Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Venezüella’da meclis devre dışı kalınca...

02 Mayıs 2019 Perşembe

23 Ocak 2019’da Ulusal Meclis Başkanı Juan Guaido’nun kendisini devlet başkanı ilan etmesi, meşru Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun buna şiddetle karşı çıkmasıyla kaosa sürüklenen Venezüella’dan bu kez darbe haberleri geldi.
Guaido, arkasına ABD desteğini alıp hava kuvvetlerinin bir bölümüyle darbeye başladı. Halkı sokağa çıkmaya, orduyu da Maduro’ya verdiği desteği kesmeye çağırdı.
Buna karşılık Maduro da halka ve orduya kendi saflarında olma çağrısı yaptı.
Üç gündür ülkenin farklı yerlerinde sokak çatışmaları yaşanıyor. İç savaş havası var. Bir ülke için en acı durum.
32 milyon nüfusu, 916 bin kilometrekarelik yüzölçümü, dünyadaki bilinen petrol rezervlerinin yüzde 25’ine sahip yeraltı servetiyle refaha en yakın ülkelerden biri olan Venezüella’da insanlar açlık sınırında yaşıyor.
Neden?
Venezüella yönetimi ülkeyi bir arada tutmayı başaramadığı için.

***

Demokrasinin evrensel kuralıdır; iktidarlar oyu halktan, meşruiyeti hukuktan alır.
Maduro, Venezüella’nın seçilmiş meşru devlet başkanıdır.
Peki Guaido nasıl kendinde “Devlet başkanı benim” deme hakkını görüyor?
2013’te oyların yüzde 50.5’ini alarak kıl payı farkla devlet başkanı seçilen Maduro, 2015’te Ulusal Meclis’te çoğunluğu yitirince meclisin yetkilerini tırpanladı. Bu aşamadan sonra iktidarla muhalefet arasındaki ipler giderek koptu. Diyalog bitti. ABD’nin Maduro’dan önceki Devlet Başkanı Chavez’den beri kendi kapsama alanında bir yönetim oluşturma ortamı da doğmuş oldu.
23 Ocak’tan bu yana Guaido’yu sonuna kadar desteklediğini ilan eden ABD, şimdi darbenin başarılı olması için her şeyi yapıyor. ABD’nin özel güvenlik şirketi Blackwater da devrede, 5 bin kişilik paralı asker gönderebileceğini açıkladı. Artık darbeler de özelleşiyor!
Aslında Venezüella’da şu andaki belirsiz durum, ABD’nin, emperyalizmin en çok işine gelen durum.
Şöyle ki:
Ülkeye tümüyle hâkim bir yönetim olmayacak, kaos ortamı insanları büyük endişelere sürükleyecek, bu süreç ülkenin toplam gücünü erozyona uğratıp halsizleştirecek... Sonra da ABD istediği gibi oynayacak...
Dibimizdeki Suriye’den 11 bin kilometre ötemizdeki Venezüella’ya kadar pek çok ülkede bu yaşanıyor.

***

Venezüella’daki karmaşa bizdeki “Türkiye İttifakı” tartışmalarının yaşandığı bir döneme denk geldi.
Erdoğan’ın bu tür ittifaklardan anladığı tek şey, kendi tek kişilik iktidar gücünü sürdürmek! Devlet Bahçeli dün de Erdoğan’a “ya benimle ya kimseyle” mesajını yineledi.
Türkiye, geçmişte dönem dönem büyük toplumsal, yönetimsel krizler yaşadı. Tümünü bütünlüğünü koruyarak ve çok yara alarak aştı. En yakını 15 Temmuz 2016. O girişim bize göre, başarılı olmaması, ama ülkeyi iç çatışmaya sürüklemesi için kurgulanmıştı.
Küçük Venedik anlamına gelen Venezüella halkının daha fazla acı çekmemesini, ülkeyi yönetenlerin ve tüm siyasetçilerin dışarıdan medet ummak yerine ortak paydalar üretebilmesini diliyoruz.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sürecin şifreleri! 28 Kasım 2024
Şeffaf belirsizlik! 27 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları