Gülengül Altınsay

Voleybolun derdi yok

27 Ekim 2016 Perşembe

Hiç düşündünüz mü neden voleybolda, baskette elde edilen başarılar futbolda yok? İşte en son Eczacıbaşı Vitra ile kadın voleybolunda elde ettiğimiz başarı.
Kızlarımızın elde ettiği müthiş müthiş bir başarı bu.
Ama biz ne yaptık; o gün sevindik, hatta sayfalarımıza taşıdık, fakat ertesi gün yeniden tek aşkımız futbola dönüverdik.
Aslında bu tablo tam da neden futbola o kadar yatırım yapılmasına rağmen başarısız olduğumuzun da bir açıklaması.
Şöyle ki biz aslında futbolun kendisini değil popülerliğini seviyoruz. Gücünü, etki alanlarını seviyoruz. Bu yüzden spor kulüpleri futbolun çevresinde dönüyor.
Bu yüzden futbolun kenarından köşesinden söz sahibi olabilme savaşı kıyasıya sürüyor.
Bu yüzden kulüplerin başına geçen yöneticiler bir daha gitmek bilmiyor.
Onları onca başarısızlık, onca borçharç hatta mahkeme kapıları bile yıldırmıyor.
Çünkü rant, şöhret, güç, iktidar futbolda.
Aynı cazibe voleybolda olsa, baskette olsa bakın görün her şey nasıl da tepetaklak oluyor.
Özellikle voleybolun karışanı görüşeni, üzerinden güç sağlamak isteyeni olmadığı için, daha doğrusu futbol kadar olmadığı için uzun vadeli planlar yapılabiliyor, işi bilenler karar sahibi olabiliyor.
Futbolda artık her şey giderek kişisel kariyer meselesine dönmüş durumda. Her şey kişisel iktidar kavgasına bağlı. Herkesin gözü yukarılarda bir yerlere bağlanmakta. Gücüne güç katmak için bir işaret bekliyor.
Milli takımda olup bitenlerin futbolla ilgisi yok. Kişisel iktidar kavgası sadece. Terim-Arda çekişmesi de kişisel iktidar temelinde sürüyor.
Sadece futbolda mı?
Neredeyse tüm ülkeye bu kişisel iktidarını arttırma arzusu yayılmış halde.
Önümüzdeki günlerde Aziz Yıldırım’la Ali Koç arasında göreceğiz bir başka iktidar savaşını.
Aziz Yıldırım zaten yaklaşık 17 yıldır Fenerbahçe’nin değişmez başkanı. Ama bu süreçte 16 teknik direktör değiştirilmiş. Yani bu süreçte sadece teknik direktörler yetersiz görülmüş.
Medyada köşeleri tutmuş olanların en fazla yaptığı iş de teknik direktörleri eleştirmek değil mi?
Yani işin aslı unutulmuş durumda.
Yeter ki sistem sürsün. Herkes değişsin ki onlar değişmesin.
Bir kez daha söylüyorum; kişisel iktidarlarınız için oraya buraya saçtığınız paralar aslında sporun gelişmesi, çocukların, gençlerin spor yapması için harcanması gereken paralar…
İşte size neden bizde spor gelişmiyor sorusunun yanıtı.

Caner’e geçmiş olsun
Maçın kargaşasında Caner’in sakatlığının bu kadar ciddi olduğunu anlayamamışım. Tabii biraz da içimden öyle istediğim için olsa gerek. Caner’e çok geçmiş olsun demekten başka bir şey gelmiyor elimizden.
Fakat bu vesileyle kulüplerin sağlık ekiplerinin ekipmanlarının günün koşullarına göre olup olmadığı sorusu da akla gelmiyor değil. Bu konuya da kişisel değil gerçekçi ve sakatlık olasılıklarını azaltacak biçimde yaklaşılmalı. Futbolcuya milyon dolarlar veriyorsunuz ama onların sakatlanma risklerini azaltmak için yeterli önlemleri alamıyorsanız, sonra ah vah etmek hiçbir işe yaramıyor gördüğünüz gibi.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umudun meydanı 2 Mayıs 2024
Beklenen sonuç 28 Nisan 2024
Ha hakem ha referee 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları