyle koyu bir karanlık içindeyiz ki bulutların dağılması epey zaman alacaktır. 

İktidara kim gelirse gelsin, çok dikkatli, akılcı ve iyi planlanmış bir koordinasyon olmadan uzun vadede bile aydınlığa çıkmak zordur. 

Akılcı ve iyi planlanmış bir koordinasyonun mutlaka dayanması gereken ilkeler vardır. Bu nedenle kamucu, laik, antiemperyalist ve emekçilerden yana bir programın oluşturulması için sol partilere tarihi bir görev düşüyor. 

TKH: SOL İTTİFAK ORTAK KARAR VERECEK

Böyle bir dönemde solda ittifak kurulması için önemli çalışmalar sürdürülüyor. Türkiye Komünist Partisi (TKP), Sol Parti, Türkiye Komünist Hareketi (TKH) ve Devrim Hareketi, oluşturacakları ittifak için olumlu mesajlar veriyor. Bu konudaki düşüncelerini TKH Genel Başkanı Aysel Tekerek’ten dinledim. 

“Seçimlerde sosyalist güç birliğinin yakın olduğunu” söyledi ama altını çizdiği hususlar var. Sosyalist partiler arasında kurulacak akıl birliğine ve bunun için yürütülen iletişime büyük önem verdiklerini; buradan hareketle seçim döneminde solun devrimci programının toplumsallaşması için çalışacaklarını söyledi. Tüm bu süreci sosyalizmin, sol kesimin çıkarı için değerlendireceklerini, kriz ortamında solun topluma önerilerini anlatacaklarını belirtti.

Çoğunluğun, haklı olarak, cumhurbaşkanlığı seçimine odaklandığını ve bu konuda ne yapacaklarını sorduğumda, “cumhurbaşkanı adaylarının kim olacağı tartışmalarına hapsolmayı doğru bulmadığını” ve “sol ittifakın bu konuda ortak bir karar vereceğini” söyledi. 

Seçim ikinci tura kalırsa ne olur dediğimde, “Koşullara göre hareket edeceğiz” dedi ama net olarak vurguladığı bir tavır vardı: “Bu ortamda TKH olarak gelecek iktidara kefil olmayız.” 

LAİKLİĞİN GERÇEK SAVUNUCUSU SOL PARTİLER 

Sol ile özdeşleşen eşitlik, özgürlük, adalet, iş, aş ve barış taleplerinin daha güçlü dile getirilmesi, düzen karşıtı seçeneklerin bir araya gelmesi ile mümkündür. Türkiye’nin geleceği açısından belirleyici olacak seçimde solun bu bilinç ile hareket etmesi tarihe geçecek. 

Diyebilirsiniz ki bu strateji seçim sonuçlarını etkileyecek mi?

Sol partiler tarihsel olarak sadece ve öncelikli olarak seçime odaklı değildir. Sol politikaların toplumsallaştırılmasına verdikleri önemle, sürekli sağa kayan siyasete yaptıkları yerinde müdahalelerle emekçi kesimler ve ülke yararına sonuçlar elde etmeleriyle düzen partilerinden ayrılırlar. Elbette ki seçim stratejileri de yine aynı doğrultuda seçim sonrası döneme etki edecektir. 

AKP sonrası dönemde, solun ivme kazanması kaçınılmazdır ve toplumsal gelişmenin gereğidir. 

Türkiye’nin içine sokulduğu bataktan çıkarılması için emperyalizme, gericiliğe, sermayeye, ranta ödün vermeden işçinin ve emekçinin hakkını, alın terini savunan, aydınlanmadan yana, Cumhuriyetin kazanımlarını ve laikliği sahiplenen, sınıf siyasetine odaklanan solun varlığı umudu diri tutuyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları