Chevrolet 2015 yılında Türkiye piyasasındaki faaliyetlerini sonlandırdı.

Honda 2021 yılında Gebze'deki fabrikasını kapattı.

Bu yıl içinde ise Mazda Türkiye'den çekildi, Ford ve LG'nin Türkiye'de ortak olarak kurmayı planladığı batarya fabrikası iptal edildi, 112 yıldır Türkiye'de faaliyet yürüten British Petroleum (BP) da Türkiye'den çekildi. Ayrıca Ford Otosan 2014 yılından beri Kocaeli'de ürettiği Ford Courier serisini bundan sonra Romanya'daki Craiova fabrikasında üreteceğini açıkladı.

Dünyada otomotiv sektöründeki elektrikliye geçiş akımı sürerken Özbekistan, Suudi Arabistan dahil pek çok ülkede yabancı yatırımcılar tarıfında fabrikalar açılıyor.

Başta ABD olmak üzere refah seviyesi yüksek ülkelerse gelecekteki üretim paylarını yükseltmek için yatırımcı çekmek adına birbiri ile yarışıyor. 

YATIRIMDA BELİRSİZLİK SORUNU

Türkiye'de otomobil üretimi için yapılacak yatırımda en büyük sorun diğer alanlarda da olduğu üzere belirsizlik. Yatırımcı firmalar bir ülkede mevcut koşullar iyi olmanın haricinde şayet kötüyse bile kötü olduğu derecede risk analizi yaparak yatırım yapabiliyor. Fakat ileride hangi adımları atacağı kestirilmekte zorlanan istikrarlı bir yapıdan uzak ülkelere yatırım gelmiyor. Çünkü bu ülkelerde ani alınabilecek kararlar yatırımcıyı korkutuyor. Dolayısıyla yatırımlar daha öngürülebilir ülkeler üzerinde toplanıyor.

Şu anda kamuyoyunda anayasa tartışması, Yargıtay-Anayasa Mahkemesi (AYM) krizi ve hatta TBMM'de dahi duyulan ''AYM kapatılsın'' sesleri ile Türkiye'nin siyasi geleceği öngörülebilir olmaktan çok uzak.

Ekonomik olaraksa ''Faiz sebep enflasyon sonuçtur'' sözlerini sarf eden Cumhurbaşkanı'nın seçimden önce yüzde 8.5 olan politika faizinin yüzde 40'a çıkması ile tekrar faizlerin düşürülmesini istemesi ve ani bir şekilde süreci başlatma olasılığı bulunuyor. Bir günde matrah değişikliği, bir günde ek gümrük vergisi, bir günde bakan atamaları derken liste uzayıp gidiyor. Türk Lirası'ndaki kırılganlık da cabası.

Bu sebepler karşısındaysa ülkenin jeopolitik konumu ve düşük işçi ücretleri ile halen bazı yatırımcılar bir yandan ülkemize yatırım yapmakta istekli. Bu firmalardan sonuncusu ise Çinli otomotiv devi Wuling. 

Wuling Avrupa'da Rainwoll adı ile otomobil satıyor. Firmanın Mini EV modeli elektrikli araçlar içerisinde dünyada en çok satılan üçüncü model olma başarısını gösterdi. Avrupa'daki bazı ülkeler gibi L7e sınıfında bulunan bu model Türkiye'de Rainwoll RW10 adı ile satılıyor. Son aldığım bilgilere göre Rainwoll, Türkiye'de fabrika açmak için planlamalar yapıyor ve fabrikanın 2024 yılında faaliyete geçmesi bekleniyor. 

Açılması neredeyse kesinleşen fabrika ile ilgili ayrıntılar ve fabrikanın açılmasının ardından Türkiye ekonomisi ile L7e sınıfındaki modelin otomobil pazarını nasıl etkileyeceğini yarınki köşemde paylaşacağım...