Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Halka verir talkını, kendi yutar salkımı’
“Ele verir talkını, kendi yutar salkımı” biçiminde de söylenen bir atasözüdür.
Başkalarına verdiği öğütlere kendisi uymayan ve hatta tersini yapan kimseler için söylenir.
Bana, nedense, “Bal tutan parmağını yalar” ve “Devletin malı deniz, yemeyen domuz” söylemlerini anımsatır.
***
Bu atasözündeki “talkın” kelimesi dini bir kavram olup, “telkin” sözcüğünün halk arasındaki söylenişini ifade etmektedir:
Ölüme yakın olan veya ölmüş kişiye, (genellikle bir imam tarafından) ölüm döşeğinde veya mezarı başında, dini inançların ve vecibelerin hatırlatılması anlamında kullanılır.
İnternette şöyle bir dolaşınca şu çeşitlemelere rastladım:
“Verdiği öğüde kendi uymayan kimseler için kullanılan söz.”
“Etrafındakilere iyi olmaları yönünde nasihatler verdiği halde kendisi bunların hiçbirine uymaz.”
“Bir başkasına herhangi bir konuda bir işi yapmaması ve ondan kaçınması yönünde görüş bildiren, nasihat veren kişilerin, söylemlerinden farklı olarak o işi kendisinin yapmasına denir.”
Ekşi Sözlük, bu atasözünün siyasal alandaki kullanımlarından da örnekler vermiş; özellikle biri bu yazıda belirtilen hususa ilişkin:
“Covid-19 hastalığı süresince başkasına akıl veren büyüklerimizin yaptığı iş.”
***
Bu deyiş, genellikle toplumda din ve ahlak konusunda ahkâm kesenlerin samimiyetsizliklerine gönderme yapan bir atasözüdür.
Koronavirüs döneminde herkese mesafe dayatması yapılırken, topluma telkinde bulunan, yasaklara uymayanlara sürekli cezalar verdiren yöneticilerin, kendilerinin bu kurala uymaması, hatta siyasal/dinsel amaçlı olarak topladıkları kalabalıkların oluşmasına, üstelik koronavirüs salgınını da anımsatarak teşvikte bulunmaları bana bu atasözünü anımsattı.
Bu konuda pek çok örnek verilebilir, ama bir tanesi resmi bir açıklamaya dayalı olduğu için en sorunsuz misal olacaktır:
YÖK Başkanı Yekta Saraç’ın babası Muhammed Emin Saraç’ın Fatih Camii’ndeki çok kalabalık olan cenazesine başta Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanı Koca olmak üzere, bakanlar ve birçok siyasetçinin katılmasına ve salgın kurallarının hiçe sayılmasına halk büyük tepki göstermişti.
Bu konuda Sağlık Bakanı Koca, şöyle bir açıklama yaptı:
“Kalabalık ve kapalı ortamlarda bulaşın daha fazla olduğunu biliyoruz ve bunu bugüne kadar ifade etmeye çalıştık.
Ben cenazede sosyal mesafenin ortadan kalkacağını ve böyle bir görüntü olacağını öngöremedim.
Öngörmem gerekiyor muydu?
Evet, gerekiyordu.
Bu, benim kusurum.
Vatandaşlarımızdan bu görüntü için özür diliyorum.”
***
Bu açıklamadan sonra, cenaze törenine katılanların hiçbirinden ne bir ses ne de bir nefes duyuldu:
Öyle anlaşılıyor ki “Şahsım Devleti’nde, koronavirüs konusundaki ‘salkımı yutma’ sorumluluğu” sadece Sağlık Bakanı’nın üzerinde kaldı.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Kaynanasını hiçbir zaman sevemeyen 4 kadın burcu
- Avrasya tüneli trafiğe kapatıldı!
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Albaya verilen ceza belli oldu!
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- Beşiktaş'tan Talisca açıklaması: 'Karar verilmiştir'
- Elektronik kelepçeyi kırıp cinayet işledi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Teğmenlerin avukatlarından açıklama geldi!
- Mahruki yine yandı