Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
"Atları da Vururlar", Bir De... - A. Celal BİNZET
Anamalcılığın merkezi olan ülke, ekonomik krize düştüğünde
takvimler 1929 yılını gösteriyordu.
Birinci Dünya Savaşı her ne kadar Avrupa anakarasında gerçekleşse de uzaktan gelerek katılan ülke
ABD olmuştu. Her savaş sonunda toplumların ekonomik ve toplumsal çöküntüye
uğraması kaçınılmazdır.
Bu yazgıdan patron ülke de kaçamadı.
İşsizliğin yarattığı olumsuz ortam, silah tacirleri, yasadışı işler ve
zenginleşen vurgunculara kaldı. Dönemle
simgeleşen adların başında Al Capone geliyor. Az önce belirtilen tüm eylemler bu kişi adıyla özdeşleşmiştir. O, 1920-33 yılları arasında
uygulanan içki yasağından,
silah satışlarından, vurgunculuktan zenginleşen bir patron oldu. Bu arada
sokaklar başıboş gezen gençlerle dolmuştu. İşsizliğin yol açtığı cana kıymalarda rekor
artışlar gözlendi. Sağda
solda ölenlerin cesetlerinin
çöplüklere atıldığı dönem
kayıtlarında okunuyor.
BİLİNEN KONU
İşsizliğin tavan yaptığı ülkede bomboş gezen gençlerin sokak yerine sığınacakları bir yerlere gereksinimleri var.
Ayrıca onları oyalamak, zamanlarını doldurmak gerek. Bu amaçla kimi kafe ve barlar gençler arası dans yarışmaları düzenler. Amaç
pistte en uzun süre dans ederek kalmayı sağlamak. Bunu özendirmek için de belli sürelerde eylemi sürdüren genç çiftlere sosisli sandviç verilecektir.
Yemek parası olmayan
gençlerin hep daha uzun süre
pistte kalarak daha fazla bedava yiyecek elde etmek istemeleri olağan bir
durum. Başlangıçta güzel
duygular eşliğinde süren dans zaman ilerledikçe çiftler arası
yarışa dönüşür.
Hem başkalarıyla hem de
kendileriyle içten içe bir yarış. Dahası, yorulan bedenler, patlayan ayak tabanlarının
acısıyla dayanılmaz bir işkence olur. Uzun süreli direnmenin sonunda ölüme yaklaştığını duyumsayan genç
kız, erkek arkadaşından kendisini vurmasını isteyecektir. En azından ölümü sevdiği birisinin eliyle
olsun ister. Çünkü işin sonunda ölünce
bir çöplüğe atılmak var.
Tıpkı yaralanan atın sahibi tarafından öldürülmesi gibidir son.
1929 AMERİKASI GİBİ
Bu haliyle roman, 1929 büyük Amerikan krizinin yarattığı içki yasakları, silah kaçakçılığı, soygun ve öldürmelerin altında işsizliğin yarattığı bunalımlardan çıkış yolları
arayanları betimliyor.
Bugüne dönersek, yine büyük ekonomik kriz
altında işsizliğin, yaşam pahalılığının ve kendini öldürmelerin yoğunlaşması tıpkı 1929’lar
Amerikası’nı anımsatmaz mı?
Küçük Amerika olmak böyle bir şey galiba. Yaşanan gerçekliği örtbas etmek, kimilerini oyalamak için de dans salonları yerine bir başka oyuncak var gündemde. Televizyonlarda gün boyu sürdürülen atlama, zıplama yarışmaları, boş ağız dalaşları ve kazandırılan ödüllerin kitleleri günlük sorunlarından uzakta tutmak gibi bir işlevi bulunuyor. Asıl yaşamsal konular her şeyin gerisine itilmekte böylece. Katılımcıların ortak özelliği çalışmadan para kazanmak. Bir de tanınır olmak. Yapılanların insanların ekonomik durumunu gerçek anlamda düzeltme gibi bir sorunu bulunmuyor ne yazık ki…
Yıllar öncesinde Maurice Duverger’in söyledikleri tam da bu duruma uygun sözler: “Halkın ahmaklaştırılması teknikleri çoktur. Sinema, spor!.. Bu yollardan halk gerçekdışı, hayali, sanal ve çocukça bir dünyaya daldırılır. Dikkati de böylece gerçek sorunlardan başka yana çekilir.”
Bunlar günümüzde yazılsaydı sinema ve sporun yanına mutlaka öte dünya masalları ile televizyon
da eklenirdi. Yaşanan kriz içinde
zenginleşen bir azınlık yanında yoksullaştırılan halkı oyalamanın en güzel oyunlarını izlemeye devam
ediyoruz şu günlerde.
A. CELAL BİNZET
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
En Çok Okunan Haberler
- Hediye Güran'ın ifadelerinde 'Enes' çelişkisi
- 'Önümüzdeki 72 saat önemli, bir baba olarak...'
- Milyarlık vurgun iddiası!
- Hâkimin itirafı
- Ünlü fenomen adeta bir servet kazandı!
- Erdoğan'dan 'sürpriz' 10 Kasım kararı
- Arbede çıktı, oturuma son verildi
- Köy tipi yoğurt diye yedirmişler!
- 'Kurultay haktır, Genel Başkan padişah değildir'
- Erdoğan'dan kayyum için ilk açıklama