Olaylar Ve Görüşler

'Müzakere' ve siyaset - İBRAHİM BERKSOY

04 Temmuz 2024 Perşembe

Türk Dil Kurumu (TDK), müzakere sözcüğünü, “Bir konuyla ilgili fikir alışverişinde bulunma, oylaşma” şeklinde tanımlıyor. Yerine bugüne değin başka bir sözcük koyamadığımız için olur olmaz her görüşmeye -biraz da özentiyle- “müzakere” diyoruz. Oysa müzakere, çağrışımlara açık, geniş bir uygulama alanı olan bir sözcük. En yaygın uygulama alanları arasında; devletler hukuku çerçevesinde yürütülen müzakereler, taraflar arasında arabulucuların kolaylaştırıcılığında yürütülen barış görüşmeleri, siyasal partiler arasındaki koalisyon ya da ittifak görüşmeleri vb. sayılabilir. Bu geniş ve çok yönlü uygulama alanı düşünülerek çoğu yerde müzakere, inceliklerle dolu bir “sanat” olarak ele alınmıştır. Özellikle dış politika alanında yürütülen müzakerelerde “müzakere sanatı” deyimine sıklıkla rastlanır. Böylesi müzakerelerde pek çok ayrıntıyla birlikte müzakere masasının biçimi ve oturma düzeni bile önemlidir.

CHP, iktidar olmaya aday ana muhalefet partisi olarak, çözüm önerileriyle birlikte ülke sorunlarını iktidarla “müzakere” etmek istiyor. Bu amaçla bugüne dek çeşitli görüşmeler (Erdoğan-Özel, Şimşek-Karatepe görüşmeleri) yapıldı. Ancak ortada henüz kamuoyuna yansımış ciddi bir “müzakere zemini” yok. Grup toplantılarında, miting meydanlarında, Meclis konuşmalarında dile getirilen görüş ve önerileri, karşı çıkışları bir de “randevulu” toplantılarda muhatabına doğrudan söylemiş olmak tek başına o görüşmeleri “müzakere” seviyesine yükseltmez. Hükümet de yaptığı kimi açıklamalarda “Biz zaten sorunların farkındayız, sorunları çözecek olan biziz, CHP bize ‘şunu şöyle yap, bunu böyle yap’ diyemez” yaklaşımı içerisinde. Aslında Saray’ın şu aşamada herhangi bir konuda CHP’yle adına “müzakere” denilebilecek bir görüşme zeminine ve trafiğine gereksinimi yok. Böyle bir isteği de yok.

UCU AÇIK BULUŞMALAR

Saray’ın CHP’den beklediği “milli meseleler”de, dış politikada ve makroekonomik politikalarda mümkün olduğunca “uyumlu” muhalefet sergilemesi. O kadar! Bu durum hemen herkesçe biliniyor ve siyasette 24 saat bile değerlidir.

Müzakere; müzakere zemininin hazırlanmasından amaç ve kapsamın belirlenmesine, kuralları ve süresi belirlenmiş müzakere ortamından taraflara, müzakereden elde edilecek sonuçlardan (antlaşmalar, sözleşmeler, mutabakat metinleri vb.) periyodik gözden geçirmelere varıncaya kadar bir bütündür. Genellikle sohbet ya da genel görüşme niteliğindeki ucu açık buluşmalar olsa olsa müzakereler için bir “iyi niyet” göstergesi sayılabilir. Son yapılan görüşmelerden sonra tarafların birlikte basın toplantısı düzenlememesi, her iki tarafın da görüşmeyi yalnızca kendi tarafından aktarması müzakere zemininden henüz ne kadar uzak olduğumuzu açıkça göstermektedir.

HIZLI ÇÖZÜM ÜRETİLMELİ

‘Bana kalsa yarın seçim olsun’ diyen bir parti yönetiminin “müzakere”den daha önemli işleri olmalı. Halka yol gösterici, onu kucaklayıcı güncel ve tutarlı bir siyaset belgesine ihtiyaç var. Hemen erken seçim isteyen bir parti yönetimi şimdiye kadar halka umut vaat eden, bugünkü sorunların çözümüne ve geleceğe yönelik temel ilkeleri içeren bir “siyaset belgesi”ni çoktan hazırlayıp tartışmaya açmış olmalıydı.

Parti önündeki engelleri görmek durumundadır. Ülkemizin içinde bulunduğu iktisadi darboğaz, yürürlükteki tasarruf önlemlerini belediyelerin yatırım yapmasını, hizmet üretmesini, halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik çalışmaları olumsuz yönde etkileyecektir. Yerel seçimlerin üzerinden üç ay geçmiştir. Bir üç ay daha geçtikten sonra içinde bulunduğumuz iktisadi darboğazın etkisiyle şehirlerde gündelik yaşam daha da zorlaşacak pahalılık, yoksulluk ve yoksunluk gibi can yakıcı olumsuzluklar daha fazla can yakacaktır. Bu olumsuz tablodan hükümet kadar belediyeler de payını alacaktır.

İBRAHİM BERKSOY

MAKİNE MÜHENDİSİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları