Bu bulutlar kimin?
Ortadoğu’da neredeyse 70 yıldır görülmemiş, günlük yaşamı felce uğratan yağışların ardından hem küresel ısınma hem de bulut tohumlama teknolojisi tartışmaların odağında.
Geçtiğimiz haftalarda Bir leşik Arap Emirlikleri’ni sular altında bırakan yağışlar sosyal medyada konuşulmaya devam ediyor. Caddelerin sular altında kalması, trafikte araçlarının içinde mahsur kalan insanlar, havalimanında sürüklenme aşamasındaki uçaklar, balkonlardan uçan mobilyalar, yükselen sular kaynaklı yaşam alanlarında mahsur kalan hayvanlar, alışveriş merkezlerinin göletlere dönmesi derken görüntüler hayli apokaliptikti. Birçok sel felaketinde ne yazık ki böyle görüntüler mevcut ve tabii bunun yanı sıra büyük can kayıpları da.
Peki sosyal medyanın hız kültürü ile tanımlandığı olduğu bir zaman diliminde bu sel felaketi hâlâ neden konuşulmaya devam ediyor? Bu olay karşıt görüşlerin gündemi canlı tutmasının somut bir örneği. Bir yanda yaşanan yoğun yağışın Birleşik Arap Emirlikleri’nde uygulanan Cloud seeding yani bulut tohumlama yöntemi yüzünden yaşandığını savunanlar bir yanda da 1980’lerden beri uygulanan bu yöntemin bu miktarda bir yağışa neden olmasının mümkün olmadığı yağışların geleceğinin birkaç gün önceden bilgisayar modelleri tarafından da bildirildiğini dile getiren alanında uzman isimler.
CLOUD SEEDING (BULUT TOHUMLAMA) NE DEMEK VE NASIL YAPILIR?
Bulutlar, atmosferdeki su buharının soğuması ve atmosferde yüzen küçük bir toz veya tuz parçacığının çevresinde yoğunlaşması sonucu oluşan küçük su damlacıkları veya buz kristallerinden oluşur. Yoğuşma veya buz çekirdeği olarak bilinen bu parçacıklar olmadan yağmur damlaları veya kar taneleri oluşamaz ve yağış meydana gelmez.
Bulut tohumlama, belirli donma noktası altı bulut türlerine küçük buz çekirdekleri yerleştirerek bir bulutun yağmur veya kar üretme yeteneğini artıran bir hava durumu modifikasyon tekniğidir.
Çoğu bulut tohumlama işlemi, buz kristallerinin oluşumuna yardımcı olmak için gümüş iyodür (AgI) adı verilen bir bileşik kullanır. Bulut tohumlama, bulutlara gümüş iyodür kristalleri gibi parçacıklar yerleştirerek yapay yağmur üretme işlemine verilen isimdir. Gümüş iyodür çevrede doğal olarak düşük konsantrasyonlarda bulunur ve insanlara veya yaban hayatına zararlı olduğu bilinmemektedir.
Water Corperation’a göre bulut tohumlama yalnızca belirli yerlerde, sınırlı sayıda hava koşulunda etkilidir. Ayrıca bulut tohumlama, mevcut bulutları gerektirir; yoktan yağmur üretmez. Barajlarda ek depolama sağlayabildiği yağışlı yıllarda en iyi şekilde çalışır. Her bulut türü tohumlama için uygun değildir. Etkili bir şekilde tohumlama yapılabilmesi için bulutların yeterince derin olması ve uygun sıcaklıkta (-10 ila -12 santigrat derece arasında) olması gerekir. Rüzgârın da belli bir hızın altında olması gerekiyor. Bu koşullar en çok dağlık bölgelerde görülür.
1949’DAN BERİ EN YOĞUN YAĞIŞ
BAE Ulusal Meteoroloji Merkezi’ne göre hava durumu kayıtlarının tutulduğu 1949 yılından beri bu yağış ülkenin aldığı en yoğun yağış. Bir yıl içinde yağması gereken yağmurun neredeyse 24 saat içinde düşmesi sonucu yaşanan sel felaketi Arap Yarımadası gibi iklim değişikliği karşısında hassas olan bir çöl ikliminin değişen küresel sıcaklıklardan nasıl etkilendiğinin de göstergesi. İklim değişikliğinin etkileri her geçen gün daha da artarken elbette yeşil teknolojilerin gerekliliği bu olayda da bir kez daha öne çıkıyor yapılacak atılacak çok adım var ancak bana kalırsa ilk adımlar arasında acilen fosil yakıttan vazgeçmek ve kentlerin iklim değişikliği karşısında dirençleri artırmak var.
Sürdürülebilirlik Haberleri
- Dünyanın en büyük mercan kolonisi keşfedildi!
- Danimarka tarım arazilerine 1 milyar ağaç dikecek
- İklim Elçisi Seren Anaçoğlu: ‘Harekete geçin’
- Dünyanın geleceği için gözler G20 ülkelerinde
- İyi haber
- 'Doğanın kalbinde hissetmek'
- Bu cop finans cop’u
- Türkiye’den ve dünyadan çevre gündemi
- Mobilyada sürdürülebilirlik zamanı
- Değişen ekonomik modeller ve etkin atık yönetimi