AKP Genel Başkanı Erdoğan, CEHAPE’ye bir kez daha hınçla çatarken “Yerli ve milli muhalefet de inşaallah (Allah isterse) bize nasip olacak” demiş. Bu temenniye elbette “inşallah” denir! AKP Genel Başkanı yerli ve milli muhalefeti bizzat göstermeye kararlı olduğuna göre demek ki muhalefete geçmeye hazırlanıyor... Bu cümlenin, bizim bildiğimiz tek anlamı bu, ama kendileri başka bir şey yapmaya da kararlı olabilir. İktidarın şanındandır, muktedirin yaptığı ile söylediği birbirini tutmayabilir.

***

AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi toplantısının ardından Cumhurbaşkanı sıfatıyla yaptığı basın toplantısında söylediklerinde bir ipucu olabilir mi? Basından aktarıyorum:

“Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı’nın ardından basın toplantısı düzenledi. Erdoğan açıklamasında, ‘Belki de şimdi Türkiye’nin tekrar anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir’ dedi. Erdoğan sözlerini ‘Önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz’ diye sürdürdü.

Erdoğan, ‘Türkiye’de sorunların kaynağının 1960’tan beri darbeciler tarafından yapılan anayasalar olduğu ortadadır. Bunun için daha önce yeni bir anayasa girişiminde bulunmuştuk. Anayasa çalışması milletin gözü önünde ve tüm temsilcilerinin katılımı ile olmalıdır ve milletin takdirine sunulması gereklidir. Ülkemizin bu fırsatı kaçırmasından üzgünüz. ‘Belki de ülkemizde yeni bir anayasa tartışması başlamalıdır’ dedi. Erdoğan, ‘Cumhur İttifakı’ndaki ortağımızla bir anlayış birliğine varmamız halinde önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz’ ifadelerini kullandı. ”

***

O zaman akla şu geliyor: “Acaba R.T. Erdoğan anayasaya muhalefetin nasıl olması gerektiğine dair tarifli bir madde mi koymak istemektedir?” Olmaz demeyin! İsteyenin bir yüzü vermeyenin iki yüzü kara. Bakarsınız yaptığı anayasaya paklayıcı bir madde koyup sorumsuzluk zırhı giyebilir. Dahası kotarttığı anayasada kendini Ebedi Başkan ilan edebilir. Başka şeyler de koyabilir anayasaya. Ancak zatı âlilerine bir tavsiyem var: Prof.Dr. Erdoğan Teziç’in Anayasa Hukuku (Beta Yayınları) adlı kitabını buldurup “Anayasaların Yapılması ve Değiştirilmesi” bölümünü danışmanlara havale etmeden hemen okumalı. Asli Kurucu İktidar ne demek, tali (türev) kurucu iktidar ne demek?

***

Ben şair halimle bile yepyeni bir anayasayı ancak ve sadece Kurucu İktidar’ın yapabileceğini biliyorum.

ABD’de olduğu gibi devleti sıfırdan kuran iktidara Kurucu İktidar denir.

1789 İhtilali’nden sonra yeni anayasa yapan iktidara da Kurucu İktidar denir.

Bizden örnek gerekirse:

1921 ile 1924 anayasalarını kurucu iktidar yapmıştır.

27 Mayıs 1960 devriminde anayasa ilga edildiği için 1961 Anayasası’nı Kurucu Meclis yapmıştır.

12 Eylül Kenan Evren darbesinden sonra da 1982 Anayasası’nı da bir Kurucu Meclis yapmıştır.

R.T. Erdoğan & Devlet Bahçeli ortaklığı yeni bir anayasa yapmak istiyorsa ya yeni bir devlet kuracak ya da bir darbe yapacak. Başka çare yok!

***

Süleyman Demirel’in buyurduğu gibi demokrasilerde çare tükenmez. Tükenmez ama mevcut TBMM’nin R.T. Erdoğan’ın istediği yeni anayasayı yapma yetkisi yok ama Cumhurbaşkanı olarak T.C. Anayasası’nın 184’üncü maddesi uyarınca Cumhurbaşkanı, anayasa değişikliği tekliflerini halkoylamasına (referandum) götürebilme yetkisine sahip.

TBMM Genel Kurulu’nda yapılacak olası bir anayasa değişikliği teklifi oylamasında, eğer 400’ün altında ancak 367 veya fazlası “kabul oyu” söz konusu olursa Cumhurbaşkanı, TBMM’de kabul edilmemiş olsa da teklifi halkoylamasına sunabiliyor.

***

R.T. Erdoğan’ın hayalinin gerçekleşmesi için milli ve yerli olmayan muhalefetin oyuna ihtiyacı var. TBMM 600 milletvekilinden oluşuyor, şu anki mevcut durumda oy kullanabilecek 584 milletvekili varmış. Anayasa değişikliği içinse “üye tam sayısının üçte iki çoğunluk gerektiği” şartı bulunduğu normal koşullarda 400 milletvekili oyu gerekiyor.

AKP’nin TBMM’de 289, MHP’nin ise 48 sandalyesi var. Ne etti? 336 etti! Demek ki mevcut anayasayı düzeltmek için TBMM’de 400, bu olmaz ise referanduma gitmek için 360 oya ihtiyaç var.

***

Eksikleri nasıl tamamlar, hasretine nasıl kavuşur, bilemem. Ben bu “sefil” anayasaya razıyım, yeter ki Saray ve Kabine bu anayasanın bütün maddelerine uysun. Bu “sefil” sanılan anayasa çoktan “sivil” olmuştur.