Menzile ulaşmak...

17 Temmuz 2023 Pazartesi

Menzil cemaati şeyhi Abdülbaki Erol vefat etti.

Şeyhin cenaze töreni tarikatın gücünü gösterdiği bir gövde gösterisine dönüştü.

Binlerce araba Adıyaman yollarına düştü. Türk Hava Yolları 15 dakikada bir sefer koyarak insan taşıdı.

Fotoğraflarda görünen yüz binlerce cüppeli sarıklı mürit ülkenin nereye geldiğinin açık bir göstergesi oluyordu.

Türkiye artık tarikatların, cemaatlerin iktidar olduğu bir din devletine dönüşmüştür.

Bunu görmezden gelmek, durumu inkâr etmek sadece kendini aldatmaktır.

Siyasal iktidar, tarikatların, cemaatlerin temsil ettiği her şeyin icra organı olmuştur.

YA MUHALEFET?

Laiklik tehlikede değildi, öyle mi?

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “laikliğin tehlikede olduğu” uyarısını kabul etmemiş, laikliğin tehlikede olmadığını söylemişti.

Bay Kemal bu görüntüler karşısında ne diyor acaba?

Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğunda oturan Kemal Kılıçdaroğlu, sağa kaydırdığı partisiyle, sağdan medet uman ittifaklarıyla neye hizmet etmişti?

Partisini kurucu lider Atatürk’ten çok Rauf Orbay çizgisine çekmeye mi çalışıyordu?

Rauf Orbay, Cumhuriyetin ilanını 

erken buluyor, halifenin devlet başkanı olduğu bir meclis hükümeti istiyor, laikliğe soğuk bakarak devrimlerin “erken, baskıcı, zorlayıcı olduğunu” söylemeye çalışıyordu.

Kemal Kılıçdaroğlu, Atatürk’ün kapattığı tarikatlar ve cemaatler konusunda neden bir şey söylememiştir?

CHP neden uzun zamandır “laiklik” sözcüğünü dile getirmemeye özen göstermiştir?

İşte bu suskunluğun, bu tutukluğun, bu sessizliğin sonucu buraya varmıştır.

Menzil tarikatının meydan okuyuşunda iktidarın desteği elbette vardır ama muhalefetin de sessiz teslimiyeti bu durumun ortağı olmuştur.

Hadi bakalım, şimdi bir şey söyleyin de duyalım.

Bu duruma Meral Hanım ne diyor? İYİ Parti nerede?

DEVA partisi, Gelecek Partisi nerede duruyor?

Saadet Partisi’nin durduğu yer ortada.

Kemal Bey’in “altılı masası” bu olayın neresinde?

Laik Cumhuriyetin ortadan kaldırılışına ne diyorlar?

Bu gidişin karşısındalar mı, yanındalar mı, yoksa seyirci kalmayı mı seçiyorlar?

Bu gidişe seyirci kalmak, bu durumun ortağı olmaktır.

MENZİL

“Menzil” kervanın yola devam etmek için mola vereceği bir durağa ulaşmaktır.

Menzil cemaati bu durağa ulaşmıştır. Yoluna daha da güçlenerek devam edeceğini göstermektedir.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan taziye mesajında Şeyh Abdülbaki Erol için “Ömrünü ilim ve irfan yolunda İslama hizmete adamış, ülkemizin manevi rehberlerinden Seyyid Abdulbaki el Hüseyni hocaefendiye Allah’tan rahmet” dilemiştir.

Adıyaman’ın Menzil  köyünden çıkıp ülkeye yayılan Menzil cemaati elbette tek bir din yapılanması değildir.

Başka tarikatlar ve cemaatler de birbirleriyle rekabet içinde iktidarla ortak çalışmalarını sürdürmektedir.

Ülkenin eğitim, sağlık, hukuk, güvenlik gibi temel hizmet alanlarında kadrolaşmak için iktidarla işbirliği yapmakta, ona karşılık da seçimlerde iktidarı destekleyerek borcunu ödemektedir.

Adıyaman gibi depremde büyük felakete uğramış bir bölgede iktidarın oyları nasıl kazandığının yanıtı da burada aranmalıdır.

TESLİM Mİ OLACAĞIZ?

Gelelim biz “laik Cumhuriyetçiler”in durumuna.

Ülkede rejimin göz göre göre değişmesine seyirci mi kalacağız?

Yoksa bu meydan okumalara teslim mi olacağız?

Elbette HAYIR, sonuna kadar HAYIR.

Öncelikle Cumhuriyet Halk Partisi bu ataletten kurtarılmalıdır.

Söylem muhalefeti yerini eylem muhalefetine bırakmalıdır.

Kemal Kılıçdaroğlu, ideolojik hatalarının, stratejik yanlışlarının hesabını vererek görevi bırakmalıdır.

Onunla beraber onun çizgisini, uygulamalarını paylaşan kadrolar da parti yönetiminden uzaklaştırılmalıdır.

CHP, kuruluş felsefesine, laik Cumhuriyet ilkelerine sahip çıkmalıdır.

Partiler dışı kuruluşlar da işçi sendikaları, meslek örgütleri, laik çağdaş yaşam dernekleri bir araya gelmeli, güçlerini birleştirmelidir.

Yaşamın her alanı, bilinçli yurttaşların eyleme geçtikleri demokrasi alanı olmalıdır.

Laik eğitim, insan için sağlık, adalet için hukuk, emek için ekonomi ve yaşamın her alanı cesaretle sahip çıkılan gücü yansıtmalıdır.

Eğer doğru bir gelecek istiyorsak ona sahip çıkmanın bedelini ödemeliyiz.

Şimdi ve burada...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları