Mehmet Ali Güller

Çin ve Rusya’ya açılan ‘özel savaş’

28 Mart 2024 Perşembe

Sadece Rusya değil, Çin de terörün hedefinde. Moskova’daki saldırının öncesinde ve sonrasında, Çin doğrudan Pakistan’da hedef alındı:

1) 20 Mart’ta, Çin’in işlettiği Gwadar Limanı idari binasına düzenlenen ilk saldırıda beş güvenlik personeli öldü.

2) 26 Mart’ta Dasu Hidroelektrik Santralı projesinde görevli personeli taşıyan servise saldırıda beş Çinli, bir Pakistanlı personel öldü.

KUŞAK VE YOL'A SALDIRI

Gwadar Limanı’nı bu köşede birkaç kez ele almıştık. Kuşak ve Yol’da kritik öneme sahip ve Çin-Pakistan Ekonomik Koridorunun parçası.

Önemi şu: Çin gemileri Arap/Fars Körfezi’nden çıkınca Pakistan’daki Gwadar Limanı’na demirliyor, petrol limandan boru hatlarıyla Pakistan’ın kuzeyine ve Çin’in Kaşgar kentine ulaştırılıyor. Çin bu şekilde hem yol ve yakıt tasarrufu sağlıyor ama daha önemlisi, ABD’nin etkili olduğu Malaka Boğazı’nı baypas etmiş oluyor. Petrolün bağlandığı Kaşgar ise SincanUygur Özerk Cumhuriyeti’nin batısında. (Bu arada Keşmir bölgesi de Çin, Hindistan ve Pakistan’ı birleştiren coğrafyadadır. Yani ABD’nin Uygur ve Keşmir meselelerine burnunu sokması, enerjipolitik nedenledir.)

20 Mart’ta terör saldırısına uğrayan Gwadar Limanı idari binası da limana 7 km mesafedeydi ve doğrudan Çin hedef alınmıştı.

26 Mart’taki saldırıda hedef alınan servis aracı ise Dasu Hidroelektrik Santralı projesinde çalışanları taşıyordu. Pakistan’ın Hayber Pahtunhva eyaletindeki santral, Çin-Pakistan ekonomik işbirliğinin önemli işlerinden biri.

Özetle bir haftada iki kez, teröristler, Çin’in Pakistan’daki kurum ve projelerini hedef almış oldu.

İRAN - PAKİSTAN - ÇİN HATTI

Gwadar Limanı’na saldırıyı Belucistan Kurtuluş Ordusu’na (BLA) bağlı Mecid Tugayı üstlendi. Tam burada anımsamamız gereken bir olay daha var.

IŞİD’in İran’da 3 Ocak’ta terörist saldırılar düzenlediği süreçte, Belucistan Kurtuluş Cephesi de İran’ı hedef almıştı. İran sonrasında Pakistan topraklarında bu örgüte misilleme düzenlemişti. İki ülke arasında kısa süreli bir gerginlik oluşmuştu.

İran’ın eşzamanlı olarak farklı terör örgütleri tarafından hedef alınması elbette tesadüf değildi.

3 Ocak’ta İran’ı hedef alan saldırılardan sonra işaret etmiştik: ABD’nin Irak ve Suriye’deki askeri varlığının gerekçesi IŞİD’le mücadeleydi. Irak hükümetinin “IŞİD bitti, topraklarımı terk et” dediği süreçte IŞİD aktif hale geliyor ve İran, Irak, Suriye ve Türkiye’de terör eylemleri düzenliyor, “kullanışlı düşman” olarak ABD’nin askeri varlığının sürmesine gerekçe üretiyor!

IŞİD 22 Mart’ta bu kez Moskova’da ortaya çıkıyor. 20 ve 26 Mart’ta ise Çin BLA tarafından Pakistan’da hedef alınıyor.

ABD'YE YARAYAN TERÖR

Moskova’ya terörist saldırıyı incelediğim son makalemi şu sözlerle bitirmiştim: “Orta Asya’dan Ukrayna’ya, Irak ve Suriye’den Karadeniz’e, geniş coğrafyamızda çok boyutlu bir güç mücadelesi sürmektedir; sadece faile işaret eden parmaklara bakmak aldatıcı olabilir, o nedenle geniş siyasi arka plana bakılmalıdır.”

Nitekim Rusya Devlet Başkanı Putin de “Terör saldırısının kimin eliyle gerçekleştirildiğini biliyoruz, ilgi odağımızda ise azmettirenler var” diyerek saldırıyı üstlenen IŞİD’i azmettirenlere işaret etti.

Emperyalist ABD’nin hedefinde hangi ülke varsa, o ülkeyi hedef alan terörist saldırılar yaşanıyor. Adları ne olursa olsun, o terörist örgütlerin saldırıları son tahlilde ABD’ye yarıyor.

Çünkü terör, ABD’nin “özel savaş” yönteminin bir parçasıdır.   



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Esad’ın analizi 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları