Akşener ile Erdoğan da ‘yumuşadı’!

07 Haziran 2024 Cuma

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eski İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in görüşmesi, “normalleşme” yani halkın iktidara tepkisini sönümlendirme operasyonunun yeni aşaması oldu.

Akşener, saçlarını sarıya boyatarak görüntüsünü yenilemiş bir halde, Erdoğan ile 1150 odalı Saray’da 40 dakika görüşmüş.

Liderliğindeki İYİ Parti’yle, 31 Mart’taki yerel seçimlerde Türkiye genelinde yüzde 3.77’lik oy oranıyla altıncı olan Akşener’in Saray’a çıkma nedeni nedir acaba diye merak ediyor herkes.

DAHA BİRKAÇ YIL ÖNCE ERDOĞAN HAKKINDA NELER DİYORDU?

Örneğin Akşener, 10 Mart 2021’de TBMM kürsüsünde şunları söylemiş: “Seni milletin huzurunda Allah’a şikâyet ediyorum. Ama ölüm olsa da sonunda mücadele etmezsem namerdim. Ölsem de öldürülsem de tehdit edilsem de tek kişi kalsam da bu mücadeleden dönersem namerdim. Hep birlikte göreceğiz, el mi yamanmış, bey mi yamanmış.”

9 Kasım 2022’de “Sayın Erdoğan için PKK’yle masaya oturmak ile PKK’ye karşı mücadele etmek arasında ideolojik bir fark yok. Çünkü onun tek bir ideolojisi var: ‘İktidarda’ kalmak. Şimdiye kadar, ona iktidarı müjdeleyen şey, açılım süreci olsaydı. Geçtim HDP’yi, bugün PKK’yle müttefik olurdu” demişti.

5 Nisan 2023’te mermileri yere fırlatarak “Bu millet 15 Mayıs sabahı istibdadın çürük zincirlerini kırıp atacak. Bu millet 15 Mayıs sabahı hep bir ağızdan hürriyet diye bağıracak” demiş, Erdoğan’ın kendisini hedeflemesi karşısında, “Bir aslan miyav dedi, minik fare kükredi” diye dalga geçmişti.

Erdoğan ise 31 Mart 2019 yerel seçimleri öncesinde kendisi hakkındaki sözleri nedeniyle Akşener hakkında “cumhurbaşkanına hakaretten” suç duyurusunda bulunmuş, Akşener’in Rize’de saldırıya uğraması karşısında, “Sen Rize’ye gidip Rize’nin uşağına hakaret edip Netanyahu gibi bebek katillerinin yanına koymaya kalkarsan yapılacak olan budur. Daha dur bakalım, daha neler olacak, bunlar iyi günler” diyerek tehdit etmişti. 

Şimdi bunları söyleyenler kendileri değillermiş gibi el sıkışarak poz vermişler.

NE OLDU DA AKŞENER SOLUĞU BEŞTEPE’DE ALDI?

Yeni anayasa sürecinde rol alabileceğini iddia edenler var.

Cumhurbaşkanı yardımcılığı görevine getirilebileceğini söyleyenler var.

Erdoğan’ın, Akşener’den “normalleşme süreci” konusunda katkı isteyebileceğini düşünenler var.

Siyaset, gelişen yeni durumlara göre manevra yapmayı da içerebilir ama Türkiye’deki örnekleri mide bulandırıcı. Üstelik Akşener’in Saray’a gidişi, Anayasa Mahkemesi’nin “Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi”ne uyum çerçevesinde çıkarılan 703 sayılı kanun hükmünde kararnamenin (KHK) bazı maddelerini iptal ettiği bir döneme rastladı. 

Erdoğan’ın partisi AKP’nin bir genel seçim havasında geçen yerel seçimlerden ikinci parti olarak çıktığı ve ülkeyi altı yıldır hukuksuz bir şekilde patrimonyal sultanizm ile yönettiğinin son AYM kararı ile ortaya konduğu bir dönem bu. 

Bana kalırsa Akşener’in Erdoğan ile bu ortamda buluşması, Erdoğan’ın daha fazla desteğe ihtiyaç duymasından kaynaklanıyor. “Normalleşme” ya da “yumuşama”, Erdoğan’ı zor durumdan kurtarmanın aracıdır. 

Türkiye, izledikleri politikalarla halka kötülük yapan siyasetçilerin başarısız oldukları seçim sonuçları ile defalarca ortaya konsa da asla köşelerine çekilmedikleri bir ülke. Gelişmemişliğin bir göstergesi de bu kuşkusuz. Akşener’e sormak isterim: Ne oldu istibdadın çürük zincirlerine? 

Aslında Akşener özelinde bu kadar kafa yormaya da gerek yok. Sonuçta 22 yıldır halkın anasını ağlatan AKP’nin en başında kurucuları arasında yer alan, “Biz geçmişimizde siyasi cinayetlere tanık olduk ama mertçeydi” diyebilen, cinayetin mert olabileceğini düşünen biri!

İlkesiz olanın yapacağı hiçbir manevra şaşırtmaz.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları