13’ün uğuru denenmeli

05 Şubat 2023 Pazar

13’üncü cumhurbaşkanını seçeceğiz.

Uğur da uğursuzluk da bu rakamda düğümleniyor.

Akılcı düşünce gibi İslamiyet de uğursuzluk diye bir kavramı kabul etmiyor. Ama Külliye’nin akıldane danışmanları 13’ten korktular.

Anayasaya pandik atılmasını fırsat bilip, “Numarasız Cumhurbaşkanı Numarası” dayattılar.

Laik Cumhuriyette devlet düzeni, 1. cumhurbaşkanımız M. Kemal ile başladı. ... Demirel 9, Sezer 10, Gül 11, Erdoğan 12. diye devam ediyordu.

İkinci kez seçildiği için 13. cumhurbaşkanı olması gerekiyordu ki aniden “numarasızlık numarasına” yattılar.

Ne mazbatada ne resmi belgelerde kendisine numara verilmedi.

Atatürk ile başlayan Cumhuriyeti, sıfırlayacaklarına inandılar.

Ama Türkiye Cumhuriyeti, dolar desteleri ile doldurulmuş bavul değil ki sıfırlansın!

***

Cumhurbaşkanını seçeceğiz.

Cumhur İttifakı, ağzına 13’ü almak istemiyor.

Oysa, Diyanet Vakfı’nın İslam Ansiklopedisi, uğursuzluk inancı için “İşlerin ters gitmesine yol açtığına inanılan nesne, olay, fiil ve durumlar” diyor ve “Hurafedir, batıldır” diye kestirip atıyor.

Mayısta seçim, 13 anlamında tam da dananın kuyruğunun kopacağı seçimdir.

On üç Erdoğan’ın reddettiği ama Kılıçdaroğlu’nun “Ben Kemal, geliyorum!” uyarısına en uygun düşen bir sayıdır.

Evet, 13 bu kez Türkiye’ye ve Kılıçdaroğlu’na eşsiz bir fırsat sunuyor.

Kılıçdaroğlu, tam 13 yıl önce 2010 yılı mayısında genel başkan seçilmişti.

Hiçbir rakam, ortam ve koşul, bu yılın mayıs ayı kadar uygun ve uğurlu olamaz.

***

Uğursuzluğa bırakalım karşı taraf inansın.

Ama uğur ve uygunluk bakımından “Bay Kemal”, 20 yılın köhnettiği Tayyip Bey’e “Bay bay” dedirtecek en güçlü tek güçlü isimdir.

Yakın kişisel gözlem ve yakın deneyimlerimden biliyorum.

2009’da yerel seçimlerinde İstanbul Belediye Başkanlığı’na aday olduğunda DSP İstanbul milletvekili idim. DSP’nin seçimlere katılırsa oyları böleceğini, Kılıçdaroğlu’nu desteklemesini; TBMM’de basın açıklamasıyla, o dönemde köşe yazdığım Sözcü’de savundum. Ayrıca Kılıçdaroğlu’nun seçim kampanyasına katıldım.

CHP seçim otobüsündeki resimli haberler “suçüstü belgesi” sayılarak DSP’den ihraç edildim.

Kılıçdaroğlu seçimde yüzde 37 oy almış, AKP ile fark yüzde 7’ye inmişti.

Bir yıl sonra da Deniz Baykal’ın istifası üzerine genel başkan seçilmişti.

Aradan geçen onca yıl ve Erdoğan’ın ölçüsüz, kaba, hatta dün Aydın’da sergilediği vahşi siyaset karşısında muhalefet yapmak büyük deneyim kazandırdı.

Seçimler için gün sayılıyor.

5 lider de dahil başka bir isim de sürpriz olacaktır.

Kılıçdaroğlu siyasi duruşu, kimliği, kişiliği ve karakteriyle öngörülebilir bir adaydır. Yakın siyasi tarihte başarılamayan uzlaşı ve diyaloğu başarmıştır.

Kutuplaşmış dağılmış sosyal ve siyasal yapımız için en acil en elzem olan da budur.

***

Mayıs hesaplaşma ayıdır. Baharların mutlulukların da çiçek açtığı ay.

İçiniz sıkılıyorsa. Eşeklikler canınıza tak etmişse belki de Jacques Prevert’in, Mayıs Ayı Şarkısı’nı söylemenin tam zamanıdır:

- “Eşek, kral ve ben/ Belli yarın öleceğiz/ Eşek açlıktan ölecek/

Kral içi sıkıldığından/ Aşktan ölecek elbet bendeniz

Yazar elbet isimlerimizi zamanın karatahtasına bir parmak tebeşir/

Eşek diye, kral diye, adam diye/ Kavaklardan esen rüzgâr bize doğru seslenir.”

Özgürlük diye, adalet, diye eşitlik diye..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

10 Kasım ve Kehf Suresi 10 Kasım 2024
Ey ruhumun ruhu... 3 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları