Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Büyükelçi Şükrü Elekdağ, Yalçın Ayaslı’yı anlatıyor

29 Haziran 2021 Salı

Türkiye’nin efsane büyükelçilerinden Dr. Şükrü Elekdağ, Washington’da görev yaptığı sırada, ABD’de ülkemizi savunan sivil toplum kuruluşlarını örgütlemiş ve güçlenmelerini sağlamıştı.

Bu arada yolu, iftiralar atılarak Bora Jet’e “çöküldüğü” sırada bu havayolunun sahibi olan ve şirketini elinden alan Sezgin Baran Korkmaz’ın aleyhine New Hampshire’de dava açmış bulunan Yalçın Ayaslı ile de kesişmiş.

Konu ve kişiler yeniden gündeme gelince, lütfetti, bana Yalçın Ayaslı’ya Atatürk Society Of America tarafından verilen “2020 Atatürk Cumhuriyet Tarihi Bilim Ödülü” nedeniyle yaptığı konuşmanın metnini yolladı.

İçinde ilginç bilgiler olan bu mektubu aşağıda alıntıladım.

***

Sayın Dr. Yalçın Ayaslı’ya “Atatürk Ödülü” verilmesi nedeniyle bana sağlanan konuşma fırsatını gerçek bir imtiyaz sayıyor ve bundan onur duyuyorum. 

Çünkü Sn. Ayaslı, sadece Türkiye’nin yetiştirdiği ünlü bir bilim adamı, mucit, işadamı ve yatırımcı olmayıp aynı zamanda tam bir Atatürk milliyetçisi, örnek bir Türkiye sevdalısı ve demokrasi âşığıdır.

Dr. Ayaslı’nın bir aşkı daha vardır. O da kökenine ve doğup büyüdüğü ülkeye bağlılığıdır.

Bu nedenle Türkiye’yi Amerika’da tanıtmak, onun çıkarlarını korumak için gecesini gündüzüne katarak hiçbir menfaat gözetmeden ve hiçbir maddi fedakârlıktan kaçınmayarak çalışmış, bu bağlamda ülkemizin imajını karartmak isteyen odaklara karşı da yoğun ve başarılı bir mücadele vermiştir.

Bu amaçla kurmuş olduğu Turkish Coalition of America’nın (TCA) Türkiye için yaptığı tanıtım faaliyetleri bağlamında, kanımca en önemli olan, Amerikalı ortaokul ve lise öğretmenleri için her yıl geniş gruplar halinde düzenlenen Türkiye gezileriydi.

Bu şekilde binden fazla öğretmenin ülkemiz hakkında bilgi sahibi olması ve bu bilgileri öğrencileriyle paylaşması sağlanmıştır. Aynı şekilde Kongre üyeleri için de yurdumuzu gezip görmeleri ve resmi temaslarda bulunmalarını sağlayan ziyaretler düzenlendi.

TCA’nın, Türk tarihinin doğru öğretilmesi alanındaki çalışmaları da paha biçilmez değerdedir. Bu amaçla, Utah Üniversitesi’ne yapılan bağışlarla tarih kürsüleri oluşturulmuş ve tarihimiz hakkında kapsamlı akademik araştırmalar yapılması sağlanmıştır. Bu sayede, isim yapmış tarihçiler tarafından, Türk tarihini çarpıtmak ve milletimizi soykırımla suçlamak için hummalı faaliyet gösteren odakların tezlerini çürüten ondan fazla akademik kitap ve sayısız makale yayımlanması mümkün olmuştur. Bu bağlamda, bundan 19 sene önce yapılan bir bağış sayesin de Şikago Üniversitesi’nde kurulan Türk dili öğreten bir kürsünün çalışmalarını kesintisiz sürdürdüğünü belirtmeliyim. 

TCA’nin ABD Kongresi’ne yönelik siyasi nitelikteki faaliyetleri de şayanı dikkat sonuçlar vermiştir. Bu sayede Kongre bünyesinde oluşturulan “Türkiye destekçisi guruba” (Turkish Caucus) 160’tan fazla milletvekili ve senatör katılmıştır. Burada tüm samimiyetimle bir hususu dikkatinize getirmek istiyorum. Sayın Ayaslı aleyhine Türkiye’de başlatılan aslı esası olmayan sorgulamalar ve iftira kaynaklı moral bozucu davalar, TCA’nın ve dolayısıyla Turkish Caucus’ün etkinliği üzerinde negatif bir tesir yapmıştır.

Eğer devletimiz gereğini yaparak Yalçın Ayaslı’ya kol kanat germiş olsaydı, 2019 Aralık ayında Kongre’den geçen Türkiye’yi 1915 olaylarıyla suçlayan kararlar bu denli sert ve ağır olmaz, belki de önlenebilirdi.

Sayın Ayaslı tarafından kurulan ve Washington DC’de, İstanbul’da ve Boston’da ofisleri bulunan bir diğer kuruluş da Türk Kültür Vakfı’dır (Türkish Cultural Foundation). Bu Vakıf, Türk kültürünün, el sanatlarının, Türk müziğinin ve Türk yemek kültürünün dünya çapında milyonlarca kişiye ulaşmasını sağlayan, yatırımlar yapmış, işletmeler kurmuş ve etkinlikler de bulunmuştur. 

Vakıf, İstanbul’da Yemek Sanatları Merkezi’ni ve Doğal Boya Araştırma ve Geliştirme Laboratuvarı’nı kurmuş, ayrıca Armaggan ve NAR markalarıyla çeşitli yatırımlarda bulunmuştur.

Değerli dinleyiciler,

Bu hususları sizlerle paylaşmaktan maksadım, Sayın Yalçın Ayaslı’nın yüreğinin Türkiye sevdasıyla ve anavatanını yükseltmek ve yüceltmek aşkıyla yanıp tutuştuğunu ortaya koymak içindir.

Şimdi sizlere soruyorum: Bu örnek insanın, Türk Devleti tarafından en üst düzeyde ödüllendirilmesi ve yaşamıyla, başarılarıyla ve anavatan sevgisiyle gençlerimize örnek olarak gösterilmesi gerekmez miydi?

Eminim bu soruya hepinizin vereceği yanıt yürekten “evet”tir.  

Ne var ki Yalçın Ayaslı ödüllendirilecek yerde hayasız ve ahlaksız iftiraların hedefi oldu...

En üzücü ve yaralayıcı olan da saymış olduğum tüm başarılı hizmetleri bilinirken devletimizin Sayın Ayaslı’yı koruyucu kanatları altına almaması ve ondan hak ettiği adaleti ve kadirşinaslığı esirgemesidir.  

Umudumuz bu büyük hatanın bir an önce giderilmesidir.

Çünkü, Ayaslı, Türkiye için bir övünç ve gurur kaynağıdır.

(E) Büyükelçi Dr. Şükrü Elekdağ.

Not: Sevgili okurlarımdan bir süre için izin istiyorum.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları