Şahin Aybek

Eğitim sendikasının değil;bilimin,aklın,liyakatin dediği olur!

20 Ocak 2022 Perşembe

EĞİTİM SENDİKALARI KENDİLERİNİ EĞİTİM BÜROKRASİSİNİN YERİNE KOYARSA DEVLET İÇİNDE YENİ PARALEL YAPILAR OLUŞUR

EĞİTİM SENDİKASININ DEDİĞİ OLUR

Eğitim sendikalarının dünya ve Türkiye ölçeğinde işlevleri nelerdir, eğitime katkı koymak adına daha farklı ne yapabilirler vb. bir başka yazının konusu olmakla beraber; gelin, beraber eğitim sendikalarının kendilerini eğitim bürokrasisinin yerine koyması halinde ne olabileceğine kısaca şöyle bir bakalım…

Bizim ülkemizde böyle şeyler olmaz ama yine de biz dünyadaki diğer ülkelere katkısı olsun diye bu konuyu daha yakından inceleyelim. Dünyanın neresinde olursa olsun, eğitim sendikalarının eğitim bürokrasisiyle yani devletle iç içe geçmesi iyi değildir. Böyle olunca eğitim sendikaları kendilerini devletin yerine koymuş olurlar. Ve böylece yeni paralel yapılar oluşmasının önü açılır, özellikle de taşrada. Bu yönüyle ne eğitim bürokratları devlet gibi davranabilirler, ne sendikalar objektif bir şekilde devlet karşısında eğitim çalışanlarının haklarını arayabilirler. 

Ondan sonra iş; bilmem nereye ilçe müdürü olmak istiyorsan git, eski sendika başkanı milletvekilinden icazet alla başlar; bilmem hangi büyükşehrin eğitimini, bilmem kaç no’lu şubenin başkanı yönetirden; bilmem sen rahat ol, biz seni okul müdürü yaparız merak etme, atamaya bakan il müdür yardımcıları bizim lafımızdan çıkmaz; adamın yemek faturalarından bilmem ne faturalarına sendika olarak biz ödüyoruza gider. Bu örnekler çoğaltılabilir. Burada asıl vurgumuz şunadır. Eğitim bürokrasisi ve sendikalar, belirli bir samimiyetin ve mesafenin ötesine geçemezler, geçmemelidirler. Geçerlerse ne olur? Geçerlerse ne devlet, devlet; ne de sendika, sendika olur.

“MİLLİ EĞİTİMCİLİK” OYNAMAYA BAŞLARLAR

Konuyu anlatmaya devam edelim. Bizim ülkemizde böyle şeyler olmaz ama Allah korusun, biz yine de anlatıp önlemimizi alalım. Kendini devlet yerine koyan eğitim sendikalarına, ipin ucunu bir kaptırdınız mı, “Milli Eğitimcilik” oynamaya başlarlar. Milli eğitim bürokrasisi üzerinde baskı kurmaya çalışırlar, istekleri yerine gelmezse; onları belli yerlere şikayet etmekle, makamlarından almakla, eğer varsa çıkar suları kesmekle tehdit ederler. Sendikalar; şube müdürlerini, il müdürlerini, ilçe müdürlerini, okul müdürlerini, okul müdür yardımcılarını kendileri atamak isterler. Bunlarla ilgili ve hatta öğretmenler mülakatla alınıyorsa, listeler hazırlanıp ilgili yerlere gönderilir. Ayrıca bu işlerin şöyle de bir sıkıntısı vardır. Sendika genel merkezleri tüm şubelerini kontrol edemediklerinden, taşrada bu talepler sendikadan gelse bile siyaseten ya da sendikaten gelmiyor olabilir. Örneğin; birileri sendikayı alet edip, bu işleri parayla da yapıyor olabilir. Ya da, Allah korusun, bizde olmaz ama; çeşitli ticari firmalar, sendikalar üzerinden ya da bireysel olarak MEB’in illerdeki yönetici atama, inşaat ya da destek hizmetlerine müdahale edebilmek için parayla çıkar merkezli olarak, ciddi ciddi müdahale edebilirler.

EĞİTİM BÜROKRASİSİ BÜTÜN SORUMLULUĞU ALACAK AMA PEK ÇOK YÖNETİCİ ATAMASI VE ÖĞRETMEN ATAMASI SENDİKADAN GELECEK LİSTELERLE BELİRLENECEK

Ee, eğitim bürokrasisi bütün sorumluluğu alacak ama pek çok yönetici ataması ve öğretmen ataması sendikadan gelecek listelerle belirlenecek. Bizim ülkemizde böyle şeyler olmaz ama Allah korusun, ya bir gün bizim ülkemize de sıçrarsa… E, hani Cumhurbaşkanı daha geçenlerde liyakat olmalı dediydi… Ayrıca değil sendikacı, kim olursa olsun, kimsenin MEB yöneticilerini böyle zorda, iki arada bir derede bırakmaya hakları yoktur. Bu, hukuken de suçtur. Daha ne bedeller ödememiz gerekiyor eğitim camiası olarak. Bu ülkenin eğitim kadrolarını belediye başkanları, milletvekilleri, ilçe parti başkanları ve sendikalar belirleyemez. Bu konuyu, ana hatlarıyla “İlçe Milli Eğitim Müdürü Atadıklarını Sanıp, Milli Eğitimcilik Oynayanlar Ne Yapmak, Nereye Varmak İstemektedirler?” başlıklı yazımızda detaylarıyla ele almıştık. Eğitim sendikasının değil; bilimin, aklın, devletin, liyakatin dediği olur. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları