Aykut Küçükkaya

‘Sınırsız’ açlık!..

01 Mart 2021 Pazartesi

2020 yılının mart ayıydı... Dünya yeni bir virüsle sarsıldı. Çin’in Wuhan kentinden başlayan Covid-19 salgını hızla yayılmaya başladı. Yeni ve bilinmeyen bu virüs, tüm dünya gibi Türkiye’yi de derinden etkiledi!.. Resmi rakamlara göre yitirdiğimiz insanlarımızın sayısı 30 bine dayandı... Uzmanlar, “Bu rakamı ikiyle, üçle çarpın” diyor!.. 

Yazıişleri mutfağına her gün yoksulluk ve açlık sınırıyla ilgili rakamlar geliyor... Pandemiyle birlikte ekonomik krizin emekçiye, işçiye yıkıcı etkisi sokaklara yansıyor. İki gün önce “İşte halkın gündemi” manşetiyle çıktık... Erdoğan’ın ağzından Albayrak övgüsünü duyan piyasalar doları, Avro’yu artırıyor... CHP’nin raporu, “AKP iktidarında intiharların yüzde 48 arttığını” yazıyor... 

Dün yazıişleri masasına oturduğumuzda Fotoğraf Servis Şefimiz Uğur Demir, foto muhabiri arkadaşımız Kurtuluş Arı’nın fotoğraflarını gösterirken bir kez daha “yıkılıyoruz...” Pazartesi röportajı için Derin Yoksulluk Ağı’ndan Hacer Foggo’yla İstanbul’un en yoksul mahallelerinden Çekmeköy Taşdelen’e giden Yazıişleri Müdürümüz İpek Özbey, bugün manşetimize taşıdığımız fotoğrafı anlatıyor:

“Saat 13.30’da bir süpermarketin önünde duruyoruz. Market çalışanı sebze, meyve reyonunda bozulmuş, buruşmuş patatesi, muzu, portakalı, soğanı, yeşilliği, kiviyi çöpe atıyor. Hemen ardından birkaç kişi geliyor, çöpe kafasını sokuyor ve torbasını dolduruyor. Gülcan, gencecik bir kadın, iki çocuğuyla geliyor buraya. Oğlunu kucağına alıyor, konteynırın içine bırakıyor, eline de bir torba iliştiriyor. Çocuk alışmış; patatesi, muzu, soğanı dolduruyor. Dolduruyor derken, dikkatimi çekti, her gelen az az alıp gidiyor, sanki başka bir aç insanın hakkını yemek istemiyor. Bozuk olan taraflarını kesip atıyor, geriye artık ne kalırsa onu yiyorlar…”

***

Ne yoksulluk sınırı ne de açlık!.. İktidarın gerçekleri başka, sokaktaki Türkiye gerçeği başka!.. Pandemi öncesi durum vahimdi; bir yıldır bu vahim tablo daha da ağırlaştı... Cumhuriyet iki önemli günü bu gerçekler ışığında hazırlanan yazı dizileriyle karşılayacak. Yazıişleri Müdürümüz Olcay Büyüktaş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için “Metal sektörünün çelik kadınları”yla konuştu. Kimisiyle sabah yedide, kimisiyle gece on birde!.. Çoğunluğu üç vardiya çalışıyordu... Kimi 25 yaşında kimi 45!.. 

Kendilerini en sevdikleri de olsa anne/baba ya da eşlerinin insafına bırakmayan kadınlar... Kimi lise mezunu kimi lisans... Onlar pandemi ile çalışmanın yanı sıra evdeki iş yükleri artan kadınlarımız... 7 Mart’tan itibaren dört gün gazetemiz sayfalarına, evlerinize konuk olacaklar!.. Bu yazı dizisinin hemen ardından yazarımız Dr. Erdal Atabek Türkiye’de ilk Covid vakasının görüldüğü 11 Mart 2020 tarihinden itibaren toplum olarak hangi aşamalardan geçtiğimizi kaleme alacak. Bir yandan hastalık bir yandan ağır ekonomik krizin topluma, aileye yansımalarını Atabek’in kaleminden okuyacaksınız!.. Atabek bir yılda yapılan yanlışları da gözler önüne serecek...

***

Yazarımız Mustafa Balbay dün köşesinde gazetemizin gerçek sahibi olan okurlarımızdan gelen bir mektubu paylaştı. Kayseri Talas’tan Cumhuriyet okuru Saim Bey şunları yazıyor: 

“İnsanı bu yozlaşmış, kokuşmuş dünyada hayata bağlayan birkaç unsurdan birisidir Cumhuriyet gazetesi. Gelin elimizden hiçbir şey gelmiyorsa bile bu kör topal demokrasi, laiklik ve Cumhuriyet için ve bu yağma düzenine itiraz için her gün bir Cumhuriyet gazetesi alıp okuyalım...”

Mart ve nisan ayıyla birlikte değerli okurlarımıza, Saim Bey’e sürprizlerimiz olacak. Her gün daha iyi bir Cumhuriyet için çalışacağız... Ağabeyimiz Uğur Mumcu’nun dediği gibi, “Her gün bir ekmek bir Cumhuriyet...”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bitsin bu işkence!.. 29 Kasım 2021

Günün Köşe Yazıları