Orhan Bursalı
Orhan Bursalı obursali@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

O gecenin alçakları ve kahramanları

29 Ağustos 2024 Perşembe

15 Temmuz 2016 FETÖ kalkışması gecesi darbeyi haber alınca evinden silahlarını alarak darbeciler tarafından işgal edilen karargâhına giden Kurmay Albay Güven Şağban’ın kitabı önümdeyken (Yaşadıklarımın Çığlığı-Korkusuzlar, Kırmızı Kedi*), geçmişten ders almadığı şeklinde iktidara yapılan sürekli ikazlar üzerine ben de bir iki söz edeyim, dedim.

Tabii çok ciddi bir konu daha var: AKP öncesi ordudaki subayların, albaylığa geldiklerinde yüzlercesinin emekli edilmesi. Tabii generallerin de. Ağustos ayı terfi ayı, aslında Atatürkçü diye anılan veya öyle oldukları sanılanlar için artık tasfiye ayı oldu. Yüzlerce değerli albay kapı önünde.

Barış Terkoğlu’na konuşan emekli Albay Ahmet Zeki Üçok, “Sadece Balyoz kumpası ile üç yıl içerisinde TSK’nin en değerli 67 general ve amirali ile 200’den fazla devrelerinin en başarılı çoğu kurmay olan albaylarımız tasfiye edildi. Askeri Casusluk davası kumpası ile de 1000 civarında genç subay, astsubay tasfiye edildi. Tasfiye edilen general ve amirallerden boşalan kadrolara FETÖ’cü askerler terfi ettirildi. Atatürkçü general ve amirallerin yerlerine 2011-2015 yılları arasında terfi ettirilen general/amirallerin 152’si 15 Temmuz darbe girişimine katıldı” diyor.

O TASFİYE SÜRÜYOR

Orduda Balyoz, Ergenekon, casusluk vb. kumpaslarıyla binlerce subayı kim tasfiye etti, FETÖ’cüler mi? Şüphesiz ki hayır. AKP iktidarı. 2007’de düğmeye basan da AKP iktidarı. FETÖ’cü örgütlenmenin de desteğiyle.

2007’den bu yana, demek ki 17 yıldır Ordu geçmişinden ayıklanıyor, temizleniyor, AKP’nin seçimleri ve ordu üzerinde giderek artan egemenliği, yasa ve düzenlemeleri ile tamamen. AKP kontrolünde evrim geçiren bir ordudan bahsediyoruz. 

Hayır vesayetçi karakterdeki önceki orduyu savunduğum yok. Tüm işaretler AKP vesayetinde bir yeni ordunun şekillendiğini gösteriyor.

Tabii Atatürk düşünce ve ilkelerinin ordu içinden, yüreklerden tamamen söküp atılabileceği de bir ham hayal. Ama bu varsayıma karşılık tarikatçılığın, İslamcı köktendinciliğin ordu içinde inşa edilmekte olduğunu da söyleyebiliriz. AKP vesayeti sağlama almak için bir inanç kültürü oluşturuyor orduda. Süreç terfilerle şekilleniyor. Bu şu veya bu şekilde çatışma yaratma potansiyeli taşır.

TASFİYELER SÜRER Mİ

Söyleyebileceğimiz şu: AKP’ye FETÖ kalkışmasından ders almadı demenin bir anlamı yok. Ama gidişat konusunda toplumu uyarmak şüphesiz ki gerekli.

Tabii ki 2007’de başlatılan orduda güçlü değişim sürecinin devamını beklemeliyiz.

Önümüzdeki en az üç Yüksek Askeri Şûra toplantısında, albaylığa gelmek yaklaşık 26 yıl sürdüğüne göre, 21 yıldır iktidar olan AKP’nin emekli edeceği çok sayıda albay daha var çıkarsamasını yapabiliriz. Ama zorluk şurada ki ne kadar ayıklama yapsalar bile orduya durmadan katılan teğmenler, yüzbaşılar, binbaşılar var.

Artık askeri liseler falan hepsi kapatıldı.

Orduya eleman Milli Savunuma Üniversitesi’nce yetiştiriliyor. Orası da tam AKP kontrolünde, sıkı mülakatlar söz konusu.

AKP, FETÖ ile resmi birlikteliğini, 2013-2016 süreciyle bitirdikten sonra tek başına ve tek patron olarak iktidarını 2017’den beri sürdürüyor.

Olay budur.

(*) Güven Şağban, o sırada Jandarma Genel Komutanlığı İstihbarat Başkanlığı Plan ve Güvenlik Dairesi başkanı idi. 15 Temmuz gecesi silahlarını alarak arkadaşlarıyla birlikte karargâha gitti ve FETÖ’cülerle çatışarak yaralandı. Rehin alındı, linç tehlikesi geçirdi. Bir avuç subay orada savaştı. 2017 yılında ödül olarak kurmay albay iken emekli edildi. Çünkü FETÖ’cülere karşı savaşarak aslında Atatürkçülüğünü de kanıtlamıştı!

Kitabı 15 Temmuz gecesinin alçaklarını ve cesurlarını anlatıyor. Bu yıl aramızdan ayrıldı ama çok ilginç olaylar anlatıyor, heyecan ve ilgiyle okuyorsunuz. Güven Şağban’ları unutmamak için, olayları anlamak için, kitap çok iyi bir vesile, zaten kitabını da hastalığı sürecinde yazıyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları