Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Mesut gelecek…
En son Ziraat Türkiye Kupası çeyrek final karşılaşmalarını izledik. İzledik de biz ne izledik? Çok sıkıcı maçlardı hemen hepsi. Beşiktaş Rize’yle oynadı mesela. Üstelik Beşiktaş Süper Lig’in en fazla hücum düşünen ekiplerinden biri. Ama futbol tek başına oynanmıyor. Karşınızdaki ekibin futbol anlayışı, gücü, hakemlerin oyuna etkisi oyunun güzelliğini ve kalitesini belirliyor. Sadece rakibin oyununu bozmaya odaklanmış bir ekibe karşı bir şeyler üretmek tabii ki zor. Üstelik bizim gibi yalnızca sonuca kilitlenmiş olan ve o sonuca giden yollarla hiç ilgilenmeyen, futbol seyir zevkini unutmuş futbolseverlerin(!) çoğunlukta olduğu bir yerde derdinizi de anlatamıyorsunuz. “Artık bundan sonra iyi futbol aramayacaksın, kötü oynayarak da kazanmayı bileceksin, her zaman iyi oynanmaz” laflarını ne kadar çok duyarız bir düşünsenize. Her bir kavramı bozmaya, çorba etmeye o kadar yatkınız ki. Kötü futbolla kazanmak ne demek peki? Sahada futbola dair bir şeyler yapmayıp sonra yetenekli bir oyuncunun bireysel becerisiyle şansa kazanmak mı mesela?
Dertler bitecek
İşte tam da burada sonuca kolay gitmek noktasında karşımıza can simidi gibi transfer olayı çıkıyor. Zaten transfer yaparak başarı satın alınabileceği düşüncesinden kimse vaz geçemiyor. Ne UEFA kriterleri, ne transfer limitleri, ne boşalan kasalar, ne giderek dibe vuran futbol... Ne de bir türlü gelişmeyen takım uyumu... Taraftarı yeni transferle umutlandırmak hala en geçerli yol bizde. Baksanıza şu sıralar her kulübün gündemi yine transfer.
Polemikler
Ara transferin gözdesi kuşkusuz Mesut Özil. Fenerbahçe bir “Dünya yıldızı”nı kadrosuna katmak üzere. Mesut kendi ifadesiyle emeklilik öncesi gelmek istediği Türkiye’de ne kadar başarılı olur bilemem. Kendisini Emirates’te birçok kez yakından izlemişliğim var. Yeteneği tartışılmaz ama takım oyununa katkısı son yıllarda soru işareti... Ayrıca saha dışında değil daha çok saha içinde oynamalı. Transfer öncesi verdiği demeçler bayağı ilginçti (!) çünkü. Ne kadar çok Fenerbahçeli olduğunu açıklaması, “Sadece Fenerbahçe’de oynarım” lafları falan. Oysa ki o profesyonel bir futbolcu. Buna karşın İngiltere’de Mourinho, Özil’in “Tottenham’a gideceğime emekli olurum” tarzındaki sözlerine “Tottenham’ın onu istediğini kim söyledi” şeklinde yanıt verdi hemen.
Zamanında Mesut’u çok savunmuştum ama formdan düştüğü aşamada gereksiz polemiklere girdi, özellikle milli ve dini alanlara.
Derbi mi?
Neyse, zaten bu transfer işleri fanatik taraftarın bilmem ne yarışına döndü. Ama bunu başkanlar da, yöneticiler de yapıyor artık. Atışmalar, karşılıklı suçlamalar gırla gidiyor. Futbolu yönetenlerin amacı da dikkatleri asıl durulması gereken noktalardan uzaklaştırmak değil mi?
Önümüzde çok önemli bir derbi var oysa. Beşiktaş Galatasaray’ı konuk edecek pazar akşamı. Ama karşılaşma öncesi konuşulanlara bakın: Fatih Terim gidecek mi kalacak mı? Ve tartışmanın derinlerinde yine Terim’le yönetim arasındaki transfer anlayışlarındaki farklılıklar var. Yani başımızı şu “Kim gelecek, kim gidecek” meselelerinden bir türlü kaldıramıyoruz.
Derbi mi? Sonuca bakıp işi VAR’a, hakeme, transfer ihtiyacına bağlarız olur biter...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
En Çok Okunan Haberler
- Kayyum rektörün paylaşımına tepki
- Kepez Belediyesi'nde yeni başkan belli oldu
- AKP'li isimden istifa çağrısı!
- Öğrenilmesi en zor dili açıkladı
- Milletvekili sayısı artacak
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Soylu geri mi dönüyor?
- Okyanus kadar derin 4 burç
- Taksim bombacısı için karar çıktı
- 'Asla yalnız yürümeyeceksin'