Serdar Kızık
Serdar Kızık serdarkizik@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Gelincikler...

14 Ocak 2014 Salı

Doğanın nazlı bebekleri. İnce gövdeleri, küçük bedenleriyle rüzgâra direnir.
Ama hunharca bir el uzandığında, sert bir dokunuşta serilir toprağa.
Ölürler ve giderler gelinlikleriyle...
Davul zurnayla, düğün dernek, çocuk gelindir, eğlenceyle gelir ölüm.
Tetiği kendileri çekse de öldürülmüşlerdir aslında, Kader gibi...
Mahkeme raflarında kimilerinin dosyaları, faili meçhul damgalı.
Fail de belli, azmettirici de oysa.
12 yaşında çocuk gelin, 14’ünde cesettir...
Binlerdir, on binler. 200 bin diyor istatistikler...
Alın yazısı değil asla; kaba, zalim bir gerçekliğin kurbanıdırlar aslında.
Törenin, namus cinayetinin ve feodal düzenin, beyin, ağanın...
Kurbanlık kuzudur, elleri kınalı, gelecekleri bağlı.
Körpe bedenleri görücü pazarlarında alıcıya çıkarılır, satılır. Tutsak edilir ve köle.
Nikâh derler de, baba kıyar, imam kıyar kuzuya en başta.
Düğün değildir bu, mezatta can satışı.
Kuzu, daha bir yavru.
Vahşidir, acımasızdır bu topraklar, zalimdir bu coğrafya.
Gıkı çıkmaz kimsenin, sözüm ona özgürlük savaşı yapan beylerin...
Alçak düzenin derinlerine dokunamaz kimse.
Susar, görmez, konuşmazlar.

HHH

Ülkenin bütün coğrafyaları kirlidir aslında.
Adaletsiz, hukuksuz, suskun, vicdansız, çivisi sökülmüş, dikiş tutmaz bir düzen.
Yalancı, sahtekâr, utanmaz adamlar, vicdansız kararlar ülkesi.
Tel tel dökülüyor sistem.
Çok karmaşa, güçlük yaşadı bu topraklar.
Ama bu kadar hukuksuz, adaletsiz, vicdansız, komplocu, çaresiz bir süreç izlenmedi.
Koca bir ülke, hukuk sistemi, Emniyet sistemi, adalet sistemi çökmüş...
Yönetilmiyor ülke.
Çete, mafya, paralel devlet gümbürtüsüne boğulduk.
Bu düzenin sorumluları, iktidar sahipleri, iş ortakları birbirine girmiş şimdi.
Ey iktidar, madem cezaevlerinde yatan yüzlerce günahsız insan var, sahte deliller, kumpaslar var, sen 11 yıldır ne yapıyorsun
El ele yürümediniz mi ortaklarla o yollarda?
Madem yargıda, Emniyet’te paralel devlet var, çete var, kim bunlar, adları ne? Nasıl bir örgüt, çıkar ortaya.
Madem mahkemelerde kumpas kurdu, bu tezgâhı yapanlar kim?
Operasyon ve yargılamalarda sahte delilleri koyanlar, savunmanın delillerine kulak tıkayanlar, “düşman hukuku” uygulayanlar ne olacak?
Oradan oraya tayinle, görevden almayla savuruyorsun; suç varsa soruşturma nerede, hukuk nerede?
Ya yolsuzluk savları!
O kadar ki şimdi ölüm kalım meselesi diyorlar kapışmalarına.
Muğla Cezaevi’nden Merdan Yanardağ sesleniyor oysa:
“Biz zaten biliyorduk, evet tezgâh apaçık ortaya çıktı, suç ortaklığı da...”
Yaşananların hesabını kim verecek?
Ve hâlâ zindanlarda tutsak siyasetçiler, bilim insanları, askerler aydınlar ve gençler.
Ya ölenler, intihara sürüklenenler!
Ya diri diri toprağa gömülen Prof. Dr. Hilmioğlu...
Gelincikleri koparan hoyrat düzen, yıkılacak bir gün elbet...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın Cumhuriyet 1 Ocak 2016
Sesler kısılırken... 25 Aralık 2015

Günün Köşe Yazıları