Mine Söğüt
Mine Söğüt minesogut@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Neredesin aşkım? Uzaydayım aşkım!

12 Şubat 2021 Cuma

Türkiye Cumhuriyeti bundan yüzyıl önce çağının ilerisindeki yasalarla kuruldu.

Şu andaki iktidar, bu Cumhuriyeti çağdışı yasalarla yıkmaya hazırlanıyor.

Hayal ettiği düzende ne kadının adı var ne gencin ne de LGBTİ+ bireylerin.

Feodal bir erkek egemen düzenin geçmiş zamanlarda köklenmiş gayretini güçlendirmek için karşısına çıkan her türlü direnişi ezip geçmekte niyetli.

O yüzden yapay gündemler oluşturuyor ve o gündemlerin satır aralarına niyetler saklıyor.

İnandığı dini öğretilerin tarif ettiği erkeklik ve kadınlık tanımlarını kutsal belleyen...

Erkekler, kadınlar ve diğer cinsel yönelimler üzerine etraflıca düşünmeyi gerekli görmeyen...

Ve kadına “kadın” diyemeyen bir dil tarafından temsil edilen iktidarın son balon hedefi, bir Türk vatandaşını uzaya göndermek.

Tabii ki ülkenin, çağdaş kaygılardan nasibini hiç almadığı için herhangi bir cahil gibi rahatça cinsiyetçi söylemler kullanan bir politikacının yarattığı atmosferi delip de uzaya insanlı araç gönderebilmesi yakın zamanda pek mümkün değil.

Ama gündem belirlemekte ustalaştıkça ustalaşan Cumhurbaşkanı, bu ülkede birçok kişinin bu hayali kurarak büyüdüğünden emin.

Hatta belki “bayanlar”dan bile “Ben adayım” diyenler olacağını düşünüyor.

Halkı kendisine oy verenler ve vermeyenler diye ikiye ayıran politik zihniyetin kapasitesi, insanları da sadece “Bayan” ve “Erkek” diye ikiye ayırmaya yetiyor.

Bundan ötesi böyle bir zihniyet için resmen kâbus.

Eşcinselliği yok sayarak yok edebileceğini zanneden alt kültürün dilini devlet katına taşıyan bu bakış açısının temsilcilerine, uzaya gidecek ilk Türkün LGBTİ+ bir birey olma olasılığını da düşünmelerini önermek onların nezdinde, en iyi ihtimalle küstahlık, en kötü ihtimalle teröristlik.

KADINA BİZ BURADA KADIN DERİZ

Kadına kadın denmesini hakaret gibi algılayan bir kültürün egemenliğindeki bu ülkede, farklı cinsel yönelimlere dair yaratılan algı ve bilgi kirliliği, muhalifler tarafından dahi kolayca yutulan bir zoka.

Eşcinsellik denildiğinde kapanan algılar ve hâkim olan kaygılar, insanların çok yakınlarındaki gerçekliklere kör olmalarına...

Ve bu körlüğün, yok saymakla yok etmek arasında gidip gelen korkunç ahlakını kanıksamalarına yol açıyor.

LGBTİ+ bireyler istedikleri kadar “Eşcinseller vardır” diye haykırsınlar...

Ne devlet ne de halk onların varlığını kabul ediyor.

Ancak birkaç sanatçının temsil ettiği farklılıklara katlanabilecek kadar müsamahakâr olunabilen bu mesele...

Kadını aşağılayan, erkek egemen bir dünyayı kutsayan ve farklı cinsel yönelimlerin katledilmesine fetva veren bir iktidarın elindeki en güçlü argümanlardan biri.

İktidara muhalif olanlar bile “Kutsala hakaret” safsatasını ellerinin tersiyle itmekten çekiniyor, mümkün olduğunca orta yolu gösteren ifadeler kullanarak bu meselede LGBTİ+ savunucusu gibi görünmekten kaçınıyorlar.

İktidar, küstahlık gücünü de saldırganlık ivmesini de bu korkaklık potansiyelinden alıyor.

FİZİK DIŞI FANTEZİLER

Kadın haklarını, kadın hareketini, feminist hareketleri, cinsiyetçi söylemlere karşı yürütülen çalışmaları her iki lafın arasında karalayan ve eşcinsellikten asla hazzetmeyen politik bir egemenliğin;

Uzaya “bayan”ların bile gitmeye talip olacağını telaffuz ederken inşa ettiği toplumsal algının yükü yeni neslin sırtında.

Eğer iktidarın bu söylemine karşı bir direnç geliştirilemez...

Kadınları ve LGBTİ+ hareketini karalayan ifadelerin karşısında dimdik durulamazsa...

İslami duyarlılıklara göre şekillendirilmiş bir devlet yapısının hâkimiyetini arzulayan iktidar;

Ezan sesini fezada duyurmak, Türk bayrağını Ay’da dalgalandırmak gibi fizik dışı fantezileriyle dünyaları eğlendirirken...

Biz, seslerini bu gezegende, bu ülkede, en yakınlarındakilere bile duyuramayan kadınların tek tek öldürülüşünü seyretmeye devam edeceğiz.

LGBTİ+ bireylerin toplum dışına itilip karalanışına seyirci kalmayı sürdüreceğiz.

Genç nesilleri, insan haklarını hiçe saymayı devletin resmi dili haline getiren bir iktidarın hırsına kurban vereceğiz.

Oysa başka bir ülke mümkün.

O ülkede de şu an gerçekleşemeyen her şey mümkün.

Misal;

Neredesin aşkım?

Uzaydayım aşkım!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları