Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
AB: Çember ve Eksen
Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği için 2000’li yılların başında yazılıp çizilen senaryoların biri dışında en kötüsü gerçekleşti. AB ekonomik bir kaosa girdi ve debelenme halen de sürüyor.
\nBu durumdan Türkiye nasıl etkilendi? Normal koşullarda 2010’dan itibaren üyelik menzilinde yer almamız gerekirken bugün artık önümüzü göremiyoruz. Senaryolar altüst oldu.
\nÜyelik senaryoları arasında “biri hariç” demiştim. 1990’dan itibaren bir tür “ütopya” bağlamında ortaya attığım bir başka öngörü daha vardı. Bu da “Halkalar Avrupası”na Türkiye halkasının eklemlenmesi senaryosudur. Önce 1991’de “Bir Avrupa Rüyası” kitabımda, daha sonra da “Oğluma Avrupa Mektupları”nda (2002) dile getirdiğim “Halkalar Avrupası” ne anlama geliyor?
\nTÜSİAD Uluslararası İlişkiler Koordinatörü Bahadır Kaleağası Boğaziçi Enstitüsü’nün son toplantısında Avrupa’daki görünen değişimi “çok merkezli, iki çemberli Avrupa” olarak ifade etti. İki çemberli Avrupa, 80’li yıllardan bu yana konuşulan “iki vitesli” Avrupa’nın farklı bir biçimde hayata geçmesi. Avrupa’da bazı çekirdek ülkelerin merkezde daha sıkı entegrasyona gitmeleri, diğerlerinin ise daha gevşek bir ilişki içinde bazı uygulamalara katılmamaları...
\nBu öngörü zorunlu olarak gerçekleşme yolunda.
\nAsıl yeni olan gerçeklik ise bugünkü kurgunun bizi çok merkezli ya da çok halkalı/çemberli Avrupa’ya doğru taşıyor olması.
\nÇember sayısının ikiyle kısıtlanmayacağı, 20 küsur yıl öncenin öngörüsüyle halkaların sayısının artacağı, bunda da Türkiye’nin başrolü oynayabileceği kanısındayım.
\nNasıl mı?
\n***
\nBugün AB’ye üye olan 27 ülkenin Avrupa Birleşik Devletleri’ni kurma olasılığı çok zayıf. Ancak bu durum Avrupa Birliği’nin dağılması anlamına gelmiyor. Tam tersine, Fransız düşünür Attali’nin 90’lardaki gelecek öngörüsünde yeri olan 35-40 üyeli bir Avrupa var ufukta. Dünyanın yeni ekonomik rekabet koşulları, Çin’in yükselişi gibi faktörler Avrupa’yı daha esnek bir yapılanma içinde genişlemeye mecbur kılıyor.
\nBu yeni yapılanma içinde Türkiye’nin de elbette yeri var. Bunun ön koşulu ise Türkiye’nin AB eksenini kaybetmemesi.
\nAB eksenini yitirmeyen bir Türkiye’nin AB alanını yeni halkalar ekleyerek genişletme potansiyeli büyük. Son olarak Eylül 2009’da Harp Akademileri Komutanlığı’nda yaptığım konuşmada dile getirdiğim bu öngörüye göre AB eksenli bir Türkiye AB’ye bir halka ile eklemlenmekle kalmayacak. Türkiye’nin kendi etrafında oluşan ve Türkiye ile kesişen Kafkasya-Orta Asya ve Maşrek Ortadoğusu halkaları var. AB, Türkiye üzerinden bu halkalarla da irtibatlanabilir.
\nEvet, Avrupa Birleşik Devletleri’nin, Avrupa konfederasyonunun bugün için uzağındayız. En yakınımızdaki Ortadoğu’daki gelişmeler bile bize dünyadaki kaos ortamının bir süre daha, hatta belki de şiddetlenerek devam edeceğini gösteriyor. Ancak insanlığın bu koşullara dur demek zorunda kalacağı bir gün de gelecek.
\nO gün geldiğinde, sadece jeopolitik ya da ekonomik koşullar değil, insani değerler de yukarıda çizdiğim resmin içinde olmamızı dayatacak.
\nAvrupa eksenini kaybetmemekte yarar var...
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- 'Bilirkişi' skandalı kamuoyuna açıklanmıştı:
- Uğur Mumcusuz 32 yıl: Öldürüldük ey halkım unutma bizi!
- Doğuma 1 hafta kala bebeklerini kaybettiler!
- 76 kişiye mezar olan otelde son kez arama yapılacak...
- Özdağ’dan ilk mesaj: ‘Tek endişem Kozinoğlu gibi suikast
- Kaldırıma seksek oyunu çizdi, renkli görüntüler oluştu
- Eşini dedektife takip ettiren kadına tazminat cezası!
- Türkiye Suriye'ye yönelik operasyona mı hazırlanıyor?
- Balbay, siyasetin perde arkasını açıkladı!
- Özel okulların ücretleri uçtu
En Çok Okunan Haberler
- Sokak röportajı sonrası tutuklandı!
- Özgür Özel'den 'cumhurbaşkanı adayı' açıklaması
- İmamoğlu'ndan dikkat çeken paylaşım!
- Valilikten ‘cuma namazı’ yazısı
- Bahçeli'den kürsüde 'Gezi' ve 'İmralı' çıkışı
- Gazetecilere 'bilirkişi' gözaltısı!
- Son anket sonuçları Erdoğan'ı üzecek
- Tolga Karel'den tepki çeken Ayşe Barım paylaşımı
- Sarıklı Amiral’e tazminat!
- Milyon dolarlık ‘zimmet’