İnsandı.

Güzel insandı.

Gümüşhane’den yola çıkıp Kartal Anadolu Lisesi ve Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni bitirmişti.

1990’lı yılların başlarında Gömeç’te kesişti yolumuz.

Sağlık ocağında hekimdi.

Düşünen, okuyan, türkü söyleyen, insan sıcaklığıyla yüklü genç bir aydındı Dr. Cafer Tuncer.

AİLE HEKİMİ OLMAK

2000’li yıllarda Burhaniye’deydi.

Yazları mutlaka görüşürdük yöredeki festivallerde, adım adım ördük dostluğumuzun duvarını.

2013’te Burhaniye’ye yerleşince aile hekimi olduğu yüzlerce insanın arasına ben de katıldım.

Hastalarına eksik etmediği gülümseyişiyle, sıcak dokunuşuyla, içtenlikli ilgisiyle, elinden gelenin fazlasını yapabilmek için çırpınırdı.

Her yaştan hastasına özenle yapardı aile hekimliğini.

Doğa âşığıydı, yalnız kendi bahçesinin değil dost bahçelerinin de güzelleşmesi, yararlı hale getirilmesi için çalışırdı.

Dikim, sulama, çapalama, budama, gübreleme, hasat, her şey gelirdi elinden.

Yurdunu, güzel insanları, hekimliği, doğayı, çalışmayı sevdiği gibi mangalı, pikniği, türkülü muhabbetleri de severdi.

Bağlaması bir parçasıydı yaşamının.

Onun türkü kataloğunu tek elde taşıyamazdınız.

HEKİMİN YAPMASI GEREKENİ YAPARAK YAŞADI

Nerede toplumsal muhalefetin bir parçası olan direniş varsa oradaydı.

Çağdaş bir toplum olma yolculuğumuzda bir insanın, bir hekimin yapması gereken her şeyi yaparak yaşıyordu.

Çökertilen, sağlık sistemindeki yanlış gidişe karşı hekimlerin ve tüm sağlık emekçilerinin direnişinin önünde yer alırdı.

Herkese eşit, parasız, toplumsal yararı önceleyen sağlık hizmetini savunuyor, örgütlü emek, sağlıklı toplum yaklaşımıyla özgürlüğün, laikliğin, demokrasinin, adaletin, barışın egemen olduğu bir ülke ve iyi hekimlik değerleriyle mesleğini yaşayabileceği bir ortam için mücadele ediyordu binlerce meslektaşı gibi.

Balıkesir Tabip Odası’nın Burhaniye temsilciliğini sürdürüyordu yıllardır.

Aklı ve bilimsel yöntemleri önde tutarak hem halkın sağlığı hem de hekimlerin, sağlık emekçilerinin haklarının bayraktarı oluyordu.

“Kendimize, sağlık emekçilerine ve halkımıza güveniyoruz. Başka bir sağlık sistemi mümkün ve bunu hep birlikte başaracağız” diyor, Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) “Başka Bir Sağlık Sistemi Mümkün” başlıklı 14 Mart Tıp Haftası programı kapsamında, sağlık örgütleriyle gerçekleştireceği G(ö)REV’e hazırlanıyordu.

TÜRKÜLERLE KARDEŞ

Hekimlerin özne olduğu, saygınlığının, değerlerinin topluma anımsatıldığı, topluma karşı sorumluluğunun da vurgulandığı bir gün olan 14 Mart’ı bekliyordu sabırsızca.

Kalbi “dur” dedi çalışkanlığına, yurtseverliğine, direncine, insan sevgisine, dostluğuna.

60 yaşındaydı güzel insan, güzel hekim, güzel dost Cafer Tuncer.

Alevi Kültür Derneği Burhaniye Cemevi’nde toplanan eşi, kızları, yakınları, sevenleri, dostlarınca uğurlandı.

Özgürlük sevdalısı yüzlerce insanı buluşturdu elveda derken ve sevdiği türkülerle gitti sonsuzluğa:

“Bu dünyada bir nesneye,/ Yanar içim, göynür özüm,/ Yiğit iken ölenlere,/ Gök ekini biçmiş gibi” (Yunus Emre)... “Yeryüzünün halifesi hünkâra minnet eylemem” (Nesimi)... “Aşkın iğnesiyle dikilen dikiş/ Kıyamete kadar sökülmez imiş” (Seyrani)... “Niye çattın kaşlarını” (Neşet Ertaş)... “Yol olmuştur en yiğidin yanması/ Bu ateşten sana çokça pay düştü” (Gülten Akın)...