Olaylar Ve Görüşler

Akkuyu, ABD ve S-400 - Prof. Dr. Haluk Utku

18 Eylül 2024 Çarşamba

Rusya’nın 24 Şubat 2022’de Ukrayna’ya karşı başlattığı işgal hareketinden bu zamana kadar geçen sürede, Avustralya ve Japonya dahil ABD, Kanada ve AB tarafından dünya genelinde Rusya vatandaşı şahıslara, şirketlere/kurumlara uygulanan sınırlama ve yaptırımların toplam sayısı 28 bin 500’ü geçmiştir. Bu sayının yaklaşık 12 bin 530 kadarı şirketler ve kuruluşlara yaptırımlar olmakla beraber Rus nükleer teknoloji şirketi Rosatom yaptırımlar listesine dahil değildir. Rosatom, yapılan anlaşmaya göre Akkuyu Nükleer AŞ’nin büyük hissedarı ve pratikte sahibidir.

ABD’nin Rosatom’a yaptırım kararı almamasının nedeni ülkesindeki en az 90 adet nükleer güç santralında üretilen elektrik enerjisinin Rusya’dan sağlanan uranyum yakıtların ithaline bağlı olmasındandır. Vanguard, Capital Research Global Investors ve BlackRock gibi yatırım şirketlerinin hissedarı olduğu General Electric şirketi de uzun yıllardır Akkuyu’daki santral dahil birçok Rus yapımı nükleer güç santralının türbin sistemleri tedarikçisi durumundadır. 

RUS URANYUMUNA YASAK

AB üyesi ülkeler içerisinde ise alfabetik sıra ile Belçika, Hollanda, İngiltere, İspanya ve hatta İsviçre, Rosatom’dan nükleer yakıt temini ve buna bağlı servis alma gereksinimi içerisindedirler. 

Özellikle Fransız Framatom nükleer şirketi ile Alman Siemens firmaları, Rosatom ile dünyanın çeşitli yerlerindeki Rus nükleer güç santrallarının başta kontrol ve elektronik donanım cihazları tedariği olmak üzere bu cihazların bakım ve onarımını içeren ticari anlaşmalar yapmışlardır. Üstelik Framatom; Rusya Ukrayna’yı işgale başlamadan yaklaşık iki ay önce Ukrayna sınırına yığınak yaparken 2014 yılındaki Kırım ilhakına rağmen, Rosatom ile anlaşma imzalamaktan kaçınmamıştır. Rosatom bu anlaşmaları doğrular bir biçimde Ukrayna işgalinin başladığı yılın aralık ayında, dünya genelinde 200 milyar ABD Doları değerinde 10 yıllık sözleşmeleri olduğunu açıklamıştır.

YAPTIRIM OLASILIĞI

11 Ocak 2023 tarihinde Avrupa Parlementosu üyesi Engin Eroğlu, Rosatom’un yaptırımlara dahil edilmesi gerektiğine ilişkin soruyu AB Komisyonu’na yöneltmiş, komisyon, nükleer enerji ile çalışan buzkıran gemilerini imal eden FSUE Atomflot şirketine yaptırım uygulandığı ancak nükleer malzemelerle ilgili sınırlı sayıda kuruluşa muafiyet tanındığı yanıtını vermiştir. Aynı yıl 10 Aralık’ta ABD Temsilciler Meclisi, Amerikan nükleer reaktörlerinde kullanılmak üzere zenginleştirilmiş Rus uranyumun satın alınmasını yasaklayacak yasa tasarısını kabul etmiş, Amerikan Kongresi 2024 yılı 118. oturumunda bu tasarıyı onaylamıştır. Biden tarafından imzalanmış olan onaylar, doğrusu tam bir vakit kazanma stratejisidir. Oybirliği ile kabul edilen ve Rus uranyum ithalatını yasaklayan tasarı, yasalaşmasından 90 gün sonra Rus uranyum ithalatını yasaklamakta ve sonrasında Ocak 2028’e kadar geçici bir muafiyet getirmektedir.

Rusya-Ukrayna savaşı tarafların kabul edebileceği bir barışa evrilmez ise yakın gelecekte Rosatom’a yaptırımların devreye girme olasılığı kuvvetlenmektedir. Dolayısıyla Rosatom’a gelecek yaptırımlar, sahibi olduğu Akkuyu Nükleer Güç Santralı’na (NGS) da uygulanacaktır. Öncelikle yukarıda adı geçen firmalarca Akkuyu NGS’ye sağlanacak  ekipman ile işletmeye alınması sonrası bakım-onarım ve yedek malzeme tedariğinde sorun yaşanabilecek, kesintiye uğrayabilecektir. 

Duyumlar, ABD’nin Rosatom’a yaptırım uygulanmasında Akkuyu NGS’ye ayrıcalık tanıyabileceği ve fakat ayrıcalığı S-400 hava savunma sisteminin tasfiyesi ile ilişkilendirme düşüncesinde olduğu, hatta Türkiye’nin Akkuyu NGS’yi Rusya’dan satın almak mecburiyetinde kalabileceği yönündedir. 

Bu olasılıkların yaşanması durumunda Türk-Rus ilişkilerinin nasıl etkileneceği yazımızın kapsamı dışındadır. Ancak yaptırım durumunda esas endişelenmemiz gereken konu, nükleer kaliteye uygun malzeme ve ekipman tedariğinde yaşanacak sorunların, Akkuyu NGS’nin güvenli bir biçimde çalıştırılmasını sekteye uğratacağıdır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları