Mavi Ekonomi (1)

28 Ekim 2022 Cuma

2008 küresel finans krizi sonrası ortaya çıkan bir kavram “mavi ekonomi”. Dünyanın dörtte üçünü kaplayan ve hayati öneme sahip olan deniz ve okyanusları hem sürdürülebilir kalkınma için korumak hem de onları sürdürülebilir şekilde kullanmayı amaçlıyor. Mavi ekonomi, balıkçılıktan deniz ticaretine, kıyı gelişiminden turizme, gemi yapımından, yenilenebilir kaynakların üretilmesine kadar, deniz ve okyanuslar içindeki tüm üretim ve pazarlama faaliyetlerini kapsıyor. Ve mavi ekonomi kavramı ile buralardaki ekosistem ve biyolojik çeşitliliğin korunması ve su kalitesinin iyileştirilmesi hedefleniyor. 2015 yılında Birleşmiş Milletler üye ülkeleri tarafından öne sürülen Sürdürülebilir Kalkınma 2030 Gündemi’nde belirlenen 17 hedeften biri de mavi ekonomi kapsamına giren Hedef 14.

Geçtiğimiz hafta gerçekleşen Bodrum Cup 2022’nin teması mavi ekonomi olunca biraz şu maviliklerin biraz daha derinlerine ineyim dedim. 34 yıldır sürdürülen Bodrum Cup yelken yarışçılarını, deniz tutkunlarını bir araya getiren bir efsane. Doğa ile insan rüzgâr ve dalgalarla sanki yoğuruluyor, bütünleşiyor. Öze dönüş gibi bir duygu. Muhteşem... Bu yıl sahiplendiği mavi ekonomi teması ise konunun önemine dikkat çekmek için doğru karar. Ama ne yazık ki bu haliyle mavi ekonomi şimdilik içi boş bir slogan. Bodrum ne yazık ki kıyı talanının en vahşice yaşandığı bir bölge. Güzelim koylar en tepelere kadar evler ve yazlık sitelerle dolup taşıyor, her yıl yeni alanlar imara açılıyor. Arazi mafyası almış başını, kimse durdurmuyor, durduramıyor. Artan nüfusun taleplerini var olan altyapı karşılayamıyor... Balık çiftlikleri gırla, öte yandan kontrolsüz avlanma bu deniz altı kaynaklarını tüketiyor... Böyle hem maviyi koruyacak hem de o maviden ekonomik büyüme yaratacaksınız. Olmuyor, bu haliyle olmaz.. 

Ege ve Akdeniz kıyılarına talep hem içerden hem dışardan sürekli olarak artıyor. Enerji krizi ve artan doğalgaz fiyatları bu bölgeleri daha da cazip hale getirdi. Batı ve Kuzey Avrupa ülkelerinden kış aylarını geçirmek için gelen turist sayısında patlama yaşanıyor. Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla Türkiye’ye gelen Rus ve Ukraynalılar zaten malum. Plansız, kontrolsüz, sürdürülebilirliği hedeflemeden yapılan turizm ile mavi ekonomi yaratılmış olmuyor ne yazık ki...

AB Komisyonu her yıl Mavi Ekonomi raporunu yayımlar. Avrupa Birliği ülkelerinde hem okyanus, deniz ve kıyı sektörlerindeki durumlar değerlendirilir hem de mavi ekonomiyi olumlu ya da olumsuz etkileyen unsurlar masaya yatırılır. 2022 raporunda küresel ısınma, Ukrayna savaşı, enerji krizi gibi faktörlerin mavi ekonomiye etkisi ele alınmış. 667.2 milyar Avroluk bir ekonomik büyüklüğe sahip AB’nin mavi ekonomisi, 4.45 milyon kişilik istihdam yaratmış. Benzer verileri Türkiye’nin mavi ekonomisi için aradım. Ama bulmam mümkün olmadı. 

AB 2022 raporunda iki sektör öne çıkmış. Tabii verilerin 2019 yılını kapsadığını vurgulayayım önce. Bunlardan ilki deniz altındaki canlı kaynaklar. 2019’da 7.2 milyar Avro brüt kâr elde edilmiş. 10 yıl öncesine kıyasla yüzde 41 artmış değeri. İkincisi, deniz kaynaklı yenilenebilir enerji sektörü, en hızlı gelişen hem de yaşamakta olduğumuz sorunlara yenilikçi çözümler sunan... Örneğin deniz üstü rüzgâr santralları, yüzen güneş enerjisi, açık deniz hidrojen üretimi... Devam edelim: Mavi biyoekonomi ve biyoteknoloji, tuzdan arındırma, deniz savunma, güvenlik ve gözetim, araştırma ve altyapı (deniz altı kabloları, robotik). Bunların hepsi ekonomik büyüme, sürdürülebilirlik ve istihdam yaratılması için önemli potansiyeller içeriyor. 

Madem başladık. Yer kalmadı. Haftaya da sürdürelim...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları