Olaylar Ve Görüşler

Hedefteki zincir marketler: Suçlu mu günah keçisi mi? - Bilge GÖZOĞLU

27 Ekim 2021 Çarşamba

Türk halkının bugün ekonomik yönden en temel sorunu hayat pahalılığıdır. Dolar ve enflasyonun yükselmesi, doğal olarak temel gıda maddeleri fiyatlarının yükselmesine neden oluyor. Özellikle dar gelirli vatandaşlar bu konuda büyük sıkıntı çekiyorlar. Muhalefet cephesi bu konuya sürekli dikkat çekerek etkin faaliyet gösteriyor.

Bu noktada, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 zincir marketi (BİM, A101, Şok, Migros ve CarrefourSA) açıktan hedef aldı ve pahalılığın sebebi olarak bu büyük marketleri gösterdi.

Rekabet Kurulu Soruşturma Raporu’nda, büyük ulusal zincir marketler (Şok, BİM, A101, Migros ve CarrrefourSA) hakkında, pandemi sonrası dönemde birlikte fiyat artırdıkları ve kartel oluşturdukları ileri sürülmüştür. Oysa binlerce ürünün olduğu ve fiyat rekabetinin kıyasıya yaşandığı piyasada bir kartel oluşturmak bilimsel olarak imkânsızdır. Zira Kartel bir veya birkaç üründe “tekel” oluşturmak ve fahiş fiyat ile malı satarak yüksek kâr elde etmek demektir.

İDDİA BAŞKA GERÇEKLER BAŞKA

Ancak güncel veriler ve rakamlar başka göstergelere işaret ediyor.

Adı geçen zincir marketler, perakende sektörünün sadece yüzde 30’unu oluşturmaktadır. Bunun dışında 400 adet yerel zincir ve 160 bin adet geleneksel nokta (bakkal), perakendenin yüzde 70’ini oluşturmaktadır. Sektörün yüzde 30’unu temsil eden 5 zincirin kartel oluşturup fiyatları artırması fiilen mümkün değildir. Yüzde 70’i temsil eden perakende noktaları ve ayrıca online pazarlama kuruluşları, çok kuvvetli bir rekabetçi baskı oluşturmaktadır.

Konunun uzmanları, Cumhurbaşkanı’nın, zincir marketlerin kartel oluşturduğuna ilişkin iddiasını doğrulayacak bir delil bulamamışlardır. Zincir marketler, oldukça düşük marjlarla ürünleri müşterilere sunmaktadır. Geçmiş yılların verilerine bakıldığında bu firmalar oldukça cüzi oranlarda, yüzde 2’nin bile altında ancak kâr edebilmiş görünüyorlar. Kartel oluştursalardı bu marketlerin çok yüksek kâr etmesi gerekirdi.

ÜRETİM DEĞİL ALIM SATIM

Bilindiği gibi zincir marketler, üretici değil alım satım yapan işletmelerdir. Eğer tedarikçi-üretici fiyat artışı yaparsa zincir marketler de fiyatı artırabilir. Ayrıca uzmanların da saptadığı gibi zincir marketlerin tedarikçi kaynaklı fiyat artışlarına karşı direnç göstermeleri kendi yararlarınadır.

Yüzbinleri aşan kişiyi doğrudan istihdam eden ve yüzbinlerce tedarikçiye ve milyonlarca üreticiye destek olan bu zincir marketler herhangi bir haksız cezaya hedef olurlarsa bu cezaları ödemeleri zordur.

YERLİ VE MİLLİ SEÇENEKLER ÇÖKER

Ayrıca hepsi teknik iflasa düşer ve halka açık olan bu şirketlerin yerli ve özellikle yabancı yatırımcısı da ürküp piyasayı terk edebilir. Ve bir süre sonra yerli ve milli olan bu firmaların yerine küresel ölçekli Walmart veya benzerleri gibi dünya devleri gelip yerleşebileceklerdir.

Perakende sektörü kıyasıya bir rekabet içindedir. Hedef yapılan bu zincir marketler hem birbiriyle hem de diğer yerel zincir/geleneksel noktalarda rekabet etmektedir. Tüm firmalar birbirini adeta denetlemektedir. Firmalar web sitelerinden anında birbirlerinin fiyatlarını görebilmektedir. Aslında bir özdenetim doğmuştur.

Bu konuda bir karar alırken çok dikkatli davranılmalıdır. Çok hassas ve kırılgan olan ekonomik dengeler çökertilmemelidir.

BİLGE GÖZOĞLU

EKONOMİST



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları