Zor günler

14 Ocak 2024 Pazar

İsrail-Hamas çatışması başladığında da söylemiştik: Türkiye için de bölge için de zor günler başlamıştır. Ve bu böyle devam edecekti. Nitekim öyle de oldu. Türkiye’nin sınır dışı çatışmalarından ağır zayiat haberleri gelmektedir. Diğer taraftan İngiltere’nin Somali korsanlığı dolayısıyla Yemen’i ve bölgeyi bombalaması da başladı. Bu arada CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in çok önem verdiği bugünkü Tandoğan Mitingi ertelendi. 

Nefes nefese günler yaşıyoruz. Böyle de devam edecek.

***

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Can Atalay’la ilgili kararı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi (ACM) ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin anayasaya aykırı kararlarıyla uygulanmayınca olay bir rejim bunalımına dönüşmüş ve ana muhalefet 14 Ocak Pazar günü için Ankara Tandoğan’da bir mitinge karar vermişti. Ancak bu miting de ertelenmiştir. Hemen söyleyelim iyi de olmuştur. Başka olaylara yol açacak yeni kışkırtmalar söz konusu olabilirdi. 

CHP Tandoğan Mitingi’ne büyük önem veriyordu. Bunu yeni bir dönemin ilk adımı olarak görüyordu. AYM’nin Can Atalay kararına İstanbul 13. ACM ve Yargıtay 3. Ceza Dairesi anayasanın amir hükmüne rağmen karşı koyup tanımayınca AKP’nin anayasa, yasa, kanun, hüküm, kural tanımaz tavrına bir yenisi eklenmişti. Bu ne ilk ne de sondur. Benzer durumlar sık sık olmuştur. Nitekim anayasanın bir adayın iki defadan fazla aday olamayacağını belirten hükmüne rağmen son genel seçimler sırasında Tayyip Erdoğan 3. kez aday olmuş, YSK bu duruma tepki göstermemiştir. Türkiye’de yasalar var uygulanmaz, Meclis var çalışmaz, mahkemeler var hükümleri tanımaz. Sözün özü, yasa da mahkeme de Meclis de hem var hem de yok.

Can Atalay’la ilgili AYM kararı aynı durumu bir kez daha görmemize neden oldu. Bu sefer, CHP genel başkanlığına yeni seçilen Özgür Özel duruma daha fazla tahammül edemeyeceğini söyledi ve yeter dedi. Artık muhalefet tepki gösterecekti. Ne olursa olsun edilgen şekilde seyirci kalmayacaktı. Geç kalınmış yerinde bir kararla karşı karşıyaydık. AKP’nin hukuk, kural tanımaz tavrı sürdükçe işlerin düzelmesi de zor görünüyordu. Evet muhalefetin demokratik direniş hakkı vardı. Bu yasal bir durumdu. Ama normal işleyişi hoşgörüyle karşılamayan bir iktidar demokratik direniş hakkını nasıl karşılardı dersiniz? Olay kısa süre içinde karşılıklı suçlamaya dönüşecek ve gözaltılar, tutuklamalar, saldırılar birbirini izleyecek. Bölgenin de çok kritik durumda olduğu bir zamanda ülkenin bekasıyla ilgili kuşkuların tavan yaptığı bir döneme girilecekti. Evet durum güçtü ama başka çare de kalmamıştı. Şimdi Irak’tan yeni şehit haberleri gelirken mitingin ertelenmesi anlaşılabilir bir durumdur. 

Ama sonra ne olacak? Yarın ne ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum ne tarım krizi ne enflasyon ne göçmen sığınmacı sorunu ortadan kalkacak; ne Suriye ve Irak’taki çatışmalar duraklayacak ne tarikatlar ve cemaatlerle Cumhuriyeti bölüşme çabası içinde olan AKP değişecek. 

Bu durumda “hele o gün gelsin de” demekten öte bir şey bulunmuyor. 

Zor günler epey uzun sürecek gibi görünüyor. Ve de görünen odur ki bunları daha da zorları izleyecektir.

İYİ OLMADI

CHP’nin belediye başkan adayları açıklanırken Eskişehir’de Yılmaz Büyükerşen’in aday olmadığı görüldü. 

Yılmaz Büyükerşen’in belediye başkanı olarak 25 yıldır mucizeler yarattığı Eskişehir efsanesi bozkır mucizesi olarak da nitelendirilebilir. Büyükerşen’in Anadolu Üniversitesi ve Eskişehir için yaptıkları herkes tarafından bilindiğinden tekrarına gerek görmüyorum. Ama bugünkü ortamda Yılmaz Büyükerşen’i aday göstermemek CHP açısından akla en son gelecek çılgınlıktır. 

Gerçi yeni belediye başkan adayının Büyükerşen’in desteğiyle seçildiği söylenmektedir ama başkan kırgın olduğunu ima etmiştir. Bırakın Büyükerşen’i, ona bu yapılanlardan biz de kırgınız. Artık nasıl ve ne yapılarak Büyükerşen’in kırgınlığı giderilecektir bilemiyoruz. Ama CHP’nin yola çıkarken bu durumu düzeltmesi şarttır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları